head

2183026 810x458 75f08
Pazartesi, 23 Aralık 2024
Salı, 12 Mayıs 2020 16:38

KUTUPLARIN KUTBU, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK

Yazan
Ögeyi Oylayın
(10 oy)
Atatürk çok yönlü bir liderdir.O sadece bir devlet adamı, ordu komutanı değil; iyi biröğretmen, ziraatçı ve derin bir düşünce adamıdır.Oldukça zengin bir düşünce dünyasınasahip olan Atatürk'ün hakim olduğu alanlardan biri de din alanıdır...


Mustafa Kemal Atatürk'e karşıt olanlar hep din üzerinden saldırmıştır. Türkiye Cumhuriyeti
Devleti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün din ile ilişkisi hayatı boyunca hep iyi olmuştur. Atatürk'ün yaptığı pek çok konuşma din ile ilgili yoğun ve derin bilgiler içerir.Dine özellikle İslam dinine oldukça saygılı olan Atatürk, büyük din adamlarına da gereken saygıyı ve iltifatı göstermekte tereddüt etmemiş; Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasında etkisi olan Ankara Müftüsü Mehmet Rifat Börekçi'yi her zaman ayakta karşılamıştır.


Annesinin etkisiyle iyi bir din eğitimi alan Mustafa Kemal Atatürk, küçük yaşta namaz kılmayı, Kur'an okumayı öğrenmiştir. Atatürk'ün cephelerde sarf ettiği dinsel söylemler,Çankaya Köşkü'nde okuttuğu mevlitler(Çanakkale Şehitleri için), yine çeşitli nedenlerle verdiği hutbeler(Balıkesir Hutbesi) dine bakış açısını yansıtması yönüyle önemlidir.


Mustafa Kemal Atatürk, şu anda ülkemizde mevcut insanların yaptığı gibi Muaviye, Yezid İslamının takipçisi değildir. O, Kur'an Müslümanı ve gerçek bir dindardır. Allah'a inanan ve Onun varlığını her zaman yanında hisseden biridir.Eğer Allah'a olan imanı bu kadar büyük olmasaydı emperyalizme karşı duruş sergileyebilir miydi, zulüm karşısında tepki gösterebilir miydi? Doğruyu tesis etmedeki kararlılığı, doğrudan sapmama, haktan yana olma herkesin göstereceği bir davranış şekli midir? Yine sahip olduğu tüm mal varlığını milletine bırakması normal bir insanın göstereceği davranış mıdır?


Mustafa Kemal Atatürk'ün din adamları ile ilişkisi de hep olumlu olmuştur.Atatürk'ün oldukça yakın Mevlevi ve Bektaşi dostları vardır.Onlardan biri de Abdülkerim Paşa'dır.Mustafa Kemal Paşa'nın Abdülkerim Paşa ile Trablusgarp Savaşı yıllarına dayanan oldukça eski bir arkadaşlığı vardır.Atatürk ve Abdülkerim Paşa arasındaki yazışmalarda her
iki paşanın da hakim olduğu Mevleviliğe özgü dil açıkça görülür. Tarih 18/19 Mayıs 1913 Gelibolu.

Mustafa Kemal Paşa devam eden Balkan Savaşları'na katılmak istemiş ve kendisine Gelibolu'da görev verilmiştir.Bu cephede iken Abdülkerim Paşa'ya mektup
gönderen Mustafa Kemal Paşa'nın mektubu Mevlevilik izleri taşır.Mehmet Ali ÖZ"Atatürk'ün Soy Kütüğü" adlı kitabında hem bu yazışmayı örneklendirir hem de Atatürk'ün hem anne hem
de baba tarafından Mevlevi Şeyhlerinden geldiğini belgelendirir.


