Ekonomi
- Kategori: Ekonomi
- Gösterim: 7172
Merkez Bankası beklenti anketine göre yıl sonu dolar beklentisi bir önceki anket döneminde 6,06 TL iken, bu anket döneminde 6,20 TL'ye yükseldi. Yıl sonu enflasyon (TÜFE) beklentisi ise bir önceki anket döneminde yüzde 15,64 iken, bu anket döneminde yüzde 16,23 oldu.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası beklenti anketine göre 2019 yılı Nisan ayı için tüketici enflasyonu (TÜFE) beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 1,54 iken, bu anket döneminde yüzde 1,61 oldu. Mayıs ayı TÜFE beklentisi aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 1,11 ve yüzde 1,12 oldu. Haziran ayı TÜFE beklentisi ise yüzde 0,88 olarak gerçekleşti.
YIL SONU BEKLENTİ 16.23
Cari yıl sonu TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 15,64 iken, bu anket döneminde yüzde 16,23’e yükseldi. 12 ay sonrası TÜFE beklentisi bir önceki anket döneminde yüzde 15,24 iken, bu anket döneminde yüzde 15,38 oldu. 24 ay sonrası TÜFE beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla yüzde 11,80 ve yüzde 12,06 olarak gerçekleşti.
DOLAR BEKLENTİSİ YÜKSELDİ
2019 yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bir önceki anket döneminde 6,06 TL iken, bu anket döneminde 6,20 TL’ye yükseldi. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla 6,30 TL ve 6,43 TL olarak gerçekleşti.
CARİ AÇIK BEKLENTİSİ GERİLEDİ
2019 yılı cari işlemler açığı beklentisi, bir önceki anket döneminde 21,4 milyar ABD Doları iken, bu anket döneminde 17,6 milyar ABD Doları’na geriledi. 2020 yılı cari işlemler açığı beklentisi ise aynı anket dönemlerinde sırasıyla 26,3 milyar ABD Doları ve 24,2 milyar ABD Doları olarak gerçekleşti.
- Kategori: Ekonomi
- Gösterim: 8737
Bankacılar: AKP'nin iptal başvurusu etkili oldu
Dolar/TL dün yaşanan sert düşüş sonrası yeniden yukarı hareketlendi ve yaklaşık 6 ayın en yükseğini gördü. Bankacılar TL'deki düşüşü, seçim sürecine ilişkin belirsizliğin AKP'nin iptal başvurusu nedeniyle devam etmesi ve Merkez Bankası rezervlerine yönelik endişelere bağladılar.
Dolar/TL Salı günü 5.8290'ın üzerini test ettikten sonra dün 5.7100'a kadar geriledi. Ancak kur bu seviyelerde kalıcı olamadı ve bugün yüzde 2'nin üzerinde yükselerek 5.85'i gördü. Bu 23 Ekim 2018'den beri en yüksek seviye oldu.
Türkiye piyasalarında yaklaşık iki haftadır satış baskısına neden olan İstanbul seçimlerine ilişkin belirsizliğin ortadan kalkacağı algısı, ABD ile ilişkilerde kötümser beklentilerin nispeten azalması ve Çin'den gelen pozitif verilerle kur dün sert gerilemişti.
TL dün benzer para birimlerinden pozitif ayrışırken, BIST 100 endeksi yüzde 1.44 yükseldi. Tahvil bono piyasalarında 10 yıllık tahvil getirisi 124 baz puan gerilerken, CDS ve eurobond getirileri de düştü. Ancak bu hareket kısa süreli oldu ve bugün TL varlıklar sert satış baskısıyla karşılaştı.
Gün içinde 5.8501'i gören kur bugün saat 11:10'da 5.8350 seviyesindeydi. Aynı saatte euro/TL yüzde 1,20 primle 6.5840'dan işlem gördü. Borsa İstanbul'un BIST 100 endeksi de yüzde 1,35 düşüşle 96.880 puanda.
