Dünya
- Kategori: Dünya
- Gösterim: 613013
Ermenistan ordusu, Azerbaycan'ın ikinci büyük kenti Gence'de ikinci kez katliam yaptı, Türkiye'den kanlı saldırıya çok sert tepki geldi. Hem hükümet hem de muhalefet aynı cephede buluştu: Bu insanlık suçudur, kalleşliktir...
Ermenistan ordusu, Azerbaycan'ın ikinci büyük kenti Gence'de ikinci kez katliam yaptı, dün gece füzelerle kenti vuran Ermeni güçleri yine sivilleri hedef aldı.
Azerbaycan Başsavcılığı, Ermenistan'ın Gence'ye düzenlediği füze saldırısında hayatını kaybeden sivillerin sayısının 13'e yükseldiğini duyurdu.
Daha önce de Gence'de katliama imza atan Ermenistan'a hem hükümet kanadından hem de muhalefetten çok sert tepki geldi.
OKTAY: BUNUN ADI KALLEŞLİKTİR...
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Ermenistan'ın sivillere yönelik saldırılarına tepki göstererek "Hala bu savaş suçlarına göz yumanlar, uluslararası hukuk önünde suç ortağı olarak itham olunacaklarını da bilmelidirler" dedi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Ermenistan ordusunun Azerbaycan'ın Gence kentine saldırısı için "Bunun adı kalleşliktir, korkaklıktır, hak hukuk tanımazlıktır" ifadesini kullandı.
ÇAVUŞOĞLU: SESSİZLİK CİNAYETLERE ORTAK OLMAK DEMEK...
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ermenistan'ın savaş suçu işlemeye ve sivilleri katletmeye devam ettiğini belirtti.
Çavuşoğlu, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Ermenistan'ın çoluk çocuk demeden masum insanları öldürdüğünü kaydederek "Ermenistan savaş suçu işlemeye, sivilleri katletmeye devam ediyor. Bu vahşete sessiz kalmak, bu cinayetlere ortak olmak demektir." değerlendirmesinde bulundu.
Çavuşoğlu, "İnsanlıktan nasibini almayanlar işledikleri suçun hesabını verecek. Can Azerbaycan’ın daima yanındayız" ifadelerini kullandı.
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Ermenistan'ın terör devleti olduğunu bir kez daha gösterdiğini ve sivillere saldırarak insanlık suçu işlediğini belirterek "Bu alçaklığı lanetliyorum" dedi.
KURTULMUŞ: HER ŞARTTA AZERBAYCAN'IN YAYINDAYIZ"...
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş da saldırıyı kınadı, "Terör devleti Ermenistan'ın Gence ve Mingeçevir'deki masum sivilleri hedef alan alçak saldırısını lanetliyorum, kınıyorum. Ermenistan'ın bu kalleşliklerine sessiz kalan uluslararası camiaya rağmen Türkiye olarak her zaman, her şartta Azerbaycan'ın yanındayız" dedi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Ermenistan'ın katilce saldırılarını lanetlediklerini belirterek, "Ermenistan ve destekçileri savaşın bile hukukunda olmayan katliam şebekesi gibi davranıyor. Bu saldırılar ve katliamlar cezasız kalmayacak" paylaşımı yaptı.
KILIÇDAROĞLU: ERMENİSTAN İNSANLIK SUÇU İŞLİYOR...
CHP lideri Kılıçdaroğlu, Ermenistan ordusunun Azerbaycan'ın Gence ve Mingeçevir kentlerine düzenlediği füze saldırılarını şiddetle kınadı, "Azerbaycan'ın Gence ve Mingeçevir şehirlerine gerçekleştirdiği saldırılarla savaş ve insanlık suçu işleyen Ermenistan'ı şiddetle kınıyorum. Kardeş Azerbaycan halkına geçmiş olsun dileklerimi iletiyor, haklı davalarında yanlarında olduğumuzu bir kez daha tekrarlıyorum" paylaşımında bulundu.
DAVUTOĞLU: AZERBAYCAN YALNIZ DEĞİLDİR...
