head
2183026 810x458 75f08
Çarşamba, 24 Nisan 2024

Dünya

 

Avustralya'nın Mandurah şehrinde polis tarafından bir eve yapılan baskında, çok sayıda silah ve uyuşturucu madde ile telefon şeklinde bir silah bulundu.

Avustralya''nın Mandurah şehrindeki Baldivis bölgesinde uyuşturucu ve silah kaçakçılığı şüphesiyle bir eve polis tarafından operasyon düzenlendi. Baskında çok sayıda silah ve uyuşturucu madde ele geçirildi. Batı Avustralya polisi tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada, silah ve uyuşturucu kaçakçılığı yapan 31 yaşındaki bir kişinin de gözaltına alındığı belirtildi.

TELEFON TABANCA 2 a2043

BALİSTİK TESTİNE GÖNDERİLDİ...

Polis, operasyon kapsamında telefon şeklinde bir silah da ele geçirildiğini aktardı. Silahın ateş edip etmediğinin anlaşılması için balistik testine gönderildiği bildirildi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Ajanslar

 

Kahramanmaraş merkezli depremleri 3 gün önceden bilen "Deprem Kahini" lakaplı Frank Hoogerbeets, Türkiye için yeni bir paylaşım yaptı. Bu kez İç Anadolu Bölgesi için uyarıda bulunan Hoogerbeets, bu zamana kadarkilerden daha güçlü bir artçı sarsıntı yaşanabileceğini söyledi...

 

Merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan, 6 Şubat'ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremleri 3 gün öncesinden bildiği ortaya çıkan Frank Hoogerbeets'ten Türkiye için yeni bir tahminde bulundu.

buyur 2 df2f6

BU KEZ İÇ ANADOLU BÖLGESİ İÇİN UYARDI"..


Deprem kahini" lakaplı ünlü deprem uzmanı Hoogerbeets'in şirketi Solar System Geometry Survey (SSGEOS) sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda bu sefer İç Anadolu Bölgesi için uyardı. Paylaşımda, 7.7 ve 7.6'lık depremler sonrası önümüzdeki günlerde İç Anadolu'da daha güçlü bir artçı sarsıntı meydana gelebileceği belirtildi.

MART AYININ İLK HAFTASINI İŞARET ETMİŞTİ...


Öte yandan Hoogerbeets, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada mart ayının ilk haftasına dikkat çekerek yeni bir deprem olabileceğini iddia etmişti. Söz konusu dönemde, Dünya, Merkür ve Satürn gezegenlerinin yakınlaşacağını söyleyen Hoogerbeets, bunun büyük depremlere neden olabileceğini savunarak, "Mart ayının ilk haftası çok kritik. 2'sinde kritik gezegen geometrisinin yakınsamasını görüyoruz. Bu çok önemli olacak. Ayın 2'sinde 9 saat içerisinde Dünya'yı da içeren bir gezegensel kavuşum olacak. Bu Dünya, Merkür ve Satürn olacak. Bu kritik olacak. Mart ayının bu ilk haftasında büyüklüğü 6'nın çok üzerinde olan birden fazla sismik olay olabilir. Bilmenin bir yolu yok. Yine 7'nin çok üzerinde, 8'in çok üzerinde bir sismik olay olabilir." demişti.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Ajanslar

 

Meksika'dan deprem bölgesine gelen arama kurtarma ekibinin öncüsü, bölgede büyük güvenlik sorunlarıyla karşılaştıklarını ve polisin yaşananlara seyirci kaldığını ifade etti...

Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketinin ardından dünyanın her yanından Türkiye’ye yardım geldi. Pek çok enkazda arama kurtarma çalışmaları yapan gönüllüler arasında Meksikalılar da vardı. Yaşadığı depremler nedeniyle arama kurtarmada tecrübe sahibi olan ülke, Türkiye’ye çok sayıda gönüllü gönderdi. Kurtarma sırasında Proteo isimli Meksikalı bir köpek de hayatını kaybetti.

Meksikalı ekiplerden biri olan Meksika merkezli Topos Azteca Uluslararası Arama Kurtarma Tugayı üyeleri çok sayıda yurttaşı enkazdan çıkardı. Bu tugayın içinde 8 yıldır Meksika’da yaşayan Aydemir Taşova da vardı. Taşova, Türk olması ve Türkçe bilmesi nedeniyle Meksikalı gruba öncülük de etti. 25 yıldır arama kurtarma personeli olan Taşova, Meksika’da kurtarma eğitimleri de veriyor.

