Sağlık
- Kategori: Sağlık
- Gösterim: 180152
Covid-19 hastalığında yeni bir döneme girilirken 20 aşı odası ile Alanya'da sağlık hizmetinde lider yine Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi oldu...
ALKÜ Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aşı Hazırlıklarına Tam Not...
Covid 19 hastalığında yeni bir döneme girilirken 20 aşı odası ile Alanya'da sağlık hizmetinde lider yine Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi oldu. Tüm sağlık çalışanları için Coronavirüs aşısı Alanya'ya ulaştı. Antalya İl Sağlık Müdürlüğü Kamu Hastaneleri Başkanı Dr. Mehmet Akdağ'ın hastanemizde yaptığı incelemede Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi tam not aldı.
MHRS üzerinden alınan randevu esasıyla öncelikle tüm sağlık çalışanları aşılanacak. Başhekim Prof. Dr. Hüseyin LAKADAMYALI: "Bu yeni dönemde temizlik, maske ve mesafe tedbirlerine bir süre daha devam edeceğiz. Hızla aşılama çalışmalarımızı başlatarak toplumsal bağışıklamayı sağlamak temel hedefimizdir. Sağlık çalışanlarının aşılanması ile başlayan bu süreç insanlığa sağlık, huzur ve esenlik getirmesini diliyorum" dedi.
HABER: Halime Yağmur AKDAĞ
- Kategori: Sağlık
- Gösterim: 358861
Dünyada kadınlar arasında en sık görülen 4. kanser türü olan rahim ağzı (serviks) kanseri son yıllarda hızla yaygınlaşıyor...
Oysa dünyada her yıl 500 bini aşkın kadının karşılaştığı ve yarısının hayatını kaybettiği rahim ağzı kanserinden aşı ile büyük ölçüde korunmak mümkün! Rahim ağzı kanserinde HPV aşısı ve erken tanı hayati önem taşıdığından, tüm dünyada farkındalık oluşturabilmek için toplumun dikkati her yıl Ocak ayında rahim ağzı kanserine çekiliyor.
Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Başkanı ve Acıbadem Maslak Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör, rahim ağzı kanserinin en önemli nedeninin; cinsel yolla bulaşan İnsan Papilloma Virüsü (HPV) olduğunu belirterek “Kanser olgularının yüzde 99’unda HPV varlığı gösterilmiştir. Ayrıca erken yaşta cinsel aktivitenin başlaması ve çok sayıda cinsel partner, doğum kontrol haplarının kullanımı da bu kansere yol açabiliyor. Rahimağzı kanseri önlenebilir bir kanserdir. Genellikle belirti vermez ve rutin taramalar sırasında tanısı konur. Buna karşın bazı belirtilere karşı çok dikkatli olmalı ve bu şikayetler varsa pandemi de olsa mutlaka hekime başvurulmalıdır” diyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör, rahim ağzı kanseri hakkında toplumda doğru bilinen 10 yanlışı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.
Rahim ağzı kanseri menopoz sonrası görülür: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Rahim ağzı kanserinin nedeni HPV enfeksiyonudur ve HPV enfeksiyonunun en sık görüldüğü yaş grubu 24’tür. Rahim ağzı kanseri HPV enfeksiyonu olduktan sonra 10-20 yıl içinde oluşabildiğine göre aslında genç yaşlarda da sıklıkla görülebilir. Rahim ağzı kanserinin görülmesinin menopoz ile bir bağlantısı yoktur.
Rahim ağzı kanseri hiç belirti vermez: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör “Rahim ağzı kanseri sinsice seyredip ileri aşamaya kadar belirti vermeden ilerleyebilse de; bazı belirtilere karşı çok dikkatli olmak gerekiyor. Özellikle; ilişki sonrası kanama, ara kanama, kötü kokulu kanlı akıntı ve kasık ağrısı gibi şikayetler rahim ağzı kanserine işaret edebildiğinden, özellikle içerisinde bulunduğumuz pandemi sürecinde hastaneye gitmeye çekinmemek, mutlaka hekime başvurmak gerekiyor.” diyor.
