ilk5-Manşetler
- Kategori: ilk5-Manşetler
- Gösterim: 242563
Alanya’da kadınların, arkadaşlık sitelerinde hedef aldıkları tatilcileri ortak hareket ettikleri eğlence mekanlarında götürüp fahiş fiyat aldıkları, itiraz edenlerin darp ve gasp edildikleri belirlendi. 8 ilden çok sayıda mağdurun korkarak şikayetçi olmadığı olayda 4'ü kadın 9 şüpheli gözaltına alındı...
Alanya’da tatilcileri adisyon tuzağına düşüren çete çökertildi...
Alanya İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri eğlence mekanlarında fahiş fiyatların uygulandığı ve ikili menü sisteminin olduğu bilgisi üzerine harekete geçti. Hesap ödeme kısmına itiraz eden müşterilerin işletme sahipleri ve çalışanları tarafından darp, tehdit ettikleri, mağdurları zorla mekanda tutarak kimliklerine ve değerli eşyalarına el konulduğu belirlendi. Asayiş Büro Amirliği ekipleri hedef şüpheli şahıslar ile birlikte işletmeleri fiziki ve teknik takibe aldı.
MAĞDURLARI ARKADAŞLIK SİTESİNDEN AĞINA DÜŞÜRÜYORLAR...
Derinleştirilen soruşturma çerçevesinde yeni detaylar ortaya çıktı. Örgüt üyesi kadınların arkadaşlık sitesi benzeri sosyal medya programlarından özellikle tatilcileri hedef aldıkları tespit edildi. Örgüt üyesi kadınların mağdur erkeklerle yazışarak buluştukları, ardından örgüt üyesi işletme sahibi ve çalışanları ile birlikte hareket ederek eğlence mekanlarına götürdükleri belirlendi. Gece sonunda ise mağdurlardan fahiş hesabı zorla ödettiren örgüt üyeleri, itiraz edenleri ise darp ve gasp ettikleri öğrenildi.
2 İLDE 5 ADRESE EŞ ZAMANLI OPERASYON YAPILDI...
Asayiş Büro Amirliği ekipleri örgüte ait Ankara ve Alanya’daki 5 adrese eşzamanlı operasyon düzenledi. Operasyon çerçevesinde 4’ü kadın 9 kişi gözaltına alındı. Ev ve işyerlerinde yapılan aramalarda örgüt içerisinde kullanılan dokümanlar ele geçirildi. Soruşturma çerçevesinde İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya, Eskişehir, Karaman, Malatya, Burdur, Konya ve Bursa’dan çok sayıda mağdur olduğu öğrenildi. Mağdurlar ifadelerinde korktukları için şikayetçi olmadıklarını söyledikleri belirtildi.
Emniyetteki işlemlerinin ardından 9 şüpheli adliyeye sevk edildi.
Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ( Nitelikli Yağma ) dosyasından mahkemeye sevk edilen 9 şahıstan 7 si mahkemece tutuklandı 2 şüpheli şahıs adli kontrol şartı, yurt dışı yasağı ile mahkemece serbest bırakıldı .
Alanya Güneşi Haber Merkezi
- Kategori: ilk5-Manşetler
- Gösterim: 149249
Antalya’nın Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, bir takım ziyaretler de bulunmak üzere Alanya’ya geldi...
Alanya sokaklarında esnaflar ve vatandaşlarla sohbet eden Başkan Ümit Uysal, herkes tarafından sevgi ile karşılandı ve gönülleri feth etti.
Alanya programına Alanya Esnaf ve Sanatkarlar Odası (ALESO)’da başlayan Başkan Uysal ardından Alanya Ticaret ve Sanayi Odası (ALTSO), CHP Alanya İlçe Başkanlığı, İYİ Parti Alanya İlçe Başkanlığı ve Alanya Muhtarlar Derneği’ni ziyaret etti. ALESO Başkanı Nuri Demir, ziyaretin ardından, “Değerli dostum, hemşehrimiz Muratpaşa Belediye Başkanımız Sayın Ümit Uysal Bey odamızı ziyaret ettiler. Ziyaretlerinden dolayı teşekkür ederiz” dedi.