ÇANTALAR AÇILMIŞ EKİPMANLAR ÇALINMIŞ...

Cumhuriyet'ten Barış Terkoğlu'nun haberine göre, dün Meksika’ya geri dönen Taşova, deprem bölgesinde neler yaşadıklarını anlattı:

 

333218769 241975871494821 3950085158127145455 n ff9c4

Meksika’dan önce İstanbul’a sonra da uçakla Adana’ya geldik. Adana’ya geldiğimizde bagajlarımızı teslim alamadık. Yanlış uçağa yükleme yapılmış. Bagajları takip etmeleri ve geldiğinde bize ulaştırmaları için iki personel bıraktık. Ve biz askeri helikopter ile Hatay’a gittik. Gece 2 de personel ekipmanlarımızı getirmiş. Ekipmanlarımın olduğu çantanın açılmış tokalarının kırık olduğunu gördüm. Bir arkadaşımız da çantasının eksik olduğunu söyledi. Kayıp olan ekipmanlarımız şöyle: Leader Multısearch 8 (uwb radar + 3 sismik sensör + 1 termal+ 1 renkli arama kamerası), Leader Hasty ms 2 (3 sismik sensör + renkli arama kamerası)

 

GÖNÜLLÜLERE ÇADIR YOK...

İstanbul’dan arama kurtarma ve halat erişim konusunda uzman arkadaşlarımdan yardım istedim. Kendi ekipmanlarıyla birlikte, yanıma geldiler. AFAD İl Koordinasyon Merkezi 112 Acil Çağrı Merkezi’nin girişinde kalmaya başladık. Neden çadırda değil de girişte kaldığımızın da kısa açıklamasını yapayım. Nelere maruz kaldığımızı da daha iyi anlarsınız. İlk gün AFAD bize gönüllü personeller verdi. Bu süreç içerisinde bu personelle birlikte çalıştık. Bizlere yardımcı oldular. Gece geç bir saatte, sıcaklık sıfırın altına düşünce, onlara çadırlarını kurmalarını ve dinlenmelerini söyledim. Ama kendilerine çadır ve uyku tulumu verilmediğini söylediler. Ben de yanıma 5 gönüllü alarak AFAD’a gittim. Durumu anlattım. Ekip olarak bizim kamp ekipmanlarımızın olduğunu söyledik. Ama bize tahsis edilen personelin çadır ve uyku tulumunun olmadığını ve bu sebeple gönüllü personele yetecek çadır ve uyku talebim oldu. Ayrıca bölgede elektrik olmadığı için jeneratör ve batarya talebimizi ilettik.

(Çeşitli görüşmelerin ardından yönlendirildikleri kişi) Telefondaki kişi dışardan gelen arama kurtarma ekiplerine çadır vermediğini, başımızın çaresine bakmamızı söyledi. Ben de ekibin ekipmanı olduğunu, sadece AFAD’ın görevlendirdiği personelin çadır ve ekipmanlarının olmadığını, donma tehlikesi geçirebileceklerini söyledim. Ama "beyefendi çadır madır yok ne yaparsanız yapın" diyerek yüzümüze telefonu kapattı. Depoya diğer eksikliklerimizi almaya gittiğimizde, bize batarya veremeyeceklerini, jeneratör için de beklememiz gerektiğini söylediler. Ama battaniyeleri verdiler.

meksikali arama kurtarma ekibi basimiza silah dayadilar h147815 a9fdb df4d7

UYKUDA HIRSIZLIK VAKASI...

(Uzun uğraşlardan sonra jeneratör edindiklerini anlatıyor) Kaçıncı gün hatırlamıyorum. Sabaha karşı dört gibi, 112 Acil Çağrı Merkezi’nde birkaç saat dinlenmek için uyuduk. Enkazdan dönmüştük ve yanlış hatırlamıyorsam o gün 55 yaşlarında bir kadını kurtarmıştık. İki saatlik o uyku süresinde biri veya birileri şu malzemelerimizi almış: 3 kask (2 kask vizörleri ile birlikte), 3 adet kafa feneri, 6000 dolar para, 1 adet Profesyonel emniyet koşumu, 200 metre 11 mm kalınlığında reflektörlü siyah statik halat, 1 adet kaz tüyü tulum, 1 adet 85 litrelik Duffle çanta, 2 adet heavy dutty transfer çantası.