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu da Ermenistan'ın savaş suçu işlediğini belirtti, "Ermenistan savaş suçu işliyor. Gence ve Mingeçevir şehirlerinde sivilleri hedef alan saldırıları kınıyorum. Saldırılarda şehit olan kardeşlerime Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Tüm dünya bilsin ki, Azerbaycan yalnız değildir" mesajını paylaştı.
BABACAN: MASUM CANLARIN KAYBEDİLDİĞİNİ GÖRÜYORUZ...
Erzurum'da konuşan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan da Ermenistan'ın kanlı saldırını kınadı ve uluslararası topluma çağrı yaptı:
"Son haftalarda Ermenistan'ı Dağlık Karabağ'daki haksız işgali nedeniyle masum canların kaybedildiğini hep beraber görüyoruz ve izliyoruz. Ermenistan tarafından işgal edilen Dağlık Karabağ bölgesi Azerbaycan Cumhuriyeti'nin öz toprağıdır. Biz Ermenistan'ın bu hukuksuz işgali derhal sonlandırılması söylüyoruz ve Azerbaycan'ın uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını da sonuna kadar destekliyoruz.
Biz yılladır devam eden gerginliğin, savaşın ve dökülen kanın artık nihai bir barış anlaşması ile sonlandırılmasını istiyoruz. Başka Türkiye ve MinsK Grubu olmak üzere tüm uluslararası kamuoyunun da yaşanan bu çatışmanın adil bir müzakere süreci ile derhal sona erilmesi için çalışmaya davet ediyoruz."
İLK ATEŞ 27 EYLÜL'DE AÇILDI...
Azerbaycan ordusu, Ermenistan ordusunun sivil yerleşim birimlerine ateş açması üzerine 27 Eylül'de karşı saldırı başlatmıştı.
Cephe hattındaki çatışmalarının ardından Ermenistan ve Azerbaycan, Moskova'da masaya oturarak ateşkes kararı almış ve Ermenistan'ın kanlı saldırıları nedeniyle ateşkes fiilen devreye girmemişti
Ermenistan güçleri, ateşkesin üzerinden 24 saat geçmeden Azerbaycan'ın Gence kentini füzelerle vurmuş, saldırıda 10 kişi ölmüş, 35 kişi yaralanmıştı.
15 Ekim'de de Terter kentinde defin töreni için mezarlığa giden sivillere yönelik düzenlenen saldırıda, 4 kişi hayatını kaybetmiş, 4 kişi de yaralanmıştı.
Alanya Güneşi Haber Merkezi
KAYNAK: Ajanslar
- Kategori: Dünya
- Gösterim: 305843
Ardern sandıktan zaferle çıktı, 24 yıl sonra koalisyonsuz hükümet kurulacak...
Yeni Zelanda'daki genel seçimleri Başbakan Ardern liderliğindeki İşçi Partisi kazandı. Müslümanlara karşı duyarlı tavrı ve etkili Kovid-19 politikaları ile takdir toplayan Ardern "Tüm Yeni Zelandalıların taleplerini gözeten bir parti olacağız" dedi.
Yeni Zelanda’daki bugün yapılan genel seçimleri Başbakan Jacinda Ardern liderliğindeki İşçi Partisi kazandı.
YÜZDE 49 İLE İŞÇİ PARTİSİ İLK SIRADA...
Sandıkların yüzde 96'sının sayımının tamamlandığı seçimlerde, kesin olmayan sonuçlara göre oyların yüzde 49'unu alan İşçi Partisi, 120 üyeli parlamentodaki 64 sandalyeye sahip oldu.
Ana muhalefetteki Ulusal Parti oyların yüzde 26,9'unu kazanarak 35 sandalyeye sahip olurken, geriye kalan 21 sandalye, 4 parti arasında paylaşıldı.
Ulusal Parti lideri Judith Collins, sonuçların ardından Başbakan Ardern'i arayarak tebrik ettiğini duyurdu.
"DESTEĞİNİZİN DEĞERİNİ BİLECEĞİZ"...