ALTSO Başkanı Mehmet Şahin ise “Muratpaşa Belediye Başkanımız Sayın Ümit Uysal’ı Belediye Meclis Üyemiz Erkan Demirci ile beraber odamızda ağırladık. Kendisi ile bölgemize ilişkin konularda istişarelerde bulunduk. Coğrafi İşaretini yeni aldığımız Alanya’mıza özgü muz ürünlerinden oluşan hediyemiz ile Araştırmacı Yazar ve Fotoğraf Sanatçısı Haşim Yetkin Hocamızın ‘Dünden Bugüne Alanya Sofrası’ isimli kitabını takdim ettik. Nazik ziyaretleri nedeniyle kendisine teşekkür eder, çalışmalarında başarılar dilerim” ifadelerini kullandı.
CHP- Cumhuriyet Halk Partisi Alanya İlçe Başkanlığı ve İYİ Parti Alanya ilçe Başkanlığında partililerle buluşan ve ülke-Alanya gündemine dair düşüncelerini aktaran Başkan Ümit Uysal; yaptığı konuşmada hükümetin sadece Alanya’yı değil tüm Türkiye’yi unuttuğunu dile getirdi.
BAŞKAN ÜMİT UYSAL; " AK PARTİ HÜKÜMETİ TÜM TÜRKİYE’Yİ İYİ YÖNETMİYOR"...
CHP Alanya İlçe Başkanlığı’nda basın açıklaması gerçekleştiren Başkan Uysal, “ Bu ülkeye çivi çakan herkese teşekkür ederiz. En küçük bir katkısı olan herekse teşekkür ederiz. Ama gördüğümüz resmi söylememiz lazım . Maalesef Türkiye’mizde hiçbir sahada, hiçbir alanda planlı, orta vadeli bir hareket içinde olduğunu söylemek mümkün değil. Kendi haline giden bir iktisadi düzen var. Genişlemeci para politikları, enflasyon üreten, dar gelirliyi tamamen tasfiye eden,iş yapanı, kurgusu olanı, ticari mekanizması olanı her gün tehdit eden çok olumsuz iktisadi gelişmeler var. Bence hükümetimiz sadece Alanya’yı değil tüm Türkiye’yi iyi yönetmiyor. Bunu söylememiz hiçbir şekilde anormal değil. Bir an önce Türkiye’yi, gelecek kuşaklarını toparlayacak şekilde inovativ, 30 yıl önceki ihracat kalemlerimizin dışına çıkan bir evrilmeye çok ihtiyaç var”dedi.
"TURİZM GELİRLERİNİ 5 KAT ARTTIRMAK MÜMKÜN"...
Başkan Ümit Uysal turizm hakkında yaptığı değerlendirmede, Gazipaşa, Adanan Menderes ve Dalaman havalimanlarının turizm için büyük bir fırsat olduğunu dile getirerek, “Direkt uçuş muhteşem bir şey ama tüketici bizim yolumuzda, sokağımızda yeterince güven bulmuyor. Rakiplerimizin köpürtmesiyle ortaya çıkmış algı tablosunun da payı var. Bize haksızlık da ediliyor. Olandan daha kötü bir algı var. Öyle olunca bizim yolumuza, sokağımıza katma değeri yüksek alışveriş yapacak turist getirmekte zorlanıyoruz ama bu istikrarsız şartlara rağmen kitle turizmi yapan kuruluşlarımız, otelcilerimiz veya acentalarımız büyük bir mücadele ile kahramanca o turisti getirmeyi başarıyorlar. Kendi işletmelerini ayakta tutarken Türkiye’mize de 20’sidir. Planlı bir hükümetle, sistemli bir devlet şemasında turizm gelirlerimizi 5 kat arttırmak çok mümkün bir şeydir.” Diye konuştu.