Bunlar dışında bir çanta birkaç teknik malzeme daha eksikti ama kolay temin edilebilecek ürünler olduğu için kayıp olarak bildirmedik. Çevredeki polise ve askerlere durumu bildirdik. Bizi bir askerle ve bir polis amiri ile görüştürdüler. Serinyol Jandarma Karakolu ile iletişime geçtiler ama acil kurtarma operasyonuna katılmamız gerektiği için birkaç gün sonra tutanaklar tutulabildi. Hatay’dan ayrıldığım güne kadar (19 Şubat) ekibimizin ve diğer ekip ve çalışanların ekipmanları ve eşyaları çalınmaya devam etti.

 

"BAŞIMIZA SİLAH DAYADILAR"...

Havare Otel enkazında tehlikeli bir durumun içinde kaldık. Yüzlerce kişilik bir grup (bize aşiret olduklarını söylediler) bizi öldürmekle tehdit etti. Bir kısmı enkaza girmemizi ve kurtarma çalışmalarında bulunmamızı istemedi. İş makinası ile girip cenazelerini hızlıca alma niyetindeydiler. Bölgeden ekibimi çekmek istedim çünkü saldırıya uğrama ihtimalimiz vardı. Sonrasında grup içinden birkaç kişi otelin ikinci katında bir yer gösterdiler ve içeride altın ve dövizlerinin olduğunu ve onları çıkartmamızı istediler. İtiraz etiğimde silahı çıkarıp başıma dayadılar ve öldürmekle tehdit ettiler. Polisler olanlara seyirci kaldı ve yardım talebimize karşılık vermeden ayrıldı. AFAD’a, öncesinde, bölgeye asker ve polis göndermeleri konusunda yardım çağrısında bulunmuştuk. Saatlerce o bölgede rehin tutulduk. Şans eseri, özel harekat polisleri olayı görünce otel çevresinde güvenliği sağlayıp bizim güvenle ayrılmamızı sağladı.

ERDOĞAN GELECEK DİYE BOŞALTILDI...

Her şeyin üstüne tuz biber olan olay 19 Şubat Pazar saat gece 2 gibi yaşandı. Bizi otobüslere bindirerek başka bölgeye intikal ettirmek istediler. Ekip yorgun olduğunu sabah ayrılma talebimizi bildirdik. Ama Cumhurbaşkanı geleceği için binadan transfer edileceğimizi ve yapacak bir şey olmadığını söylediler. Ekip arkadaşlarım otobüslere bindirildi ve gönderildi.

Meksika Büyükelçisi’ne yaşananları anlatmak ve çalışmalarımız hakkında bilgi vermek gerektiği için geceyi 112 Acil Çağrı Merkezi’nde geçirdim. Ankara’ya transferim konusunda hiçbir yardımda bulunulmadığı gibi, ekibimin nereye intikal ettirildiği bilgisi de verilmedi. Sonra ekiple telefon bağlantısı kurduğumda biraz rahatladım. Ankara’ya transferimi sosyal medyadan da beni bana ulaşan kişiler geçekleştirdi.

SOYLU TEŞEKKÜR ETTİ AMA...

Ekipman ve güvenlik sorununu İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya başbaşa görüşmemizde anlattım. Her ne kadar Meksika’da yaşıyor olsam da Türk olduğumu, iki ülke arasında bir sorunun yaşanmamasını dilediğimi söyledim. Kendileri çalışmamızdan ve desteğimizden dolayı bana teşekkürlerini iletti. Bölgede bir süre daha kalmamızı rica etti. Kayıp ve çalınan ekipmanların tedarik edileceğini ve güvenliğimizin sağlanacağını söyledi. Ama daha sonra, Bakan danışmanı olduğunu söyleyen bir kişi, ‘Jandarma tutanağınının İspanyolca çevirisini yapın, Meksika’da tedariğinizi siz kendi çabanızla yaparsınız’ diyerek konuyu kapatmaya çalıştı. Uluslararası bir ekip olduğumu, Türkiye Cumhuriyeti devletinin yardım çağrısıyla ve Meksika’daki Türkiye Büyükelçisi’nin davetiyle bölgeye geldiğimizi, olayın Türkiye’de gerçekleştiğini, bu ekipmanların ileride de arama kurtarma faaliyetlerinde kullanılacağını ve önemini anlattım. Ama bir sonuç alamadık. Yani derdimizi anlamak istemedi. Tahmin ediyorum ki Süleyman Soylu’nun bu görüşmeden haberi yoktur. Çünkü kendisi ile sıcak ve güzel bir görüşmemiz olmuştu ve ekipmanlar için güvence vermişti.

