head

2183026 810x458 75f08
Cumartesi, 21 Aralık 2024

Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Dr. Ali Rıza Erinekçi ‘1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı’ kapsamında önemli açıklamalarda bulundu...

Erinekçi, meme kanserinde erken teşhisin önemine vurgu yaparak kadınların basit bir şekilde evde kendi kendilerine muayene yapabileceklerini aktardı.


Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanserler sıralamasında 1. sırada yer aldığını belirten Dr. Ali Rıza Erinekçi şöyle devam etti:” Yaklaşık 25 yıl önce her 11 kadından birinde meme kanseri görülürken, bu oran günümüzde her 8 kadından biri olarak artmıştır. Kuşkusuz bu durum meme kanserinin ortaya çıkışının arttığı şeklinde yorumlanabileceği gibi kitle tarama programlarının etkili bir şekilde kullanılması, yaygınlaşması, toplumun ve konu ile ilgili sağlık personelin duyarlılığının artması, tanı araçlarına kolay ve ucuz ulaşım gibi, yönetsel faktörlerde etkilemiştir.
Uzun zamandır meme kanserinin oluşumuna etki eden faktörler pek değişmemiştir. Eski bilgilerimizle uyumlu olarak, ilk adet yaşının küçüklüğü, son adet yaşının yüksek oluşu, hamilelik, emzirme durumu, beslenme alışkanlıkları, dişi cinsiyet, kilo ile orantılı olarak vücut kitle indeksi, beyaz ırk, ailede, özellikle birinci derece yakınlarda meme kanseri olması gibi faktöreler meme kanseri oluşumunda etkilidir. Ancak son tahlilde tüm kanserler gibi meme kanseri de multifaktöriyel bir hastalıktır. Yani oluşumuna pek çok faktör katkıda bulunur. Bunları formüle etmek mümkün değildir. Toplumsal farkındalığın oldukça yüksek olduğu, konu ile ilgili sağlık çalışanların artık bu hastalığı ve davranış özelliklerini çok iyi tanıdığı ülkemizde ve dünyada bu hastalık ile ilgili ulaşılabilirlik çok yüksektir. Hastalık kavramını erken tanı, etkin ve hızlı tedavi ile indirgeyebilmekteyiz. Tüm bu sevindirici gelişmelere karşın, hala toplumun eğitilmesi gereken noktalar olduğu açıktır.Kısaca vurgulamak gerekirse; kendi kendine muayenenin daha da yaygınlaştırılması, sağlık çalışanlarından bu konuda yardım talep edilmesi, tanı konmuş ve tedavisi bitirilmiş hastaların kontrollerinin belki de küçük yasal yaptırımlarla kişi tasarrufuna bırakılmadan (tabii ki içinden geçtiğimiz ve geçmeye devam edeceğimiz pandemi sürecini de göz ardı etmeden) takiplerinin her koşulda devamının sağlanması önemli olacaktır.
Vurgulanması gereken bir diğer nokta da, meme kanseri olacak veya olan kitlenin kanser şeklinde başladığıdır. Memede kansere dönüşen bir lezyon yoktur. Kadınlarda çok sık rastlanan kanser olmayan kitleler, kansere dönüşmez ” dedi.

 

 

 

 

 

HABER: Sariye KAYATURAN

Gazeteler