İptal başvurusu tedirginliğe neden oluyor
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinde en yüksek oyu alan Millet ittifakı adayı Ekrem İmamoğlu dün mazbatasını aldı ve devir teslim töreni ile birlikte görevine başladı. Ancak AKP'nin İstanbul seçimlerinin iptaline ilişkin başvurusu yatırımcıların endişelerinin tam olarak ortadan kalkmamasına neden oluyor.
Bankacılar piyasadaki tedirginliğin ana nedeninin seçimler olduğunu belirterek İstanbul seçimlerinin Haziran'da tekrar edilme olasılığının ekonomide planlanan reformlarda ve belirsizliğin devamı konusunda "iki kayıp ay daha" anlamına geldiğini belirtiyorlardı.
Merkez Bankası rezervlerine ilişkin sorular
Diğer taraftan Financial Times'da yer alan bir haberde TCMB'nin döviz rezervlerini, kısa vadeli borçlanarak artırdığı belirtildi. Bu da rezervlere ilişkin soru işaretlerini tekrar gündeme getirdi.
Bir bankanın döviz masası işlemcisi, "Yerel seçimleri arkada bırakabilmek ve belirsizliklerin tamamen ortadan kalkması piyasa açısından çok önemli. Dünkü piyasa tepkisine pozitif ayrışmanın kuvvetine özellikle de tahvil getirilerindeki düşüşün büyüklüğüne bakarsanız bunun ne kadar önemli olduğunu görebilirsiniz" dedi ve ekledi:
"Öte yandan piyasalarda endişeler de devam ediyor. TCMB rezervlerine ilişkin endişelerin bugün Financial Times haberi ile birlikte arttığını görebiliyoruz. Rezervler çok iyi konumda diyemeyiz ancak son dönemde birbirinden farklı haberler yorumlar konunun tam olarak iyi bir şekilde analiz edilemediğini, anlatılamadığını, hesaplanamadığını gösteriyor."
- Kategori: Ekonomi
- Gösterim: 7220
Zeytin ve zeytinyağı ihracat şampiyonlarının gurur günü
Zeytincilik sektörü, 2018 yılında Türkiye’ye 405 milyon dolar döviz kazandırırken, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği sektörün ihracatının 180 milyon dolarlık dilimini gerçekleştiren 20 üyesini ödüllendirdi.
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği’nin 2018 yılı olağan mali genel kurulunda, 2018 yılında sofralık zeytin ve zeytinyağı ihracatında ilk 10’a giren firmalar ödüllendirildi.
Ege İhracatçı Birlikleri’nde gerçekleştirilen genel kurulda konuşan Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er, 2018 yılını ihracat rekoru ile tamamladıklarını, ambalajlı zeytinyağı ihracatının bu sezon yüzde 83’lük artışla 11 bin 795 tondan, 21 bin 725 tona yükseldiğini dile getirdi.
Ege Bölgesi’nden tarım ürünleri ihracatı 5 milyar doları geçti
Türkiye’nin 2018 yılında 168,1 milyar dolar ihracatla rekor kırdığı bilgisini veren EZZİB Başkanı Davut Er, “Toplam ihracatta tarım ürünlerinin payı yüzde 14 ile 23 milyar dolar seviyesine ulaştı. Bu rakamın 5 milyar doları, yani yüzde 22’si ise Ege İhracatçı Birlikleri üyeleri tarafından gerçekleştirildi. Bu rakamları bölgemiz için son derece sevindirici ve gurur verici olarak görüyorum. Bu son derece önemli bir rakam ama Ege Bölgesi için yeterli değil. Katma değerli ürünlerle bu rakamı iki katına çıkarmak içten bile değil” dedi.