Bunun dışında enkazlarda yasadığımız bazı ufak sorunlarda mevcut ama o konulara konu uzamaması için girmiyorum."

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Ajanslar

 

AFET BÖLGESİNDE YARALAR KARDEŞ YARDIMI PLATFORMU İLE SARILIYOR...


AZERBAYCAN'DAN YOLA ÇIKAN YARDIM TIRLARI TÜRKİYE YOLUNDA GÖRÜNTÜLENDİ.


Kahramanmaraş merkezli 11 ili etkileyen şiddetli depremler sonrası Azerbaycan büyük bir seferberlik başlattı. Afet bölgesine yardımlarını sürdüren Azerbaycan devleti ve halkının yanı sıra, Azerbaycan iş dünyası da Kardeş Yardımı Platformu ile çalışmalarını sürdürüyor. Bölgeye temel ihtiyaç ve gıda maddeleri ile konteyner yaşam alanı gönderen Kardeş Yardımı Platformu yaraları sarmak için aralıksız çalışıyor.
6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli 11 ilde büyük yıkıma neden olan şiddetli depremlerin ardından büyük bir yardım seferberliği başlatıldı. Bu sürece kayıtsız kalmayan kardeş ülke Azerbaycan, ilk andan itibaren arama kurtarma ekiplerini seferber ederken bölgedeki acil ihtiyaçların karşılanması için harekete geçti. Azerbaycan devleti ve halkının büyük bir dayanışma gösterdiği bu zorlu süreçte Azerbaycan iş dünyası da oluşturduğu Kardeş Yardımı Platformu ile afet bölgesine yardım için kolları sıvadı.


Azerbaycan Girişimciler Konfederasyonu (ASK), MÜSİAD Azerbaycan, Azerbaycan Türkiye İşadamları Birliği (ATİB), Gençliğe Yardım Vakfı, Türkiye-Azerbaycan İş Adamları ve Sanayiciler Birliği (TÜİB), Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler ve Kulüpleri Birliği (KOBSKA), Azerbaycan Gıda ve İçecek Sanayicileri Derneği (AQİSA), Türkiye Üniversitesi Mezunları Birliği (TUMİB), Azerbaycan Eczacılar Kulübü Birliği, Modern Kalkınma Birliği, Türkiye Mezunları Aydınlar ve İş Adamları Platformu, Terhis Olunmuş Askerlerin Gençleri Aydınlatma Sosyal Birliği tarafından kurulan platform yaraları sarmak için aralıksız çalışıyor.


Azerbaycan'dan 183 konteyner ev yola çıktı...
Sosyal medya hesabından Azerbaycan'dan gelen yardımlara ve mevcut çalışmalara ilişkin bilgi paylaşan Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı, Türkiye'ye 183 konteyner ev gönderildiğini belirterek, kalan 9 konteynerin de Kardeş Yardımı Platformu aracılığıyla yola çıkarıldığını söyledi.


Bağcı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Kardeş Azerbaycan'dan icra makamlarınca temin edilen toplam 183 konteyner evden kalan 9 konteynerin gümrük işlemleri tamamlanmış Türk ve Azerbaycanlı iş insanları ve STK’lardan müteşekkil Qardaş Kömeyi (Yardımı) Platformu aracılığıyla yola çıkarılmıştır."
MÜSİAD Azerbaycan, 15 tırın daha yola çıktığını duyurdu
Bununla birlikte Kardeş Yardımı Platformu içerisinde yer alan MÜSİAD Azerbaycan şubesi, Azerbaycan'dan gelen 15 tırın daha Türkiye'ye doğru yola çıktığını duyurdu.


