MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin il başkanları toplantısında "AK Parti ile çözemeyeceğimiz bir mesele yok" mesajını verdi. Bahçeli adayların da kısa sürede açıklanacağını belirterek, "31 Mart'ta Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni yüzyılına ivme verecek demokratik sınır hattı olarak görecektir...
Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli partisinin il başkanları toplantısında açıklamalar yaptı. Muhalefeti eleştiren MHP lideri Bahçeli "Turp gibi bakan, marul gibi koltuk pazarlayan estirdikleri fırtınada yollarını kaybettiler mi? Karanlık ilişkileri deşifre oldu mu, daha neler neler olacak bekleyip göreceğiz" şeklinde konuştu.
'PAZARLIK YOK'...
Öte yandan yerel seçimlerde AK Parti ile işbirliği mesajı veren Bahçeli, "çözemeyeceğimiz bir mesele yok" şeklinde konuştu. Pazarlık yapılmayacağına dikkat çeken Bahçeli, 'hedefimiz aynıdır' mesajını verdi.
'TEŞKİLAT VİCDANA DOKUNAN EL DEMEKTİR'...
Devlet Bahçeli'nin öne çıkan açıklamaları şöyle;
Omurga sağlamsa vücut kuşkusuz sağlıklı ve zindedir. Bizim omurgamız saat gibi çalışmaktadır. MHP karanlıkları yaran, korkakları yenen, inanç ve irade aydınlığıdır. Bu aydınlığı diri tutan ve sürekli körükleyen güç kaynağı MHP'nin teşkilat yapısı, teşkilatçı vasfıdır. Teşkilat demek gören göz işiten kulak konuşan dil hisseden vicdan dokunan el demektir.
Sizler yurdun her köşesinde halkın vuran nabzını avuçlarınızda tutuyorsunuz. Anadolu'nun tüm güzelliklerini insanımızın tüm özelliklerini içinize geçip yokuşları aşıyorsunuz. Ülkede birlik, dirlik istikametinden şaşmadan her şey önce Türkiye anlayışından sapmadan MHP'nin mesajlarını taşıyorsunuz.
Tereddüte düşmeden ilerleyiniz. Gecenin en zifiri anında kim var diye sağına soluna bakmadan kimin olup olmadığına aldırmadan fert fert ben diyen teşkilat yapımızla güven aşılıyorsunuz.
'FAZİLETLE REZİLLİK ARASINDA KALIN DUVAR VARSA..'...
Siyaset hiziplerin çatışmasına dar kadrolu ekiplerin çekişmesine ortam açtığı müddetçe yüreklerin toplu vuruşu anlam ve değerini hızla kaybedecektir. Bunun sonu ve sonucu da hezimettir.
Birbirine kıymet verip kılavuz olan şahsiyet özenmiş bezenmiş insanların başarıyı hak ettikleri pek çok tecrübeyle sabittir.
Kaynakların kıt olup olmadığı tartışmalı olsa da bizim ve millet sevgimizin enginliği, kaynağının çok zengin olduğudur. Ne var ki sevdası yalan olanların vedası da hayat ve siyaset gerçeğidir. Faziletle rezillik arasında kalın duvar varsa bu duvardan bir insan geçecek kadar büyük bir delik vardır.
'KOLTUK PAZARLAYAN ESTİRDİKLERİ FIRTINADA YOLLARINI KAYBETTİLER Mİ?'...
Turp gibi bakan, marul gibi koltuk pazarlayan estirdikleri fırtınada yollarını kaybettiler mi? Karanlık ilişkileri deşifre oldu mu, daha neler neler olacak bekleyip göreceğiz.
Biz çilemiz kadar büyüdük, gazilerimizle güçlendik, acı ve yenilgilerimizi vicdan heybemize doldurarak ileriye atıldık. İnsan eksilterek siyaset yapamayız, yapılamaz. Siyasette maksat gönül kazanmaktır. İnsan inciterek siyasette ilerleme kaydedilemez. Siyasetin rotası incelikle ve insaniyet ölçüleriyle tayin edilmelidir. MHP'nin yaptığı da yapacağı da aynen budur. Yanlışlara göz yumamayız.
'DAVAMIZIN BEKASI İÇİN KARAR ALIYORUZ'...
