head

2183026 810x458 75f08
Pazartesi, 30 Aralık 2024

TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın onayını bekleyen Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Hakkındaki Kanun ile ilgili belediye işletme belgeli küçük otelciler, pansiyonlar ve apart gibi konaklama tesisleri, ajans bütçesi için kendilerinden de para toplanacak olmasına rağmen yönetimde temsil ve seçme hakkı tanınmadığından şikayet etti.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) 36'ncı Grup Oteller ve Benzer Konaklama Yerleri Meslek Komitesi Üyesi Alp Özel, konuyla ilgili açıklamasında, TBMM'de kabul edilen kanunun ajans bütçesinin oluşturulmasıyla ilgili 6'ncı maddesine göre, Türkiye genelindeki tüm belediye işletmeli konaklama tesislerinden de cirosunun binde 7.5 oranında para toplanacağını kaydetti. Alp Özel, “Yasada hem bakanlık belgeli hem de belediye belgeli tüm konaklama tesislerinden para toplanacak olmasına rağmen, belediye belgeli otelcilere seçme ve seçilme hakkı tanınmıyor. Belediye belgeli oteller para toplanırken var ama temsilde yok" dedi.

YÖNETİM KURULUNDA KİMLER VAR
Özel, kanunun 3'üncü maddesine göre; yönetim kurulunun bakan başkanlığında, bakan yardımcısı, tanıtma genel müdürü, THY yönetim kurulu başkanı, DHMİ Genel Müdürlüğü tarafından işletilenler hariç olmak üzere havalimanı ve terminal işletmelerini temsilen en yüksek cirosu olan ilk iki işletme arasından her üç yılda sırayla bir kişi, Bakanlık turizm işletmesi belgeli tüm tesislerin bulundukları coğrafi bölge bazında Marmara ve Akdeniz'den ikişer, Ege, Karadeniz, İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu'dan da birer üye şeklinde 9 kişiden oluşacağını kaydetti.

TESİSLERİN ÇOĞU BELEDİYE BELGELİ
Özel, “Yasa TBMM'den geçti ve Sayın Cumhurbaşkanımızın onayını bekliyor. Dolayısıyla biz küçük otelciler veya belediye belgeli otelciler de eğer para veriyorsak, seçme ve temsil hakları tanınmasını da istiyoruz. Turizmin esas bel kemiği küçük otelcilerdir. Türkiye genelinde 10 binin üzerinde konaklama tesisi var ve bunların 7-8 bini belediye belgeli işletmeler. Örneğin Antalya'da Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü verilerine göre 1910 belediye belgeli işletme, 889 bakanlık belgeli işletme var" dedi.

'BİZ DE OY KULLANMAK İSTİYORUZ'
Antalya'da sadece Serik-Kumluca arasında ATSO'ya kayıtlı 1600 üye olduğunu kaydeden Özel, “Esnaf Odaları Birliği'ne kayıtlı bir o kadar daha üye var. Alanya, Manavgat, Kumluca, Finike, Demre, Kaş ilçeleri düşünüldüğünde bu rakamlar çok daha yüksek. Maliyede bu işletmelerin hepsi konaklama tesisi olarak geçiyor ve dolayısıyla binde 7.5 cirodan kesinti olacak. Ama bize seçme ve seçilme hakkı tanınmıyor. Biz de oy kullanmak, temsilci göndermek istiyoruz. Türkiye turizmi sadece resort oteller üzerine kurulu bir sistem olarak düşünülmemeli" dedi.

'ENDİŞELERİMİZ VAR'
Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili ise, ajans kurulmasının turizmciler arasında uzun süredir tartışılan bir konu olduğunu söyledi. Tartışmaların fon üzerinden olmadığına vurgu yapan Sili, "Fon oluşturulması anlamında değil, turizmin yönlendirilmesi noktasında bir çatı altında toplanarak ortak kararla ülke turizm stratejisinin belirlenmesi konusu gündemdeydi. Tabii bir de kaynak lazım, bununla alakalı Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından bir çalışma yapıldı" dedi.

'HAKKANİYET OLMALI'
Ajansın işleyişinde hakkaniyetin gözetilmesi gerektiğini belirten Burhan Sili, "Turizmde tüm paydaşlardan ortak bir gelir elde edilmesi ve bunun turizme, turizm tanıtımına, turizm projeksiyonuna aktarılması noktasında bir hakkaniyet olması gerektiğini düşünüyoruz. Orada yüzdeler veya bindeler belirlenirken ortaklık durumu söz konusu olmalı. Bununla ilgili endişelerimizi daha doğrusu önerilerimizi hem komisyona hem de bakanlığımıza ilettik" diye konuştu.

'BAKANLA GÖRÜŞTÜK'
Konuyu Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile de görüştüklerini belirten Burhan Sili, şöyle dedi: "Toplanan paranın ne şekilde kullanılacağı, kimlerin karar verici olacağı, paydaşlar olarak masa etrafında toplanacakların hakikaten bu işle alakalı ve bu işe gönül veren insanlar olacağı noktasında kesinlik olmalı. Sonuçta Türkiye turizminin tanıtımı, imajı, projeksiyonlarının oluşturulması, geleceğe yönelik yapılması planlanacak ve planlanması muhtemel girişimlerin finanse edilmesi anlamında böyle bir kaynak oluşturulmasına biz de taraftarız. Ancak karar verici olanların doğru tespit edilerek sistemin içerisinde olması ve tüm masrafların, toplanan paranın şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini düşünüyorum."

'HERKES BU UYGULAMAYA DAHİL OLACAK'
Bazı turizmcilerin bakanlık ruhsatından çıkarak, belediyeden alacağı ruhsatla bu uygulamadan muaf olmak istediğine ilişkin kararını da değerlendiren Burhan Sili, "Belediye ruhsatı veya bakanlık ruhsatı olması önemli değil. Bildiğim kadarıyla konaklama sektörü deniyor. Bu konaklama sektörü içerisinde hem belediye belgeli diye tabir ettiğimiz işyeri açma ruhsatı ve belgesi ile çalışanlar dahil hem de bakanlık belgeli olanlar dahil, sonuçta bu bir vergi olacak" dedi.

Gazeteler