Doğu Akdeniz'de karbon yataklarının bulunması bütün dikkatlerin bölgeye yönelmesine neden oldu. İsrail ve Mısır'da zengin karbon yatakları daha önce bulundu ve bu yataklar işletmeye açıldı. Exxon Mobil Şirketi'nin 2019 Şubat’ında Doğu Akdeniz'de zengin doğalgaz yatakları bulunduğunu açıklaması dışında Kıbrıs'a yakın bölgelerde henüz ilan edilmiş karbon rezervi bulunamadı. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, Calypso ve Afrodit'de bulunan karbon rezervlerini ABD'li Exxon Mobil şirketi ve ortakları İtalyan Eni ve Fransız Total şirketleri ile pazarlamayı planlıyor.
İsrail, Mısır ve Güney Kıbrıs Yönetimi, zengin karbon kaynakları keşfederken Türkiye, Suriye ve Lübnan Akdeniz kıyılarında toprağı olan devletler olmalarına rağmen henüz karbon yatağına ulaşamadılar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti sondaj gemileriyle bölgede ve kaynak bulmaya yönelik bütün büyük devletlerin olumsuz tutumlarına rağmen çalışmaya devam ediyor. Bu arada bölgeden gelen Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin zengin karbon yataklarının bulunduğu haberlerine kuşku ile yaklaşılması gerektiğini söyleyen uzmanlar da var. Onlardan biri de Doğalgaz Piyasaları - Türkiye Enerji Güvenliği ile ilgili yayınları olan Volkan Özdemir.
Volkan ÖZDEMİR "Kıbrıs'ta enerji yatakları bulunmuş gibi bir algı yaratılarak kuzeyde bulunan Türklere bir oyun kuruluyor olabilir. Eğer Kıbrıs tek bir ülke olursa kuzey ve güney olarak birleşirse bölgede varolduğu söylenen bu zenginliklere sahip olacak, mutlu rahat ve zengin bir ülkeye dönüşecek. Bu refah ve zenginlik söylemleriyle Türkler etkilenmeye çalışılıyor ve bilerek isteyerek Kıbrıslı Türkler büyük bir oyunun içine itiliyor olabilir." diye konunun başka bir yönüne işaret ediyor.
Unutmamalıyız ki benzeri bir oyun 2004 yılında ANNAN PLANI ile de oynanmıştı. Kıbrıslı yurttaşlar bu yıkıcı, Kıbrıs Türkünü yok edici plana "evet" demeye yönlendirilmişti. Rumların Annan Planı'na "hayır" oyu kullanmaları Kıbrıslı Türklerin hayatını kurtarmıştı. Şimdi yine benzeri planın sahnede olabileceğine Volkan Özdemir vurgu yapıyor. Özdemir, bu yapılan algıların hedef kitlesinin Kıbrıslı Türkler olduğunun altını çiziyor. Kıbrıs’ta bulunması ihtimal enerji rezervleri ile Türklerin iştahları kabartılıyor ve Kıbrıs’ta bir federasyon oluşturulması fikrine yönlendiriliyor, diye endişelerini dile getiriyor.
Bölgede bulunan veya bulunacak karbon rezervlerinin East-Med boru hattı projesiyle Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Yunanistan üzerinden Avrupa'ya gönderilmesi hedefleniyor. Kıbrıs'ta Türkler üzerinde algı operasyonları oluşturularak birleşik Kıbrıs’ı oluşturmak için harekete geçen güçler bir yandan da Yunanistan üzerinden Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni Ege de sıkıştırmaya devam ediyor. Yunanistan, Rodos ve Meis Adası'nı kullanarak kıta sahanlığını gündeme getiriyor. Yunanistan ülkemize yakın adacıkları bahane ederek Türkiye’ye ait yaklaşık 100bin kilometre karelik alanı işgal etmeyi planlıyor.
.
Türkiye için önemli olan münhasır saha da karbon gazı olup olmamasından ziyade o bölgenin Türk toprağı olması. O mavi vatan parçası elden çıkarsa Anadolu kapalı bir kara parçasına döner. Kıbrıs giderse Türkiye gider. Doğu Akdeniz yoksa Türkiye yok.
Bol okumalı günler. Op. Dr. Ali DULUM Kulak Burun Boğaz Baş ve Boyun Cerrahi
Kitap öneri: Volkan ÖZDEMİR, Rusya'nın Kodları