Davamızın bekası için yeri zamanı geldiğinde karar almak zorundayız. Hiçbirimizin davanın önünde ya da üstünde olmadığımızı idrak dahilindeyiz.
Dava ve iddia sahibi olarak güzel düşünülmüş yalanlara, üstü başı temiz kepazeliklere asla itibar etmiyoruz.
Tarihsel perspektif ışığında ilkelerinin pençesiyle kavramayan siyasetin ne mesuliyetinden bahsedilecektir. Geleceğin canlı resmini bugünün imkanlarıyla çizmek ülkü sahibi insanlarımızın başlıca vazifesidir.
'MİLLETİMİZ HER ZAMAN BİRDİR'...
Zilletin melanetin semtimize uğraması diye bir şey söz konusu değildir. Milletimiz her zaman birdir adı da Türk milletidir.
Türk tarihi bizlerin inkar edemeyeceğimiz bir misyon tayin etmiştir. Baki misyon gereğince geleceğin süper güç Türkiye mimarisi siyaseti tasarrufumuza emanettir. Tarih ile coğrafyayı birbirine bağlayan Kızılelma gayesiyle yanan irade cumhur namıyla sivrilmiştir. Bu tırmanış sekteye uğramamalıdır. 14 Mayıs - 28 Mayıs seçimleriyle yasama ve yürütme Cumhur İttifakı'nın kazanımıyla tevasül etmiş, yeni yüzyılın ilk harcı karılmıştır.
Sıra mahalli idareler seçimi almıştır. Allah'ın izniyle aziz ve arif olan Türk milletinin takdiriyle 31 Mart eşiği sağ salim aşılacaktır. MHP 31 Mart'ta Türkiye Cumhuriyeti'nin yeni yüzyılına ivme verecek demokratik sınır hattı olarak görecektir. 3 belediye fazla 5 belediye fazla almadan ziyade ülkemiz ve geleceğimiz adına her türlü özveriyi gösterdiğimizi samimiyetle paylaşmak istiyorum.
Umman'a dalmayıp ebedileşen su damlaları gibi Türk devrine yürekten desteğimiz olacaktır. Zaman tünelinde her şey değişse de suretler kaybolsa da Türk milleti kıyamete kadar yaşayacaktır. Basit siyasi hesap yapacak diyecek bulanık suda balık avlayacak ne tıynet ve merakımız vardır.
Olduğumuz gibi görünür göründüğümüz gibi oluruz. İstikrar ve hizmet için uyumlu yönetimle ulaşacağız.
'AK PARTİ İLE ÇÖZEMEYECEĞİMİZ MESELE YOKTUR'...
Hiç kimse fıtrat değişir sanmamalı, bu kan yine o kandır. Cumhur İttifakı olarak büyük resme kafa yoruyor, tek tek ağaçtan ziyade ormanın bütününe odaklanıyoruz. Hakikat gelince ihanetin yerle yeksan olacağı bilincindeyiz.
Cumhur İttifakı kararını vermiş, mutlaka mutabakata varmış, 31 Mart için yola koyulmuştur. AK Parti'yle çözemeyeceğimiz bir mesele olmayacaktır.
Muhalefetin seçenek olmaktan uzaklaştığı dönemde yeni yüzyılı inşa etmeliyiz. Türkiye'deki köksüz ve kimliksiz muhalefetin durumu böyledir. Devir Türk devridir. Zillet lekesini kazıyarak çıkarmak Türk devrine müstesna bir hizmettir.
Biz hizmetkarız.
Türkiye'nin yüzüncü yıldönümü geleceğin önsözüdür. 2023 yılı milli hafızalara kazınmıştır. Devlet tüm imkanlarını devreye alarak deprem bölgesine müdahale etmiştir. Depreme karşı dayanıklı, güvenli konutların yapımı hızla devam etmektedir. Depremzede vatandaşlar açıkta kalmayacak, sahipsiz bırakılmayacaktır.
'MUHALEFET İFLAS BAYRAĞINI ÇEKMİŞTİR'
Türkiye'nin öncelikli sorunlarından birisi muhalefetin iflas bayrağını çekmesidir. Çirkef muhalefet kendi kendini yiyip bitiren siyasi organizmaya dönüşmüştür. Zillet ile hezimet arasında sallanan CHP, İP ve DEM alçak tehdide başvurmaları gizlenemez boyutlardadır.