Destekçilerine yaptığı zafer konuşmasına Yeni Zelanda yerlileri Maori dilinde başlayan Ardern, "Yeni Zelanda, İşçi Partisi'ne son 50 yıldaki en büyük desteği gösterdi." dedi.
İşçi Partisi kampanya gönüllülerine ve destekçilerine teşekkür eden Ardern, "Hem kentlerde hem de kırsal bölgelerde destek gördük, kazanmayı umduğumuz ama kazanmayı beklemediğimiz sandalyeleri kazandık." ifadelerini kullandı.
Ardern, daha önce İşçi Partisi'ni desteklemediği halde bu seçimlerde oy veren insanlara, "Desteğinizin değerini bileceğiz, tüm Yeni Zelandalıların taleplerini gözeten bir parti olacağız." sözleriyle teşekkür etti.
24 YIL SONRA TEK PARTİ İKTİDAR...
Seçim sonuçları, 1996'dan bu yana koalisyon hükümetleri ile yönetilen ülkede ilk kez bir partiye tek başına iktidar yolunun açıldığını gösteriyor.
2017 yılındaki son genel seçimlerden 46 sandalye kazanan ve Yeni Zelanda Yeşiller Patisinin dışardan desteğinde Önce Yeni Zelanda Partisi ile koalisyon hükümeti kuran Başbakan Ardern, bu seçimlerde milletvekili sayısını 22 artırarak büyük bir başarıya imza attı.
YENİ ZELANDA PARTİSİ OYLARINI KORUYAMADI...
2017 seçimlerinde 56 milletvekili çıkararak seçimin galibi olan fakat hükümet kuramayan Ulusal Parti ise 21 milletvekili kaybederek mecliste ikinci parti haline geldi.
Genel seçimlerde büyük bir oy kaybına uğrayan ve önceki seçimlerdeki 7,20’lik oy oranını koruyamayan iktidar ortağı Önce Yeni Zelanda Partisi 2,7 oy oranında kalarak milletvekili çıkaramadı.
Koalisyon hükümetini dışardan destekleyen Yeşiller Partisi 6,27’lik oy yüzdesini 7,5’e yükselterek 11 milletvekili çıkartırken, oyların yüzde 8’ini alan Eylem Yeni Zelanda (ACT) Partisi 10, yerli nüfusu temsil eden Maori Partisi 1 milletvekili kazandı.
MÜSLÜMANLARIN YANINDA OLDU...
Yeni Zelanda'nın üçüncü kadın başbakanı olan 40 yaşındaki Ardern, geçen yıl Christchurch kentinde Müslümanları hedef alan terör saldırısındaki duyarlı tavrı ve koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı aldığı etkili tedbirlerle ülkesinde ve dünyada takdir toplamıştı.
JACINDA ADERN KİMDİR?
38 yaşındaki Yeni Zelanda Başbakanı ve İşçi Partisi lideri Jacinda Ardern, ülkesinin yakın tarihindeki en büyük saldırıdan sonra izlediği tutumla dünya çapında bilinen bir lider oldu.
Ardern, İşçi Partisi'ne 17 yaşında üye oldu. İngiltere'de 1997 yılında işbaşına gelen İşçi Partili eski Başbakan Tony Blair'in ve Yeni Zelanda'nın 2008 yılında seçilen eski başbakanı Helen Clark'ın ekibinde çalıştı.
Parasız eğitim, kürtaj yasağının kaldırılması ve çocuklar arasında yoksulluğunun yok edilmesi gibi konularda mücadele verdi. Kendisini "sosyal demokrat ve ilerici" diye tanımlıyor.
2017 yılında başbakanlık yarışına girdiği zaman sık sık Kanada Başbakanı Justin Trudeau ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'la kıyaslandı. Üçünün de ilerici, hırslı ve genç oluşu üzerinden karşılaştırmalar yapıldı.
Seçildiği sırada kamuoyunda o kadar popülerdi ki bazı yorumcular, boş zamanlarında DJ'lik yapmayı seven Ardern'in bu renkli görünümün arkasının siyasi olarak boş çıkması endişesini dile getirmeye başladılar.
