head

2183026 810x458 75f08
Salı, 26 Kasım 2024
Cumartesi, 06 Nisan 2019 14:31

EKONOMİ ALARM VERİYOR...

Yazan
Ögeyi Oylayın
(0 oy)
Afrin üzerinden, milliyetçilik üzerinden gündem belirlenirken ekonomi konuşulurken baskın seçim ile gündem değişti. Hacı, Hoca ve kadınlarla ilgili söylenenlerle gündem meşgul edilmesine rağmen ülkenin ekonomik durumu gizlenemeyecek derecede kötü.


Türkiye seçime giderken ekonomi hala endişelendirmeye devam ediyor. Kredi faizleri yükseldi, kredi maliyetleri arttı. Ekonomik sıkıntı küçük şirketler ve KOBİlerle sınırlı değil. ÜLKER, DOĞUŞ gibi iktidara yakın iki büyük grubun ödeme sıkıntısı içinde olması ve borç yapılandırması istemesi ekonomide diğer kesimleri de etkileyecek bir şeylerin olabileceğinin göstergesi olarak düşünülebilir.
Mehmet ŞİMŞEK’in dövizle borçlanma ile ilgili ”büyük şirketler döviz ile borçlanmayı yönetemiyor. Bu nedenle borçlanmayın ORTAK bulun.” sözleri oldukça önemli. Ünlü giyim firmalarından Derimod Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Zaim’in Uludağ Ekonomi Zirvesi’ndeki lafları gündem oldu. Ümit ZAİM son ekonomik durumu değerlendirirken, “Donumuza kadar BANKALARA İPOTEKLİYİZ. Bırakın dünya markası olmayı kıçımızı nasıl kurtaracağız…” dedi.

Türkiye’de gelir ve servet dağılımımda dengesizlik var. 2002-2017 yıllarındaki bütçede eğitime ayrılan pay % 4 iken inşaata ayrılan pay % 8 idi. Yani eğitimin iki katı parayı bütçede BETON EKONOMİSİNE ayırdık. Ülke olarak 7 yılda 550 milyar$ yol, köprü vs. inşaatlara para yatırdık.
İNŞAAT sektörü Türkiye’de ekonominin motorudur. İnşaat sektörünün% 60’ı konut yapmaya yöneliktir. Konut sektörünün büyük kısmını ise kredili konutlar oluşturmaktadır.2017 yılı Mart ayı ile bu yılki 2018 Mart ayı konut satışları kıyaslandığı zaman konut satışlarının yıllık bazda %14 düştüğü görülüyor. Bir tarafta konut satışları düşüyor diğer yanda ise konut fiyatlarındaki artışlar özellikle İstanbul ve Ankara gibi büyük kentlerde enflasyonun altında seyrediyor.
İpotekli konut satışlarında faiz oranları oldukça önemli. Kredi faizlerinin yüksekliği kredi maliyetlerini artırdı. Bu artış beraberinde konut satışlarında düşüşe neden oldu.
Ülkedeki siyasi belirsizlik arttıkça konut gibi geri ödemesi uzun dönemli bir araca yatırım yapmak daha riskli hale geliyor. Faiz oranları yıllık %15 civarında ve bu faiz oranları nedeniyle konut satışları hız kesmiş durumda. Bu faiz oranları ipotekli konut sahibi olmayı cazip olmaktan çıkardı.
Ülkemizde her 100 kişiden 80’i ev, araç kredisi aldığı için bankalara borçlu. Türkiye’de yıllık faiz % 12 iken İsrail%0 1.76, İsviçre %0 1, Arjantin % 4. Gelişmekte olan 50 ülke arasında en fazla faiz veren ülkeyiz.
ÜRETİM yapmayan İTHALAT yapan bir ülkeyiz. İthalat ile ülke ekonomisi kalkınamaz. Dışarıdan gelen para ile yatırım yapmadık yapmıyoruz. Ekonomist Prof.Dr. Esfender KORKMAZ” DOLAR yükselmeye devam ederse Türk ÖZEL SEKTÖRÜ yaşayamaz.” diyor. ÜRETMEZ isek BAĞIMSIZLIĞIMIZI koruyamayız. Op.Dr. Ali DULUM

Okunma 11061 kez
Ali Dulum

DAĞARCIK

Gazeteler