Sivas'ta bulunan Mustafa Kemal Atatürk ile İstanbul'da bulunan Abdülkerim Paşa arasında iletişim Kurtuluş Savaşı yıllarında da devam etmiştir.Mustafa Kemal Atatürk, Abdülkerim Paşa'yı İstanbul Hükümeti'ni etkilemek için devreye sokmuştu. 27/28 Eylül gecesi


Abdülkerim Paşa'da elde ettiği bilgileri Ali Fuat Cebesoy aracılığı ile Atatürk'e ulaştırmaya çalışır ve Mustafa Kemal Paşa ile telgraf başında görüşmek ister.Ancak görüntü de olmadığı
için telgraf başında olanlar onlar mıdır, değil midir?

Bu bilinemediği için birbirlerini tanımlamak için kullandıkları dile bakarlar. Abdülkerim Paşa Mustafa Kemal Paşa'ya,"Zat-ı Samileri, Mustafa Kemal Paşa Hazretleri misiniz, ruhum?" diye yazarken Mustafa Kemal
Paşa "Evet, Kerim Paşa Hazretleri "yanıtını veriyor. Abdülkerim Paşa "Sivas'ta Mustafa
Kemal Paşa'ya söyleyiniz anlar, Hazret-i Evvel karşınızda."

27/28 Eylül gecesi Mustafa Kemal Atatürk ile Abdülkerim Paşa arasında gece saat 11.00'de başlayan konuşma sabaha kadar sürmüştür. Tam sekiz buçuk saat telgraf başında
konuşmuşlar. Olup bitenlerden bir şey anlamayan Mazhar Müfit Kansu'ya gerçekleşen telgraf konuşması ile ilgili Mustafa Kemal Paşa şöyle açıklama yapar: "Paşa benim eski bir arkadaşımdır, namuslu ve iyi bir zattır. Selanik'te ben kolağası iken o da binbaşıydı. İkimiz de erkanıharptik. Arkadaşlığımız senelerce devam etti.Kendisi tarikat mensubuydu.Ekseriya tekkeye giderdi.Fakat hangi tarikattan kime mürit olduğunu bilmezdik.Kendisini manevi bir derece olarak "Hazreti evvel" diye kabul eder ve gördüklerine birer derce verir, "Hazret-i Aktap" derdi. Bana da "Kutbul Aktap" ünvanını vermişti. Birbirimizi bu ünvanlarla anlardık."


Atatürk'ün Nutuk'ta da bahsettiği telgraflaşmada Abdülkerim Paşa için kullanılan Hazreti Aktab "Büyük Kutub" olarak bilinmektedir. Mustafa Kemal Paşa için kullanılan Kutbul
Aktab"Kutuplar Kutbu"dur. Diyanetin İslam Ansiklopedisi'nin açıklamalarına göre "Kutbul- Aktab"; “Velîler zümresinin başkanı, dünyanın ve âlemin mânevî yöneticisi olduğuna inanılan en büyük velî” mânasında kullanılmıştır.
Sakal bırakarak ve sarık takarak yani şekil ile Müslüman olmayan, kurtuluş mücadelesi ve sonra verdiği eğitim, sağlık, hukuk, ekonomi, bilim gibi pek çok alanda yaptığı çalışmalarla "Cihat Müslümanı" olduğunu kanıtlayan Mustafa Kemal ATATÜRK'ü; bu mübarek
RAMAZAN Ayında da bizleri bugünler eriştirdiği için şükran ve rahmetle anıyor ve Onun bir
evladı olmaktan gurur duyuyorum.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE!


Op.Dr.Ali DULUM
Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzman, Baş ve Boyun Cerrahi #Opdralidulum #Alanyakbb


Kitap Öneri:Mehmet Ali ÖZ, Osmanlı Arşiv Belgelerine Göre Gazi Mustafa Kemal
Atatürk'ün Soy Kütüğü

Okunma 18268 kez Son Düzenlenme Salı, 12 Mayıs 2020 16:48
Ali Dulum

DAĞARCIK

Gazeteler