Geçen yaz (Eski Pakistan Başbakanı Benazir Butto'nun ardından) dünyada görevdeyken anne olan ikinci başbakan olan Ardern, 6 haftalık doğum iznini de kullanmıştı.
Küçük kızıyla Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na katılan genç başbakan kısa süre içinde Amerikan televizyon kanallarındaki sohbet programlarının popüler konuklarından biri olmuştu.
TONY BLAIR'İN DANIŞMANLIĞINI YAPTI...
Üniversite eğitimini Waikato Üniversitesi’nde iletişim, politika ve halkla ilişkiler üzerine tamamladıktan sonra, danışmanlık ve siyaset araştırmaları alanlarında tecrübe kazanacağı işlerle uğraştı. 17 yaşından beri üyesi olduğu İşçi Partisi’nin gençlik yapılanması içinde dikkat çeken bir figürdü.
Daha sorna Londra’ya yerleşen Jacinda Ardern, burada dönemin İngiltere başbakanı Tony Blair’in politik danışmanlık ekibinde yer aldı. 2008 yılında Uluslararası Sosyalist Gençlik Birliği’nin başkanı seçildi ve Ürdün, İsrail, Cezayir ve Çin gibi ülkelerde faaliyetlerde bulundu.
Jacinda Arden aynı yıl, İşçi Partisi’nden parlamento üyesi olarak meclisteki yerini aldı. Bir önceki seçimlerde partiye verilen desteğin %24’lere düşmesi sebebiyle istifa eden parti başkanı Andrew Little’ın yerine seçilen Ardern, partinin oy oranını %37’ye çıkardı. 2017 yılında İşçi Partisi’nin başına geçtikten yedi hafta sonra yapılan genel seçimlerde başbakan seçildi. Partilerin tek başına hükümet kuramadığı seçimlerden sonra Ardern, ‘Önce Yeni Zelanda Partisi’ ile anlaşarak, Yeşiller Partisi’nin de desteğiyle koalisyon hükümetini kurdu. Seçimler sürecinde genç siyasetçinin günde 17 saat kadar çalıştığı biliniyor.
Dünyadaki 40 yaş altı olup devlet liderliği görevini yürüten yalnızca 12 kişi var, Jacinda Ardern de bunlardan biri. Aynı zamanda 40 yaş altındaki tek kadın başbakan. Jacinda Ardern, 2012 yılında tanıştığı sevgilisi Clarke Gayford ve ‘First Cat’ olarak sosyal medya fenomeni haline gelen -ve daha sonra bir trafik kazasında kaybettiği- kedisi Paddles ile yaşıyor.
Alanya Güneşi Haber Merkezi
KAYNAK: Ajanslar
- Kategori: Dünya
- Gösterim: 204199
ALTSO Başkanı ve Litvanya’nın Alanya Fahri Konsolosu Mehmet Şahin, Covid19 pandemisi nedeniyle 25 Mart'tan beri gerçekleşemeyen Litvanya Vilnius - İstanbul uçak seferleri bugün itibariyle tekrar başladığını açıkladı...
Şahin açıklamasında şunları söyledi; “Bu yöndeki girişimlerimizin başarıya ulaşmasından dolayı son derece memnunuz. İlk etapta haftada 3 gün (Cumartesi-Pazartesi- Perşembe) gerçekleşecek olan uçuşlardan diğer Baltık Ülkeleri Letonya ve Estonya da yararlanacak. Litvanya’nın Alanya Fahri Konsolosu olarak taleplerimize karlılık veren THY Yönetimine teşekkür ederim. Bugün ilk seferini yapan TK1410 sefer sayılı "Yeşilırmak" uçağını havalimanında THY Vilnius Müdürü Ahmet Öztaş karşıladı. Seferlerin Alanya’mız, ülkemiz ve Baltık Ülkeleri adına hayırlı olmasını temenni ederim.