Başkan Uysal Antalya'ya sevgi selinde uğurlandı.
HABER: İbrahim AKDAĞ
- Kategori: ilk5-Manşetler
- Gösterim: 311218
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, çok sayıda milletvekili ile gittiği Erzurum'da grup toplantısı gerçekleştirdi. Erzurumlulara seslenen Kılıçdaroğlu, “Türkiye'nin durumu pek parlak değil. Yeni bir mücadeleyi başlatmak zorundayız. Çünkü, koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti asla bir kişiye teslim edilmedi. Bir kişiye bir devletin teslim edilmesi o devlet için bir felakettir” dedi...
TBMM'nin tatile girmesi nedeniyle grup toplantısı yerine her hafta salı günü bir ilde toplantı düzenleme kararı alan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve milletvekili ordusu ilk toplantı için Erzurum'a gitti. Kılıçdaroğlu, Erzurum'da CHP'li 128 vekilin, kanaat önderleri, muhtarlar ve halkın katıldığı grup toplantısında konuştu.
KILIÇDAROĞLU VE 128 CHP'Lİ MİLLETVEKİLİ ERZURUM'DA...
Erzurum halkının bağrına bastığı CHP- Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve 128 CHP'li milletvekili, "Geliyor gelmekte olan"sloganları ile vede coşkuyla karşılandı.
İŞTE KILIÇDAROĞLU'NIN HALKI ÇOŞTURAN KONUŞMASININ SATIRBAŞLARI...
"TBMM tatile girdi ama ülkenin dertleri devam ediyor. Artarak devam ediyor. Tarihin bizlere yüklediği bir sorumluluk var. Bu ülkenin kuruluşunda harcımız var. Şehitlerin kanı var, gazilerimiz, atalarımız, babalarımız var. Biz Meclis tatile girdi, oturalım Türkiye'nin sorunlarını seyredelim düşüncemiz yok. Karar aldık. Bir şey yapmamız lazım. Nereden başlayalım? Hepimizin aklına bir tek kent geldi. Erzurum'dan başlayalım. Bir dönem bölgenin Paris'i olarak adlandırılıyordu. Peki bu kadim şehrimiz Milli Kurtuluş Savaşımızın odak ve başlangıç noktasıydı.
TBMM'nin ilk başkanı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Erzurum milletvekiliydi. Erzurum'un hem bizim hem CHP tarihinde özel bir yeri var. Madem bu kadar önemli acaba neden CHP'ye sempati göstermedi? Neden tek bir milletvekili bile uzun süre çıkarmadı? Bu işin sorumlusu, kabahati CHP'lilerde yani bizlerde. İğneyi önce kendimize batıracağız. Gelmedik, sofranıza oturmadık. Erzurumlularla helalleşmeye geldik.
103 yıl önce bugün: Erzurum Kongresi...
Türkiye'nin durumu pek parlak değil. Yeni bir mücadeleyi başlatmak zorundayız. Çünkü, koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti asla bir kişiye teslim edilmedi. Bir kişiye bir devletin teslim edilmesi o devlet için bir felakettir. Hepimiz Çanakkale Savaşı'ndan söz ederiz. Çanakkale'nin her karışında binlerce şehidimizin, gazimizin acısı, gözyaşı, kanı var. Çanakkale'yi 1915'lerde geçilmez kıldık. Yedi düvele karşı mücadele ettik. Sonra bir dönem değişti. Bir kişi çıktı 'O gemileri serbest bırakın gelsinler' dedi. 1918'de. O mücadele verdiğimiz Çanakkale'den o savaştığımız bütün gemiler geldiler Dolmabahçe Sarayı'nın önünde demirlediler. Hani biz Çanakkale Savaşı vermiştik? Dönemin padişahı, 'Bırakın herkes gelsin' dedi. Gazi Mustafa Kemal Haydarpaşa'ya geldi. Gemileri gördü. 'Geldikleri gibi gidecekler' dedi. Erzurum'a geldi. Erzurum sıradan bir kongre değildir. Erzurum Kongresi, milli iradenin ilk kez telaffuz edildiği kongredir. 103 yıl önce toplandı.