HPV vücuda girdikten sonra bir daha temizlenmez: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Vücudumuzun bağışıklık sistemi HPV vücuda girdikten sonraki 2 yıl içinde virüsü yüzde 90 vücudumuzdan temizler. Vücuttan temizlendikten sonra hayatın değişik zamanlarında tekrar aynı veya farklı tiplerle enfekte olunabilir. Ancak her HPV virüsü kansere yol açmaz. Genital bölgede 40 civarında HPV tipi enfeksiyon yapar. Bunların sadece 15’i kansere neden olan yüksek riskli HPV tipleridir. Özellikle Tip 16 ve Tip 18 rahim ağzı kanserinin yüzde 70’inden sorumludur. Diğer 13 yüksek riskli tip ise geri kalan kanserlerden sorumludur. Yüksek riskli olmayan tipler kansere neden olmaz ve bir kısmı sadece kanser öncülü lezyonlara bir kısmı da sadece siğillere yol açarlar. Siğiller kansere dönüşmez.
Smear testini sık sık yaptırırsam kanserden daha iyi korunurum: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Smear testleri 21 yaşından itibaren başlar ve 70 yaşına kadar 3 yılda bir yapılır. 30 yaşından sonra HPV testi, smear testine eklenerek (Co-test) veya tek başına 5 yılda bir yapılır. Sonuçların anormal gelmesi veya riskli durumlarda bu süreler kısalabilir. Riskli bir durum olmadığında daha sık smear testlerinin yapılması tanı koyma şansını artırmadığı gibi yanılma ihtimali yüzünden gereksiz endişeye yolaçar ve gereksiz biyopsi işlemleri yapılmasına neden olur.
HPV enfeksiyonu geçirdiğim için artık aşı yaptırmam işe yaramaz: YANLIŞ!
DOĞRUSU: HPV virüsü alındıktan sonra bağışıklık sistemi tarafında 2 yıl içinde büyük oranda temizlenir. Temizlendikten sonra tekrar HPV alabiliriz. Bu nedenle aşı, HPV enfeksiyonu geçirmiş olsun olmasın 45 yaşına kadar herkese yapılabilir. Aşı; mevcut HPV enfeksiyonunu tedavi etmez, korunmak için yapılır. HPV aşıları 3 doz halinde toplam 6 ay içinde yapılır. Bu 3 doz yapıldıktan sonra bir daha tekrarlanmasına gerek yoktur. Aşılar içinde bulunan HPV tiplerine karşı ömür boyu koruma sağlarlar. Aşılar 9-45 yaş arası hem kadınlara hem de erkeklere yapılabilir.
HPV enfeksiyonu olması rahim ağzı kanseri olacağım anlamına gelir: YANLIŞ!
DOĞRUSU: HPV varlığı kanser olacağınız veya olduğunuz anlamına gelmez. HPV enfeksiyonu başladıktan sonra yüzde 90 iki yıl içinde bağışıklık sistemi sayesinde vücudunuzdan temizlenir. Kalan yüzde 10’luk bölümü vücudumuzda kalmaya devam eder. HPV virüsü vücudumuzda kalmaya devam ettiği sürece hiç hastalık yapmayabilir. Ancak bunların bir kısmı kanser öncesi lezyonları yapar ve yaklaşık 15-20 yıl içinde rahim ağzı kanserine dönüşebilir. Bu süreçte tarama programları sayesinde tespit edilip kanser olmadan tedavi edilebilir.
Rahim ağzı kanseri genetik olarak aileden gelir: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Rahim ağzı kanserinin nedeni cinsel yolla bulaşan HPV virüsüdür. Ancak bu virüsü alan herkes kanser olmaz. Ailesel bir geçişi yoktur. Ailesinde rahim ağzı kanseri olanlar fazladan bir risk altında değildir.
Rahim ağzı kanseri az rastlanan bir kanserdir: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Rahim ağzı kanseri dünyada kadınlar arasında en sık görülen 4. kanserdir. Her yıl bu kanserden bütün dünyada 500 binden fazla yeni vaka ve 300 binden fazla ölüm görülmektedir. Ancak bunların büyük bir kısmı gelişmemiş ülkelerde, kanser tarama programlarının iyi uygulanmadığı ülkelerde görülür. Ülkemizde rahim ağzı kanseri giderek daha fazla kadında görülmektedir.
