Yetişebildiğim kadar bütün siyasilerin, aday adaylarının toplantılarına katıldım. Toplantıların birçoğunda, son kullanma tarihi geçmiş olanlara, siyasetten beklentisi olan etiket meraklılarına hep rastladım. Adayların etrafında içinden gelmese de kerhen duranlar olduğu gibi gerçekten desteklemek için yer alanlar da vardı. Geçmişten bu yana siyasi partilerde yer alıp aradığını bulamayanlar ortalıklar daydı. Gazeteciliğin verdiği hissetme alışkanlığıyla, bazı siyasilerin kendi düşüncelerine göre yeni siyasi oluşumlar arayışının sinyallerini bile aldım.
Her seçim dönemlerinde başkan adaylarının etrafına doluşan birileri olur. Paralı borazancıları, kalemşorları, destek olan basını da olur. Ne var ki Büyük şehrin tarafsız basına ilgide eşit davranmadığı hep konuşuldu.
Propaganda sürecinin son çeyreğinde, Menderes başkanın genel siyasetten etkilenerek, rakipleri için kullandığı dil de olumlu karşılanmadı.
Başkanlık döneminde ve propaganda sürecinde, Menderes Başkan, yol arkadaşlarına ve yanındaymış gibi görünenlere fazla güvendi galiba. Yanında kader arkadaşlığı yapan sağlam kişiler elbet vardı. Ama kader arkadaşı havası verip, seçimi kazandığı takdirde çıkar hesabı yaparak gezenler de vardı. Üstelik bazıları, rakiplerinin toplantılarında da gözüme ilişti. İşte bu izlenimlerim bana CAMUKAYI hatırlattı. Türkiye’de birçok ticaretin ve mevki kapmanın yolu siyasetten ve torpilli olmaktan geçtiği için, adayın etrafını saran kişileri suçlamamak lazım.
Bir de büyükşehir belediyesinde, vatandaşa yeterli ilgiyi göstermeyen, bazı daire başkanı ve şube müdürleri vardı. Planlama şube müdürlüğünün vatandaşlara tarafsızca gösterdiği ilgi, ne yazık ki Nazım İmar Şube Müdürlüğünde yoktu. Planlama şubesi personelini tebrik etmeli. Vatandaşlardan günlerce gidip gelenlere hiç yol göstermeyen, bilgi vermeyen Nazım Plan Şube müdürlüğünden ve diğer ilgililerden, Türel başkanın elbet haberi olamadı. Türel başkanın verdiği yetkilerle kibirlenen bu zatlardan, Ak Partililerin bile şikayetçi olduklarını biliyorum.
Sık sık takip ettiğimi büyükşehir meclislerinde alınan kararları ve sürtüşmeleri, kamuoyunda tepki alan borçlanmaları yazmaya gerek duymuyorum. Ayırım yapıldı mı veya teklif ve kararlara öncelik verildiğini anlamak için meclis tutanaklarını internetten incelemek kafi.
Bir diğer ilgisizlik ise, kırsaldaki yerleşimler üzerine olmuştur. Güreş, şenlik şölen gibi faaliyetler dışında bu yerlerde menderes başkanın dolaştığını duymadım. Elbet Büyükşehir belediye başkanı olarak Menderes başkanın 20-25 evlik, yolları stabilize köyleri dolaşmaya vakti olmamış olabilir. Ama bu konuda yetkili olan ballı maaşlıların da kontrol etmesi gerekmez miydi. Üstelik 20-25 evlik yerleşim yerleri sakinlerinin aslında kent merkezlerine göç etmiş, aynı soyadı taşıyan yüzlerce kişinin yakınları olduğunu öğrenemezler miydi. Bu vatandaşların yıllardır tarım yapılamayan taşlık kayalık arazilerini değerlendiremediklerini, plan olmadığından gençlerine veya köylerine yerleşmek isteyen yakınlarına arazi bölüp veremediklerini dikkate alamazlar mıydı. Birkaç kez dilekçelerle müracaatta bulunan bu köylülerin mağduriyeti giderilemez miydi. Maalesef bu 30-40 km. uzaktaki kırsal alanlarda imar rantı olmadığından meclis üyeleri dahil kimsenin ilgisini çekmedi.
Anlaşılan, hayatını kentli olarak geçirmiş, sipsiyi hiç eline almamış belediye yetkililerinin, kırsaldaki taş evlerde bir gece bile yatmamış meclis üyelerinin, köyde oturanların halinden anlamasını bekleyemeyiz.
İşte bu ve buna benzer sebeplerle, kırsal alanlarda nesillerdir yaşayanların yüzlerce akrabası da küsmüş oldu.
Aynı şekilde Santral mahallesindeki gecekondu sahibi vatandaşları, sur yapı inşaat şirketine arsasını daire karşılığı vermesi doğrultusunda ikna etmek için görevlilerin gecekondu sahiplerine davranışları, bazı evlerin su ve elektriklerinin sorgusuz sualsiz kesilmesi, bazı evlerin eşyalarının dışarı atılarak yıkılması kulaktan kulağa dolaştı, ve yine başkan Türel’e fatura edildi. Birçok kişinin dava açtığını duyduk.
Bir diğer dedikodu ise, Menderes başkanın yüzünün yumuşaklığından dış ülke seyahatlerindeki eğlence harcamalarını bile belediyeye fatura edenlerin konuşulması.
Velhasıl CAMUKALARIN, yol arkadaşı görüntüsündekilerin ve kalenin içindeki rehavet düşkünlerinin, başkanın seçimi kaybetmesinde payı olduğunu düşünüyorum.
İnşallah yeni başkan Muhittin Böcek ve ekibi ve de yeni meclis üyeleri, bu yazıdan bir hisse çıkarır.
Cengiz Savaşeri