Osmanlının kuruluş yıllarında, Orhan gazi döneminde Gündüz Alp şimdiki emniyet müdürü görevini yapmış. Yine Osmanlı döneminde, aynı Cumhuriyet savcıları gibi Kadılar da bir nevi polis müdürü gibiymiş. İstanbul'un fethinden sonra düzenlenen teşkilat, falakacı, cebeci başı, topçu başı, bostancı başı, böcekçi başı gibi birimlere ayrılmış. Bu birimlerden böcekçiler, günümüzde dinleme cihazlarına verilen isim gibi izleme görevi yaparlarmış.
Bizim yaşlardakilerin hatırlayacağı gibi, brandalı ciplerde ve el telsizleri bile olmadan bin bir zorlukla görev yapan babacan polisleri, babalar günü vesilesiyle anmak istedim.
Polisliğin babalar günüyle alakası ne? diyenleri duyar gibiyim. Bizim zamanımızda polisler, hırsızları, fuhuş sektöründeki kadın satıcılarını çok döverdi ama, gençlere babalık yaparlardı. Gençlerin gittiği fazla eğlence yeri yoktu. Masa topu veya langırt salonları vardı. Karakol amirlerinin veya ekip amirlerinin nasihat ettikleri günleri, ufak tefek hataları affettikleri zamanları hep hatırlamışımdır. Bazı amirler, yanlarına çocuklarını da alarak bizi Cuma namazına da götürürdü.
Günümüzde emniyet teşkilatları birçok birimden oluşuyor. Terörle mücadelede başarılı mücadele veren özel harekat timlerinden, organize suçlarla mücadele eden organize suçlar şubesine kadar önemli bir yapı var. Kumar ve fuhuş illetiyle mücadelede, Uyuşturucuyla ve kaçakçılıkla mücadelede başarılarını takip ediyoruz.
Gelişen teknolojiyle birlikte suçluların bulunması kolay oluyor. saç, kılından, kan örneğinden ve de kamera görüntülerinden suçluya ulaşabiliyorlar. Kontrolü dış ülkelerde de olsa, telefon dinlemelerinden birçok olay aydınlatılabiliyor.Geceleri rahat uyuyalım diye bekçiler oluşturuldu. Antalya gibi plajları fazla olan kentimizde bisikletli martı timleri dolaşmaya başladı.
Artık yeni araçlar var, polisimiz helikopterlerle görev yapıyor. Kentimiz havadan da denetleniyor. Trafik kontrol altında. Bizler için bir tek sıkıntı, kemer takmama cezaları. 30-40 km. ile şehir içinde giden sürücülere Antalya sıcağında kesilen cezalar. sıcağı bir kat arttırıyor.
Şimdilerde eskinin baba polislerinin yerini baba amirler, müdürler aldı. İftarlar veriyorlar, gazi ve şehit aileleriyle ilgileniyorlar. Çocuklara ve velilere eğitim de veriyorlar. Kutlamalar yapıp ödüller dağıtıyorlar. Vatandaşları bilinçlendirmek için kitapçıklar, broşürler dağıtıyorlar.
Polisin eğitimi arttıkça aynı doğrultuda birkaç istisna hariç, nazik davranışları da arttı. bu durumda oluşan empati ile vatandaşın ilgisi ve sevgisi de artar oldu.
Neden yazıma polis her yerde başlığını koyduğumu herhalde okuyucular anlamıştır. Evet, günümüzde polis her yerde. Yani ailemizden.
Cengiz Savaşeri