Zeytincilik sektörü ihracatı 400 milyon doları geçti
2017/2018 zeytin ve zeytinyağı sezonu ve yeni sezon hakkında da konuşan Er, şöyle devam etti: “1 Ekim 2017 tarihinde başlayan 2017/2018 sofralık zeytin sezonu Eylül sonu itibariyle tamamlandı. 30 Eylül 2018 tarihi itibariyle sofralık zeytin ihracatımız, bir önceki sezonun tamamına kıyasla miktar olarak yüzde 16 artarak 58 bin tondan 68 bin tona, değerde ise yüzde 15 artarak 110 milyon dolardan 127 milyon dolara yükseldi. 2017/18 sezonu özellikle zeytinyağı ihracatımız için çok verimli geçti diyebiliriz. 1 Kasım 2017 tarihinde başlayan zeytinyağı sezonu, 31 Ekim 2018 tarihi itibariyle tamamlandı. İhracat rakamlarımıza baktığımızda, bir önceki sezona oranla miktar bazında yüzde 49 artarak 44 bin tondan 66 bin tona, tutarda ise yüzde 46 artarak 174 milyon dolardan 255 milyon dolara ulaştı Prina yağı ile birlikte toplam sektör ihracatımız 400 milyon doları geçti.”
Ambalajlı zeytinyağı ihracatında yüzde 83’lük artış
2017/18 sezonunda ambalajlı zeytinyağı ihracatının yüzde 83’lük artışla 11 bin 795 tondan, 21 bin 725 tona yükseldiğini anlatan EZZİB Başkanı Er, “Toplamda 92 milyon dolar tutarında zeytinyağını ambalajlı olarak ihraç ettik. Özellikle katma değeri yüksek bir ürün olarak ambalajlı zeytinyağı ihracatımızın yükselişini sektörümüz için son derece önemli bir gelişme olarak görüyorum. Dünya standartlarına göre kaliteli bir zeytinyağı üretimimiz var ve bu yağların ambalajlı olarak ihracatındaki artışı görmek bizi sevindiriyor ve ihracat hedeflerimize ulaşma konusunda umutlandırıyor” diye konuştu.
Sofralık zeytin ihracatındaki artış zeytinyağı ihracatındaki düşüşü telafi ediyor
2018/2019 sezonu ile ilgili de bilgi veren Er, sözlerini şöyle sonlandırdı: “1 Ekim 2018-31 Mart 2019 arasındaki 6 aylık dönemde, sofralık zeytin ihracatımız miktarda yüzde 46 oranında artış ile 52 bin tona ulaştı, 1 Kasım 2018-31 Mart 2019 arasındaki 5 aylık dönemde zeytinyağı ihracatımızın ise miktarda yüzde 28 düşüş ile 30 bin ton olarak gerçekleşti. Bu sezon zeytinyağı ihracatımızdaki düşüşü zeytin ihracatımızdaki artış ile önemli ölçüde telafi ettiğimizi düşünüyorum. Umarım önümüzdeki sezonlarda hem zeytin, hem zeytinyağı ihracatımız artarak devam edecek ve Türkiye’de tek birlik durumunda olan Zeytin ve Zeytinyağı Birliğimiz tarım sektörlerinin parlayan yıldızı olmaya devam edecektir.”
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği İhracatın Yıldızları Ödül Töreni’nde sofralık zeytin kategorisinde ödül alan firmalar şunlar oldu; “ZER YAĞ SANAYİ VE TİCARET A.Ş., MAROLİ GIDA SANAYİ VE DIŞ TİC. A.Ş., EKER GIDA NAK.İNŞ.SAN.TİC.LTD. ŞTİ., AGME GIDA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ, KORHAN PAZARLAMA VE DIŞ TİC. A.Ş., YUNUSLAR TARIM ÜR.GIDA İNŞ.TUR NAK.SAN.VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ., GİNTAŞ TARIM ÜRÜNLERİ PAZARLAMA İTHALAT İHRACAT SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ., YENİÇAĞ GIDA SAN.VE TİC.A.Ş., SUNAN GIDA SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ ve SALTAY DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.”
Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği İhracatın Yıldızları Ödül Töreni’nde zeytinyağı kategorisinde ödül alan firmalar ise şöyle sıralandı; “NEJAT ATALAN DIŞ TİCARET A.Ş., SAVOLA GIDA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ, MARBIL YAG SAN.VE TIC. A.S., SURTAŞ İŞLETMECİLİK İNŞAAT SAN.VE NAKLİYAT LTD. ŞTİ., BUNGE GIDA SAN. VE TIC. A.Ş., MARGE MADEN ARAŞTIRMA GELİŞTİRME YATIRIM İHR.TİC.LTD.ŞTİ., KOZMOPOLİTAN GIDA SAN.VE TİC. A.Ş., S.S.TARİŞ Z.VE Z.YAĞI T.SA.KO. BR.KISA ADI.TARİŞ ZEY.Z.YAĞ B., VERDE YAĞ BESİN MADDELERİ SAN. VE TİC.ANONİM ŞİRKETİ, KOZAKLI TARIM ÜRÜNLERİ TİCARET LTD.ŞTİ.”
- Kategori: Ekonomi
- Gösterim: 7872
Lastik devi Pirelli, ürünler, kurumsal kültür ve iletişim açısından teknoloji ve inovasyonla tanımlanan 147 yıllık hikayesini dijital bir çizgi romanla anlatıyor. Bir tür ‘şirket profili 4.0’ niteliğindeki beş bölümlük “Pirelli an Italian in the world” (Pirelli, dünyada bir İtalyan) adlı çizgi roman, www.pirelli.com internet sitesinin özel bir platformunda sunulacak. Formatta kullanılan stiller ve teknikler arasında illüstrasyonlar, arşivden resimler ve hareketli grafik çizimler yer alıyor ve izleyiciye seyrederken ilave içeriklere erişme olanağı sunuluyor.
Pirelli’nin tarihindeki en önemli aşamalar hakkında farkındalığı artırmak için tasarlanan proje, Pirelli Vakfı’nın arşivlerindeki materyallerden yararlanmanın yanı sıra tarihsel rekonstrüksiyonları Profesör Carlo Bellavite Pellegrini’nin Il Mulino tarafından yayımlanan “Pirelli. Innovation and Passion” (Pirelli. İnovasyon ve Tutku) adlı kitabına dayandırıyor. Yaklaşık yirmi dakikadan oluşan beş bölüm, özel yapım müzik ve illüstrasyonlar eşliğinde 1872 yılında "G.B. Pirelli & C." olarak kuruluşundan günümüze Pirelli’nin hikayesini anlatıyor.
İnsanlardan, teknolojiden ve dünya çapında tanınan öncü bir ruhtan oluşan 147 yıllık geçmiş, önemli bir tarihi geleneği ve sektörle insanlığı bir araya getiren kurumsal bir kültürü kapsıyor. Pirelli’yi ülkenin modernizasyonunun gerçek bir simgesi haline getiren bu unsurlar, sosyal dayanışma ve ilerleme inancı ile tanımlanıyor.
The Future’s Rubber (Geleceğin Kauçuğu) adlı ilk bölümde şirketin kurucusu Giovanni Battista Pirelli, Sevesetto’daki fabrikanın penceresinden dışarı bakıyor ve 1898 Mayıs’ında öfkeli kalabalıklar Milano sokaklarında yürürken nelerin bir grup insanı isyan etmeye ittiğini kendisine soruyor. Bu fikirler ve düşünceler şirketin tarihine ilham verirken 1930’larda geçen ikinci bölümde oğlu Alberto’nun babasının girişimci ve kültürel mirasını devraldığını görüyoruz. Alberto Pirelli, A Brand is Born (Bir Marka Doğuyor) adlı bu bölümde Pirelli’yi lastik üretiminde ileriye taşıyor ve şirkete uluslararası bir nitelik kazandırma yolunda ilk adımları atıyor. Pirelli, 20. yüzyılın ortalarına (1932-1967) kadar büyümeye devam ediyor ve yeni iletişim yolları bulma gereksinimi ortaya çıkıyor. Rubber goes pop (kauçuğun pop hali) adlı üçüncü bölümde görüldüğü gibi doğrudan ve anında tanınan bir dil geliştirme ihtiyacı, 1963’te yayımlanan ilk Pirelli Takvimi ile yeni bir şekilde hayat bulurken mobilitede devrim yaratan Cinturato gibi yenilikçi ürünler lanse ediliyor.
