2017 yılı hem Dünya hem de ülkemiz açısından çok yoğun geçti.Özellikle ülkemizde siyasetten ekonomiye bir çok gelişme yaşandı.
2017 ye Reina saldırısı ile başladık.
Varlık Fonu oluşumu, Hollanda ve Almanya ile siyasi kriz, sonucu tartışmalı Referandum, Katar krizi, TEOG ve YGSnin ortadan kalkması başka sınavların hayatımıza girmesi, Reza Zarrap’ın tanık Hakan Attila’nın sanık olduğu davanın görülmeye başlaması pek çok olay gerçekleşti.
Bunun dışında ana muhalefet partisi CHP lideri Kemal KILIÇDAROĞLU’nun GANDHİ’den daha uzun yürüyüş yapmasına rağmen yeterince Dünya’nın ilgisini çekemediği “ADALET yürüşü” ve Meral AKŞENER’ in liderliğinde “TÜRKİYE İYİ OLACAK” sloganıyla ortaya çıkan yeni bir parti “İYİ PARTİ” ile tanıştı.
Dünyanın küresel bir köye dönüştüğü günümüzde milliyetçi, muhafazakar yöneticiler, Merkel, Trump,Putin, ile küresel güçler çatışıyor.
Ekonomik olduğu kadar siyasal, teknolojik ve kültürel boyutlu bir süreç olan küreselleşmeden, devletlerini korumaya çalışan uluslar ile Dünya şirketleri mücadele içinde. Dünya tek pazara doğru gitmekte, ulusal ekonomilerin yerini uluslararası üretim ağlarından oluşan küresel ekonomi almaktadır. Bu bakımdan küreselleşme, ulus-devletin ölümü olarak yorumlanmakta dırlar. Dünya tek pazara giderken, yeni dünya düzeni şekillenirken biz yine Dünyanın dışında kalmayı başardık. Bilime mesafe koyduk, kendi iç sorunlarımızı gündeme taşıyarak kendi sorunlarını düşünemeyen halkımızı meşgul ettik.
Kitap okuma alışkanlığı olmayan, okuduğunu anlamayan halkımızı ekonomik verilerle boğduk. İstatiki verilerle oynayarak kalkınma hızımızı artırdık, Dünyanın sayılı ekonomileri arasına girdik. Yeni bir şey üretemeyen siyasete kilitlendik.
Oysa Yeni Dünya Düzenini kurgulayanlar hızlarını kesmeden ilerliyorlar. Dijital çağda ilerlerken aklımızın almayacağı yenilikler planlanıyor. Uzayda koloni kurmaktan tutun da duyguların robotlara aktarılmasına kadar.Devam eden bu çalışmalar 2030-2045 arası yeni Dünyayı belirleyecek.
620 sene hakimiyetini sürdüren Müslüman Türk İmparatorluğu Osmanlı’nın yıkılma nedeni Avrupa’da gerçekleşen bilim ve teknikteki gelişmeleri takip edememesidir. “Benim manevî mirasım, bilim ve akıldır “diyen Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK, yeni Müslüman Türk devletini de bu düşünce ile inşa etti.
Dördüncü devrimin yaşandığı günümüzde bu köşede bilim, kitap, sanat, tarih üzerine yazılarla buluşmak üzere.
Saygı ve sevgilerimle
Doktor Ali Dulum
E-mail: Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
Telefon:0 532 1386075