MÜSİAD Azerbaycan Şube Başkanı Reşad Cabirli yaptığı açıklamada, 300 ton gıda maddesi yüklü 15 tırın afet bölgesine gönderildiğini belirtti.
Cabirli yaptığı açıklamada şunları söyledi:
"İcra Makamları tarafından sağlanan ev tipi konteynerların yanı sıra 300 ton gıda maddesi yüklü 15 tır Kardeş Yardımı Platformu aracılığıyla Türkiye'ye gönderildi. Kardeş Yardımı Platformu'nu hem iş dünyası temsilciliklerimiz hem de iş insanlarımız bireysel olarak destekliyor ve inşallah bu destek devam edecek. Herkes imkanları doğrultusunda elini taşın altına koyuyor. Allah hepsinden razı olsun."
Öte yandan afet bölgesini ziyaret eden Kardeş Yardımı Platformu temsilcileri İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile bir araya gelerek, platformun bölgedeki çalışmalarına ilişkin detayları paylaştı.

 

 

 

HABER: Mertcan YILMAZ

 

ABD ile Çin arasında yeni bir kriz çıktı... Önceki gün ABD semalarında tespit edilen ve Çin'e ait olduğu açıklanan "casus balon" panik ve endişe yarattı... Balonun Pentagon tarafından düşürülmesine Pekin yönetimi çok sert yanıt verdi.

İlişkilerin çok kırılgan olduğu ABD-Çin hattında geçen hafta ortaya çıkan krizde kritik bir dönemeçten geçildi…

Geçen hafta ABD’nin kuzeyinde tespit edilen ve tarifeli uçaklardan çok daha yüksek bir irtifada seyreden ve Çin’e ait olduğu açıklanan bir istihbarat bilgi balonunun ortaya çıkması iki ülke arasında tansiyonu yükseltmişti.

ABD savaş uçakları balonu böyle vurdu...

Washington yönetimi balonun Çin’e ait olduğunu açıklarken, düşürülmesinin gündemde olduğunu duyurmuş fakat Çin ise bu iddiaları yalanlamıştı. Gökyüzünde ilerleyen balon dün Güney Carolina sahillerinde ABD savaş uçakları tarafından düşürüldü.

ABD Başkanı Joe Biden konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Biden, “Balonun düşürülme talimatını Çarşamba günü verdim ve bir an önce düşürülmesini istedim fakat enkazın insanlara zarar vermemesini istedim” dedi. Pentagon yönetimi ise balonun düşürülmesi için en uygun zamanında, balon Atlas Okyanusu üzerinde ve ABD’nin sınırları içerisindeyken düşürülmesinin uygun olduğunu düşünerek harekete geçti.

balon vuruldu 5 da3d8

Balona düzenlenen operasyon gündem oldu.

ISIYA DUYARLI FÜZE KULLANILDI...

ABD Savunma Bakanlığı da balonun düşürülme operasyonunun detaylarını paylaştı. Virginia’daki Langley Hava Kuvvetleri Üssü’nden kalkan bir F-22’nin balonu düşürdüğü belirtildi.

Savaş uçağının ısıya duyarlı, AIM-9X süpersonik füze kullandığı da kayıtlara geçti.

Bu hamlenin ardından Çin’den çok sert bir açıklama geldi. ABD’nin balonun düşürüleceğini önceden haber vermediğini belirten Çin Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yayınladı. Açıklamada, ABD’nin aşırı tepki gösterdiği belirtilirken, “Misilleme yapma hakkımız var” denildi. Çin yönetimi ayrıca balonun kazara bölgede olduğunu da aktardı.

Açıklamada, “Çin, ABD’den bu olayı sakince ve profesyonelce halletmesini istedi. Fakat ABD güç kullanmayı tercih ederek aşırı tepki verdi”

HANGİ BİLGİLERİ ELE GEÇİRDİ?...

Balonun enkazını toplama çalışmalarının devam ettiği belirtilirken, İngiliz haber ajansı Reuters, “Bazı sorular yanıtsız kaldı. Mesela Çin, balonun ABD’deki yolculuğunda hangi bilgileri topladı” yorumunu yaptı.

Balon 28 Ocak’ta Alaska’da görülmüş ve 30 Ocak’ta Kanada hava sahasına girmişti. Balon daha sonra tekrar ABD sınırını geçerken bölgede panik yaratmıştı.

Balonun patlama anlarını anbean görüntüleyen Reuters, balonun düşürülmesi sırasında bir patlama meydana gelmediğine de dikkat çekti.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Ajanslar

Gazeteler