HPV testi veya smear testinin bozuk gelmesi durumunda rahim alınmalıdır: YANLIŞ!
DOĞRUSU: HPV testinin pozitif gelmesi ve smear testinin bozuk gelmesi rahim ağzında bir anormallik veya kanser olduğu anlamına gelmez. Bir anormallik olup olmadığı biyopsi yapıldıktan sonra anlaşılır. Rahimin alınması HPV enfeksiyonunu ortadan kaldırmaz. Rahim alınmasının sadece şiddetli kanser öncesi aşamalarda veya kanser tanısı alınırsa yeri vardır.
Tek cinsel partneri olan veya evli olan kadınlarda HPV enfeksiyonu ve rahim ağzı kanseri görülmez: YANLIŞ!
DOĞRUSU: Rahim ağzı kanserinin nedeni HPV virüsüdür. Bu enfeksiyon sadece bir kişiyle ve bir kere cinsel ilişki olsa da bulaşabilir. Bu enfeksiyonu almak için çok sayıda partnere sahip olmak gerekmez. Ancak çok sayıda partner sadece HPV enfeksiyonu bulaşma ihtimalini artırır. Dolayısıyla cinsel ilişkisi olan her kadında HPV enfeksiyonu ve rahim ağzı kanseri görülebilir. HPV virüsünün kimden ve ne zaman alındığının bilinmesi mümkün değildir. Bazen virüs uzun yıllar hücrelerin içinde sessizce durur ve HPV testi yapılmadıktan sonra varlığı bilinmez.
Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı Başkanı ve Acıbadem Maslak Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum, Jinekolojik Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mete Güngör
Alanya Güneşi Haber Merkezi
- Kategori: Sağlık
- Gösterim: 208584
Antalya Büyükşehir Belediyesi, 19 ilçede yatalak durumdaki hastalara iki yılda toplam 1112 adet elektronik hasta yatağı yardımında bulunarak, rahat etmelerini sağladı...
Büyükşehir Belediyesi, vatandaşların en zor anlarında yanlarında olarak yüzlerini güldürüyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı bu kapsamda 19 ilçede yatalak durumdaki hastalara elektronik hasta yatağı yardımı yapıyor. Vatandaşlardan gelen talepleri değerlendiren sosyal hizmet uzmanları, yaptıkları incelemenin ardından zor durumdaki ihtiyaç sahibi hastalara otomatik hasta yatağı desteği sağlıyor. Hasta yatakları evlerine teslim edilen hasta ve hasta yakınları büyük mutluluk yaşıyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi, 2 yılda 19 ilçede ihtiyaç sahiplerine 1112 adet elektronik hasta yatağı yardımı gerçekleştirdi.
DESTEKLERİMİZ SÜRÜYOR...
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, “Hasta ve ihtiyaç sahibi vatandaşlara desteklerinin aralıksız devam ettiğini ifade etti. Başkan Böcek, “İhtiyaç sahibi vatandaşlarımızın taleplerinin karşılanması noktasında son derece hassas davranıyoruz. Özellikle yatar vaziyette yaşamını sürdürmek durumunda olan vatandaşlarımızın ekstra hastalıkları meydana geliyor. Yapmış olduğumuz hasta yatağı desteği onların daha konforlu bir yaşam geçirmelerini sağlıyor. Şu ana kadar 19 ilçede gelen talepler doğrultusunda 1112 adet hasta yatağı desteği sağladık. Hasta yatağını alan vatandaşlarımız çok mutlu oluyor. Bizler de bu durumdan çok memnun oluyoruz” dedi.
HABER: Ayten YILMAZ
- Kategori: Sağlık
- Gösterim: 173326
İlklerin öncüsü olan Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Alanya’da ilk kez yapılan kapalı böbrek kanseri ameliyatı gerçekleştirildi...