'Geldikleri gibi gidecekler' diyerek Erzurum'a geldi...
Şimdi, milli iradenin bir kişiye teslim edildiğini görüyoruz. 100 yıl ağır mücadeleler verdik Milli irade için. Parlamento daha dün toplandı. Olağanüstü toplantıya çağırdık sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmek için. Sağlıkta şiddeti nasıl engelleriz diye. Gelmediler, katılmadılar. Niye gelmiyorsunuz? Çözüm adresi TBMM. Niye gelmiyorsun o zaman? Gün olacak hepsi gelecekler, gün olacak o Meclis'in önündeki bayrak kayıtsız şartsız hakimiyetin millette olduğunu çok güçlü bir şekilde seslendirecek. Bunu Millet İttifakı olarak yapacağız.
'Irkçılık yapmadan davulla zurnayla göndereceğiz'...
Türkiye olarak yaşadığımız sorunlar var. Bütün komşularımızla kavgalıyız. Niye? Ömrü savaş meydanlarında geçen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, barışın ne kadar değerli olduğunu görmüş. Kan, acı görmüş. Savaşın acımasızlığını görmüş. 'Barıştan daha değerli bir şey yoktur' demiş. Bütün komşularımızla neden kavga ediyoruz? Erzurumlu kardeşlerim unutmayın. Suriye'de namaz kılacaklardı değil mi? Onlar Suriye'ye gitmeden 3 milyon 600 bin Suriyeli geldi. Resmi sayı bu gerçek sayıyı kimse bilmiyor. Hiç kimse endişe etmesin. Irkçılık yapmadan, kimsenin onuruyla oynamadan kendi ülkelerine Allah'ın izni, sizlerin taktiri ile davulla zurnayla göndereceğiz.
'Bu Bay Kemal sizin hakkınızı teslim edecek'...
PTT'nin 14 bin çalışanı var. İlk taşeron işçi örgütlenmesini Erzurum'da yaptım, sonra diğer illerde yaptım. 'Kadro verilmez' dediler, kadro verdiler. Erzurum'dan söz veriyorum; tamamına kadro vereceğiz. 14 bin PTT taşeron işçisine sesleniyorum, bu kardeşiniz yani birilerinin deyimizle bu Bay Kemal sizin hakkınızı teslim edecek. Hiç endişe etmeyin.
Kilolarca paket taşıyor o insanlar. Bunu çözeceğiz. Hiç kimse endişe etmesin. Modern köleliğe son vereceğiz.
'Erzurum, 81 il içinde 62. sırada'...
30 Eylül 2017, devleti yöneten kişi televizyonda konuşuyor. 'Erzurum neden ülkemizin ilk 10 şehrine girmez' diyor. Erzurum bu bölgenin en kalkınmış, 1957'den bu yana üniversitesi olan bir kent olarak bilinirdi. Tarımın, hayvancılığın başkenti olarak bilinirdi.
Erzurum, 81 il içinde 62. sırada. Bu benim içimi acıtıyor. Niye biliyor musunuz? Bu bölgenin büyüme potansiyeli en yüksek olan kentinin sürekli kan kaybetmesi. Erzurum'da yaşayandan çok daha fazla Erzurumlu, Erzurum'un dışında yaşıyor.
İnterneti olmayan binlerce çocuk var. Erzurum kişi başı gelirde sürekli kan kaybediyor.
Sadece Erzurum'da 141 bin 955 vatandaşın günlük 47 liradan az. Çünkü sosyal güvenlik primlerini ödeyemiyorlar.
Şeker Fabrikanız vardı özelleştirildi. 34 yıl sonra Türkiye şeker ithal etmek zorunda kaldı. Orada binlerce işçi çalışıyordu şimdi bir avuç. O işçilerin hakkını savunacağım.