Türkiye düşmanlarının siyasi taşeron olacak kadar partilerin demokrasiye değil Türkiye'ye zarar verdikleri açıktır. Bizim için asıl tehlike dış düşmanlar değil siyasete yuva yapmış siyasi tüfelilerdir. CHP temelde güvenlik sorunudur. PKK'nın demlenmiş hali güvenlik sorunudur. İYİ Parti kendi içinde alavere dalavere kutuplaşmasıdır. Kökü olmayanın dalından bahsetmek akıl ve mantık işi midir? Muhalefet bu mihrakların stepnesi işletmesi işbirlikçisidir.
Son günlerde iç ve dış bağlantıların aşikar olduğu eşgüdüm haline adım adım ilerletip mevzi elde etmek istedikleri görülmektedir.
'HAKEME YAPILAN SALDIRIYI LANETLİYORUZ'...
Vatandaşlarımız alın teriyle geceli gündüzlü mücadele veriyorken aklını kaçırmış gibi para harcayıp kahvesine altın tozu koyanların mantar gibi bitmeleri sistem sorunu olmalıdır. Bu kapsamdaki hedef ahlak, adalet, eşitlik kapsamındaki tartışmaları aymazlığı ve kurnazlığıdır. Somali Cumhurbaşkanının oğlunun vatandaşımızı öldürdükten sonra çekip gitmesi muhalefetin dedikodu çarkını sürdürmesi aymazlığa örnektir.
Sahada darp edilen hakem Halil Umut Meler: Şiddete olan inancın bitmesini istiyorum
Mehmetlerimiz masum insanlarımız şehit edilirken çıtı çıkmayanların birden bire ortalığı ayağa kaldırmaya seferber olmaları bize göre çarpıklıktır. Hakeme yapılan saldırıyı lanetliyoruz.
Türkiye'nin imajını yaralamak için kullananları mavracı olarak addediyoruz. Sahaların ve tribünlerin ateşiyle toplumsal kaosu yükseltmek istikrarsızlığa çanak tutmaktır. TBMM'de Kürtçe konuşma yapılması, haine karşı artan övgülerdir. Türkiye'nin dili Türkçe'dir. Türkçe dışında konuşma yapmak kardeşliğimize yapılabilecek en büyük kötülüktür. Anadil bahanesiyle Kürtçe'nin merkeziyetleşmesi düşünülemeyecektir.
FENOMELERE SERT TEPKİ...
İlk olarak, fenomen adıyla ortaya dökülüp para ve servetinin kaynağı şaibeli ve muamma olan sonradan görme bir avuç çapulcunun yarattığı olumsuz hava, milletimizde uyandırdığı infial ve öfke halidir. Bunun yanında insanlarımızı provoke eden sosyal medya görüntüleri, itibar suikastları, iftira düzeneği kuran sosyal medya hesapları, merdiven altı cemaat ve tarikatların şımarıklıkları, maneviyat dolandırıcıların şovları tahammül sınırlarını aşmaktadır.
Vatandaşlarımız alın teriyle, el emeğiyle ve geceli gündüzlü hayat mücadelesi veriyorken, aklını kaçırmış gibi para harcayıp, kahvesini altın tozuyla yudumlayan arsızların mantar gibi bitmeleri bir sistem sorunu olarak servis edilmektedir. Buradaki amaç peyderpey telafi edilen sosyal ve ekonomik eşitsizliklerle cılız siyasal tepkiyi kamçılamak ve karıştırmak, Türkiye aleyhine yığınak oluşturmaktır.
Bu kapsamdaki hedef; sosyal anarşi üremek, toplumsal itirazları siyasal tazyikle beslemek, maneviyatımız üzerinde kuşkular uyandırmaktır.
'HINISLI SAİT VATAN HAİNİDİR, TERÖRİSTBAŞIDIR'...
Hınıslı Sait bir vatan hainidir, yaşadığı dönemin teröristbaşıdır. Şeyh Said'in isminin Diyarbakır'da bir bulvara verilmesi Diyarbakırlı vatandaşlara hakarettir. Katildir, canidir, emperyalizmin uşağıdır. Askerlerimize saldıran, halkı isyana teşvik eden, saldırı düzenleyen, İngiltere'den Kürdistan için destek isteyeceğini söyleyene kim övgü yağdırıyorsa onunla aynı çukurdadır.
KAYNAK: Ajanslar