From the Road to the Information Highway (Yoldan Bilgi Otoyoluna) bölümünde Pirelli, yeni bin yılın eşiğini geçiyor ve teknolojik girişimler, yenilenen grup stratejisi ve P Zero serisi ile yüksek kaliteli ürünler sunmak gibi konular öne çıkıyor. The Journey Continues (Yolculuk Devam Ediyor) adlı final bölümünde ise 2000 yılından günümüze uzanan dönemde yeni ortakların katılımıyla şirketin geçirdiği evrim, tüketici işine odaklanma, süregelen teknolojik gelişmeler ve giderek güçlenen marka ele alınıyor.
Beş bölümde Pirelli’nin ekonomik ve toplumsal dokuyla yakından bağlantılı endüstriyel gelişimi, zorlu yıllar, değişimler ve başarılan hedefler yenilikçi bir dille anlatılıyor. Pirelli, kurucusunun tutkusunu ve kararlılığını asla gözden kaybetmeden bu hedefleri yakalamaya devam ediyor.
- Kategori: Ekonomi
- Gösterim: 6833
KÖMÜR SEKTÖRÜNDE DEV BULUŞMA İÇİN GERİ SAYIM BAŞLADI
YERLİ KÖMÜR CARİ AÇIĞI KAPATACAK
3. Temiz Kömür Teknolojileri Çalıştayı ve Fuarı’nda, ülke ekonomisine 70 milyar lira kazandıracak yerli kömür ile ilgili strateji belirlenecek
Kömür Üreticileri Derneği (KÖMÜRDER) tarafından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın desteğiyle hayata geçirilen Temiz Kömür Teknolojileri Çalıştayı ve Fuarı’nda yerli kömürün ülke ekonomisine katkısı tartışılacak. Pullman İstanbul Kongre Merkezi’nde 18-19 Nisan 2019’da gerçekleşecek Çalıştay kapsamında, sektörün büyümesi için atılması gereken adımlar tartışılacak.
Çalıştay’da ülkemizde yeni sahaların üretime açılması ile kömür ithalatının nasıl düşürülebileceği, düşük emisyonlu temiz kömüre dayalı termik santral teknolojileri, yerli kömürün çimento üretimine nasıl kazandırılabileceği, iş sağlığı ve güvenliği, yatırım modellemeleri ve teşvik beklenen alanlar masaya yatırılacak.
Yer altında 70 milyarlık değer
KÖMÜRDER Başkanı Gökalp Büyükyıldız, ülkemizdeki yerli kömür üretimini verimli bir şekilde artırabilirsek 5 milyar liralık kömür ithalatının önüne geçileceğini ve bu alanda cari açığın kapatılabileceğini söyledi. Büyükyıldız, yeni sahaların üretime açılması ile 70 milyar liralık yerli kömürün ekonomiye kazandırılabileceğini ve kendi kaynağımız olan kömürden enerjinin yanı sıra çimento, petrokimya ve kozmetik gibi alanlarda da faydalanılabileceğini aktardı. KÖMÜRDER Başkanı kömürün kullanıldığı her yeni sektörün ülke ekonomisi için ekstra gelir demek olduğunun bunun için Ar-Ge çalışmalarına hız vermemiz gerektiğinin altını çizdi.
Ayrıntılı bilgi için:
Derya Adin / Gufo İletişim
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir. / 0533 399 52 95