Sağ yan ağrısı, kilo kaybı ve idrarda kanama şikayetleri olan 48 yaşındaki Hilmi Demir, Üroloji Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Akkoç’a başvurdu. Demir’in yapılan tetkikler ve görüntüleme yöntemleri neticesinde sağ böbreğinde 12cm’lik bir kitle tespit edildi. Kitlenin dalak ve pankreas gibi komşu organlara oldukça yapışık olduğu izlendi. Hastaya kitlesinin büyüklüğünden dolayı böbreğin etrafındaki dokuları da içerecek şekilde tamamen alınacağı anlatıldı ve Laparoskopik Radikal Nefrektomi (kapalı böbrek kanseri ameliyatı) hakkında bilgi verilerek kendisinden ameliyat için onay alındı.
Yapılan operasyon hakkında bilgi veren Doç. Dr. Ali Akkoç; ”Laparoskopik Radikal Nefrektomide 4 adet 0,5-1cm’lik deliklerden böbreğe ulaşılarak operasyonu gerçekleştirdik. Cerrahi material (kitleyi) açık cerrahideki insizyonun tersine 5 cm gibi çok daha küçük insizyondan çıkarttık” dedi. Laparoskopik cerrahinin avantajlarına da değinen Doç. Dr. Akkoç: “Operasyon sonrası hastanın toparlanma süresinin kısalması, hastanın daha az ağrı hissetmesi, fıtık gibi olası komplikasyonların daha az olması ve kozmetik olarak daha yüz güldürücü sonuçlarının olması laparoskopik cerrahinin avantajları arasında yer alıyor. Cerrahi bir ekip çalışması olan bu operasyonda desteğini esirgemeyen Dr. Öğr. Üyesi Murat Uçar ve Dr. Öğr. Üyesi Murat Topçuoğlu’na da katkılarından dolayı teşekkür ederim” ifadelerine yer verdi.
HABER: Halime Yağmur AKDAĞ
- Kategori: Sağlık
- Gösterim: 183946
Tıpta Uzmanlık Sınavı ile birlikte Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesini tercih eden ve yerleştirilen uzman hekim adayları eğitimlerine başladı...
Son dönemlerde yaptığı hizmetler ve yeni oluşumlarla adından sıkça söz ettiren ALKÜ Alanya Eğitim ve Araştırma Hastanesinde ilk kez asistan eğitimlerine başlandı.
Yeterli sayıda öğretim görevlisi ve gerekli fiziki koşul ile ekipmanı sağlayan hastane yönetimi, uzman hekim adaylarına kapısını araladı. Yeni oluşumla birlikte hastanede göreve başlayan asistanlar;
--Acil Tıp,
--Dahiliye,
--Kulak Burun Boğaz,
--Nöroloji Kliniklerinde eğitimlerine başlıyor.
Bilgi ve deneyimlerini asistanlarla paylaşmaya hazırlanan öğretim görevlileri ülkemize yeni doktorların kazanılmasına katkı sağlayacaklar. Hastane Başhekimi Prof. Dr. Hüseyin Lakadamyalı asistan yetiştirilmesine katkı sağlayacak birimin hekimleriyle bir araya gelerek karşılıklı fikir alışverişinde bulundu.
Konuyla ilgili açıklama yapan Prof. Dr. Hüseyin Lakadamyalı; “ Hekim arkadaşlarımızla birlikte ; Tıp Fakültesi öğrencileri ile başlayan eğitim ve öğretim yürüyüşünü şimdi de uzmanlık eğitimi ile taçlandırdık. Üretmek ve yeni oluşumlara yön vermek adına elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Hekim arkadaşlarımızla birlikte tamamen akademik ortamda eğitim vermesine ve araştırma yapmasına olanak sağlayacak bir yapı oluşması adına istişarelerimiz devam ediyor. Bizler ihtisasını bünyemizde tamamlayacak olan yeni hekim arkadaşlarımızın yetişmesine katkı sağlayıp ülkemize kazandırabilecek olmanın heyecanını ve gururunu yaşıyoruz. Bu süreçte desteklerini esirgemeyen ALKÜ Rektörü Sayın Prof. Dr. Ekrem Kalan'a, Tıp Fakültemiz Dekanı Prof. Dr. Burak Yuluğ’a ve tüm eğitim klinik sorumlusu hocalarımıza teşekkürü bir borç biliriz. Yenilikçi ve hizmet odaklı çalışmalarımız artarak devam edecektir” diye konuştu
HABER: Ayten YILMAZ