Niye nüfus azalır? İnsanlar Erzurum'da iş bulamadıkları için. Büyük kentlerin varoşlarına gidiyorlar.
Tarıma dayalı meralar... Sanayi gelişmemiş. Meralar hayvan sesine hasret kaldı, et Balıkesir'den geliyor demiş Erzurumlu bir gazeteci.
'O ceplerin tamamını dikeceğim'...
Tarlada çalışan, sahada çalışan bütün Erzurumlu kardeşlerimin dinlemesini isterim. Allah nasip ederse iktidara geldiğimizde göreceksiniz çiftçilerin tarım kredi kooperatiflerinden veya bankalardan çektikleri kredilerin faizlerini ilk bir ayda sıfırlayacağız. Yulaftan, mısıra kadar dışardan getiriyorlar. Türkiye'de toprak mı yok ya, çiftçi mi, üreten mi yok? Dışarıdan komisyonlu alıyorlar. Ceplerini dolduruyorlar. O ceplerin tamamını dikeceğim.
Havza bazlı planlama yapacağız. Çiftçi ürettiği için zarar etmeyecek. Maliyet belli. Tarım Mahsulleri Ofisi, çiftçinin kara gün dostu olacak. Çiftçinin üretim araçları asla haczedilemeyecek. Çiftçiye ÖTV ve KDV'si olmayan kırmızı mazot vereceğiz. Köylerde nasıl öğretmen, imam varsa ziraat mühendisi, veterineri de olacak. Kırsalda çalışan kadınlar ve gençler çalıştıkları sürece sosyal güvenlik primlerini devlet ödeyecek.
9 ilde özel ekonomi bölgesi oluşturulacak...
Erzurum merkezli 9 ilde özel ekonomi bölgesi oluşturacağız. Türkiye'nin toprak büyüklüğü olarak 9'uncu büyük ili. Bu bölge özel ekonomi bölgesi ilan edilmesi lazım. Kars, Iğdır, Ağrı, Tunceli, Bitlis, Van, Bingöl... Iğdır TİGEM'de hayvanlar üretilecek. 20 bin aileye küçük ve büyükbaş hayvanlar ücretsiz dağıtılacak. Et işleme tesisleri, deri işleme tesisleri, tarım aletleri, tarımsal paketleme, sıvı gübre ve tekstil üretimi olacak. Tarım ve hayvancılık için uluslararası borsa Erzurum'da kurulacak. Laboratuvar ve ticaret merkezleri olacak. Bölgenin inşası kamu desteğiyle yapılacak. Erzurum Tarım ve Hayvancılık Üretim merkezi olacak. Hayvanların atıklarından sıvı gübre ve elektrik üreteceğiz. Bu elektriği çiftçiler ücretsiz kullanacak. Hedef 30 milyar dolarlık Ortadoğu et borsasının merkezi olması.
'Kılıçdaroğlu, Türkiye'nin bu kadar meselesi varken gittin yerel soruna değindin' diyecekler. Eğer büyüyeceksek hep beraber büyüyeceğiz. Sadece İstanbul değil. Erzurum, Kars, Van da büyüyecek. Onlar gibi değil bu Bay Kemal.
Beşli çeteye yanıt: Yemezler, sizinle görüşmem...
Beşli çetelerin bir köprüsüne 35 milyar dolar garanti veriyorlar. Ben o paraların tamamını söke söke alacağım. Öyle Londra'daki mahkemelere gidecekler... Mahkemeyi ister Londra'ya, ister Papua Yeni Gine'ye, ister Japonya'ya götür ben o paraları söke söke alacağım.
Sizin meşhur bir barajınız vardı. 13-14 senedir yapamadılar. Yapamazlar, bunlar beşli çeteye hizmet ediyorlar. Beşli çete aracı koyuyor 'Bizimle görüşür mü?' diye. Yemezler efendim, görüşmem. Milletimle görüşürüm.
'Bize katılacaksınız...'