THY tarifesi şu şekilde:
19-24 Ekim arasında
Pazartesi ve Cumartesi günleri
İstanbul kalkışı 08:20
Vilnius kalkışı 11:20
Perşembe günü
İstanbul kalkışı 16:20
Vilnius kalkışı 19:50
26 Ekim ve sonrası (Avrupa saat dilimi değişikliği)
Pazartesi ve Cumartesi günleri
İstanbul kalkışı 08:30
Vilnius kalkışı 11:05
Perşembe günü
İstanbul kalkışı 17:40
Vilnius kalkışı 20:25
HABER: Sariye KAYATURAN
- Kategori: Dünya
- Gösterim: 408072
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Azerbaycan ordusunun 8 köyü daha Ermenistan işgalinden kurtardığını açıkladı. Azerbaycan Savunma Bakanlığı ise, ateşkese rağmen Azerbaycan'ın sivil yerleşimlerini hedef alan Ermenistan'ın balistik füze sisteminin etkisiz hale getirildiğini duyurdu...
Azerbaycan ve Ermenistan arasında tırmanan gerilim dinmek bilmiyor… 27 Eylül'de başlayan çatışmalarda hafta sonunda Rusya'nın arabuluculuğunda ateşkes anlaşması imzalanırken, Ermenistan'ın sivilleri hedef almaya devam etmesi uluslararası kamuoyunda büyük tepki çekmişti.
Çatışmaların başladığı günden beri yüzlerce insanın yaşamını yitirdiği olaylarda Ermenistan başta Azerbaycan'ın en büyük ikinci kenti Gence olmak üzere birçok noktaya saldırmış ve onlarca insanın ölümüne sebep olurken, yüzlerce insanı yaralamış ve çok sayıda ev, bina ve aracı kullanılamaz hale getirmişti.
ALİYEV: 8 BÖLGE DAHA KURTARILDI...
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev resmi sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada,;
--Fuzuli bölgesinin Garadağlı,
--Hatunbulaq,
--Qarakollu köyleri ,
--Hocavend'in Bulutan,
--Melikcanlı,
--Kemertük,
--Teke,
--Tağaser köylerinin Azerbaycan ordusu tarafından Ermenistan işgalinden kurtarıldığını duyurdu.
BALİSTİK FÜZE SİSTEMİ ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ...
Azerbaycan Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada, Ermenistan´ın, Azerbaycan'ın Kelbecer bölgesinde balistik füze sistemi konuşlandırdığı ve bu füze sisteminin Azerbaycan sivil halkını hedef aldığı belirtildi.
Azerbaycan ordusu, meşru bir askeri hedef olarak füze sistemini etkisiz hale getirdi. Bakanlığın açıklamasında şöyle denildi:
* Ermenistan füze sistemlerinin Gence, Mingaçevir ve Azerbaycan'ın diğer şehirlerindeki sivil nüfusu ve altyapıyı hedefliyor.
* Azerbaycan ordusu, Ermenistan'ın 11 Ekim'de Gence'de işlediği savaş suçuna benzer başka bir olayın tekrarını engellemek ve bir füze saldırısını önlemek için önleyici tedbirler aldı.
- Sonuç olarak, ateşlemeye hazır duruma getirilen operasyonel-taktik füze sistemleri, meşru bir askeri hedef olarak tarafımızdan etkisiz hale getirildi.
ERMENİSTAN’A “STALİNGRAD” GÖNDERMESİ...
Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Hacıyev, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Terter kentini İkinci Dünya Savaşı’nda Nazi Almanyası´nın saldırısına uğrayan Sovyetler Birliği kenti Stalingrad’a benzetti.
Hacıyev, “Ermenistan’ın ateşkese `bağlılığı’ mutlak bir ikiyüzlülüktür. Terter şehri, sabahtan beri ağır topçu saldırısı altında. 100’den fazla topçu füzesi şehre ve köylerine isabet etti. 6 sivil yaralandı, 1 sivil öldürüldü. Terter, Ermenistan´ın nazizmine karşı Azerbaycan´ın `Stalingrad´ıdır” ifadelerini kullandı.
STALINGRAD’IN ÖNEMİ NEYDİ...