Hiç kimse endişe etmesin bütün haksızlıkların önüne geçeceğim. Haksızlık yapanların burnundan fitil fitil getireceğim. Bunları yapmamı istiyor musunuz? O zaman bu memlekette hak, hukuk, adalet istiyorsanız bize katılacaksınız. Hayvan yemini bile ithal eden bir iktidardan kurtulmak istiyorsanız bize katılacaksınız. EYT'liler bu sorun çözülsün diyorsanız bize katılacaksınız. Ataması yapılmayan öğretmenler, sağlıkçılar atamalarınızın hak ve hukuk içinde yapılmasını istiyorsanız bize katılacaksınız.
'Geliyor gelmekte olan'...
Ben herkesin inancına, yaşam tarzına, kimliğine saygılıyım. Eğer bir sorun varsa o gece gözüme uyku girmemeli ve biz bunu yapacağız. Gönül birliği ile yapacağız. Geliyor gelmekte olan."
KAYNAK: Ajanslar
- Kategori: ilk5-Manşetler
- Gösterim: 101641
Geçmiş dönem Alanya Belediyesinde harika işlere imza atan , Alanya'nın gelişiminde emekleri olan; Alanya ve ülke sorunlarıyla çok ilgili ve bazen projeleri ile önerilerde bulunan Eczacı Murat Levent Koçak; ALKÜ--Alanya Alaaddin Keykubad Üniversitesi ve yönetimi ile ilgili çok yerinde tespitler ve sorularla ,sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu.
İŞTE , MURAT LEVENT KOÇAK'IN DEĞERLİ PAYLAŞIMI...
“Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ)…
Bir üniversite bu kadar mı faydasız olur bir şehre...
Kuruluş hikayesini yazsanız film olur…
Bir hukuk fakültesinden feragat edilip bir işletme fakültesine dönüşerek başlatılabilen bir hikaye bugün tıp, diş hekimliği fakültelerini de içeren bir üniversite haline geldi…
Çok büyük bir gayret ve güçlü siyasi iradelerin bir sonucu bu oldu…
Şehir ve yöneticiler ellerinden geleni yaptı ve inandılar bu davaya…
Ama hiç böyle ummamıştık…
Bir üniversitenin bulunduğu şehre sağladığı en önemsiz katkı aslında öğrencilerin kentte harcayacağı paradır…
Öğrenci sayısı vesaire gibi niceliksel değerlerdir…
İlk şok FETÖ kadrolarının tahribatlarıydı...
Diğer üniversite AHEP zarar görsün, yok olsun diye AHEP’te açılan mimarlık, turizm işletmeciliği gibi bölümlerin parasızları devlet imkanları ile açıldı...
Protokolde “Diğer rektör ayağıma dolaşmasın” diye elinden gelen fenalığı yapan yöneticiler gördük...
Gelelim bugüne...
1- Onca fedakarlıklarla kurulan, siyasi iradenin destek verdiği bu üniversite bu şehre ne değer katmaktadır?..
2-Geçmişte Yıldız Teknik Üniversitesi ile Alanya Gelişim Projeleri üretebilmiş bir tecrübeye sahip bu kentle işbirliği içinde bir çalışma girişiminiz oldu mu?..
3- Kentle ilgili görüşleriniz sorulduğunda aklınıza sadece ücret mi geliyor yoksa...
Geçmişte Yıldız Teknik Üniversitesi ve Akdeniz Üniversitesi böyle yapmadı…
4- 800. yıl anısına çıkardığınız kitap için teşekkür ederiz…
Peki yüksek lisans ve doktora öğrencilerinize Alanya hakkında ne gibi tez, makale ya da araştırma konularını ödev verdiniz?
5- Üniversiteden Alanya ile ilgili yayınlarınız oldu mu?..
Varsa neden kimsenin haberi yok…
Kentle ve basınla neden bu kadar kopuksunuz?
6- Tercih dönemindeyiz…
Tanıtım için bir çalışmanız var mı?..
Diyelim ki tercih edildiniz…
Alanya’ya gelecek öğrencileri bekleyen büyük barınma problemini çözmek için ALTİD, ALTSO, Belediye ve emlakçılar derneği ile birlikte bir çalışmanız var mı?..
7-ALKÜ’nün Türkiye’deki üniversiteler arasında başarı durumu nedir, nereden alıp nereye getirdiniz?..
Ne rektörü ne de herhangi bir hocayı tanırım...
Kimseyle bir sorunum da yok…
Bu soruların cevabını bir Alanyalı olarak sadece merak ediyorum…
Alanya için şu anda “Orada bir üniversite var uzakta” konumundasınız...
Umarım bir faydam dokunur”…
HABER: İbrahim AKDAĞ
- Kategori: ilk5-Manşetler
- Gösterim: 219403
Alanya Jandarma komutanlığına bağlı birimlerin dikkati, müthiş bir operasyon ile sonuçlandı...
Alanya’da aralarında Antalya Barosuna kayıtlı bir avukatın da olduğu, kendilerini MIT mensubu olarak tanıtan bir grup jandarmanın operasyonu sonucu yakalandı.
Alanya Güneşi'nin Jandarmadan edindiği bilgiye göre, İnterpol tarafından M1 kodu ile aranan Estonya uyruklu H.R.’nin Alanya’nın Kargıcak Mahallesi’nde ikamet ettiğini öğrenen C.T., M.D.Ç., T.A., İ.Y. ve Ş.T. isimli şahıslar
kendilerini Milli İstihbarat mensubu olarak tanıtarak H.R.’nin evine baskın düzenlediler. H.R.’nin eşi O.R. ile görüşen ve H.R.’yi aradıklarını söyleyen şahıslar, cumhurbaşkanlığı tarafından özel olarak görevlendirildiklerini ifade ettiler. Asıl amaçlarının para sızdırmak olduğu öğrenilen sözde MİT mensupları O.R.’ye eşinin bir saat içerisinde gelmemesi halinde jandarma eşliğinde arama yaparak kendilerini gözaltına alacaklarını belirterek ayrıldılar.
KİMLİKLERİ SAHTE ÇIKTI...
Daha sonra Mahmutlar Jandarma Karakolu’na giden C.T., M.D.Ç., T.A., İ.Y. ve Ş.T. isimli şahıslar kendilerini Cumhurbaşkanlığınca özel görevlendirilmiş Milli İstihbarat Teşkilatı mensubu olarak tanıtarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın özel yetkilendirilmiş savcısı Tamer G. imzalı arama kararıyla, İnterpol tarafından arandıklarını iddia ettikleri Estonya uyruklu O.R. ve Eşi H.R.’nin Kargıcakta bulunan evinde arama yapılmasını, O.R. ve H.R.’nin tutuklamaya yönelik yakalanmasını talep ettiler.
Alanya İlçe Jandarma Komutanlığı'na bağlı Mahmutlar Karakolu ve Jandarma Suç Araştırma Timi (JASAT) ekipleri , Alanya Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan alınan talimatlar doğrultusunda yapılan incelemede jandarmaya beyan edilen arama kararının ve Milli İstihbarat Kimlik belgesinin sahte olduğunu tespit etti. Yapılan tespit üzerine aralarında Antalya Barosuna kayıtlı bir avukatın da olduğu C.T. (Keskin 1979), M.D.Ç.(1990), T.A.(Ankara 1968), İ.Y.( Mersin 1964) ve Ş.T.( Ankara 1971) gözaltına alındı. Şüpheliler işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
ESTONYALI SINIR DIŞI EDİLDİ...
Öte yandan jandarma ekipleri dün saat 18.00 sıralarında Estonya uyruklu H.R.’nin ( Estonya 1973) ve eşi O.R. ( Estonya 1979 ) yapılan kontrolünde İnterpol tarafından M1 kodu ile arandığını tespit etti. H.R. işlemlerinin ardından sınır dışı edildi.
HABER: İbrahim AKDAĞ