İkinci Dünya Savaşı’nın Doğu Cephesi’nde, Mihver ordularıyla Kızıl Ordu arasında Stalingrad kenti için yapılan savaştır. Hemen hemen tüm tarihçiler tarafından İkinci Dünya Savaşı´nın kesin dönüm noktalarından biri olarak kabul edilir.
Bu savaş, tarafların tüm güç ve azimlerini ortaya koydukları, kıran kırana süren ve sonuçta, toplam kayıpların neredeyse 2 milyona ulaşmasıyla askeri tarihin en kanlı savaşları arasında yer almaktadır.
Savaşın sonu Almanya açısından bir yıkım oldu. Mihver güçlerin savaşı kendi lehlerine döndürmeleri çabasında bir dönüm noktasıydı ve Doğu Cephesi’nde Alman zaferini olanaksız kıldı. Doğu Cephesi’ndeki Mihver kuvvetleri toplamının neredeyse dörtte biri bu muharebe sırasında kaybedilmiştir.
Alanya Güneşi Haber Merkezi
KAYNAK: Ajanslar
- Kategori: Dünya
- Gösterim: 363538
Azerbaycan Devlet Başkanı Aliyev, "Biz kan dökülmesin istiyoruz.Çıkın bizim topraklarımızdan. Biz topraklarımızı alacağız. Bu tarihi şansı kaçırmasınlar istiyorum" dedi...
Aliyev, Rus 1 Kanalına verdiği röportajda, Ermenistan saldırıları nedeniyle Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinde başlayan çatışmalarla ilgili açıklamalarda bulundu. Azerbaycan Cumhurbaşkanı, “Moskova görüşmelerinden sonra sahtekarlık edeceklerse kendileri pişman olacak. Topraklarımızı alacağız. Biz istiyoruz, sulh yoluyla alalım” dedi.
Aliyev, "Ermenistan tarafı BMGK kararlarını uygulamıyor, görmezden geliyor ve süreci her şekilde dondurmaya çalışıyor. Ermenistan, BMGK’nin kararlarını uyguladığında ve işgal edilen topraklardan çekildiğinde, iki taraf kısa zamanda Kafkasya’da barışı sağlayacak anlaşmaya varabilir." değerlendirmesinde bulundu.
ULUSLARASI HUKUKA DAYANIYORUZ
AGİT Minsk Grubu eş başkanları dahil uluslararası toplumun Dağlık Karabağ meselesine ilişkin statükonun kabul edilemez olduğu yönünde daha önce açıklama yaptıklarına dikkati çeken Aliyev, şöyle devam etti:
"Bu açıklamalar havada kalıyor. Bu yüzden pozisyonumuz uluslararası hukuk norm ve prensiplerine ve tarihi adalete dayalıdır. Ermenistan’ın pozisyonu ise tarihi yalan ve uluslararası hukuk ihlaline dayalıdır."
"SORUN, AZERBAYCAN VE ERMENİSTAN DIŞINA ÇIKAMAZ"
Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarına saldırarak, Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü (KGAÖ) üye ülkeleri ve Avrupa ülkelerini savaşa çekmeye çalıştığına belirten Aliyev, "Böyle bir yaklaşım kabul edilemez. Sorun, Azerbaycan ve Ermenistan dışına çıkamaz" dedi.
Aliyev, meselenin Ermenistan topraklarıyla ilgili olmadığını vurgulayarak, "Ermenistan ordusunun saldırılarına rağmen, Ermenistan topraklarına saldırı düzenlemiyoruz, Ermenistan tarafına geçmiyoruz. Aslında bunun için tüm imkanlara sahibiz" ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE ÇÖZÜMDE YER ALMA HAKKINA SAHİP"
Karabağ'da askeri eylemlerin sonlandırılmasıyla müzakere sürecini yeniden başlatmaya hazır olduklarını dile getiren Aliyev, Türkiye'nin Karabağ meselesi çözüm sürecine dahil olabileceğini söyledi.
Aliyev, "Türkiye, büyük bir ülke ve Güney Kafkasya'daki komşumuz olarak, çatışmaların sona ermesi ardından ara buluculuk sürecinde yer alma hakkına sahip" diye konuştu.
30 YILDIR BİR SONUÇ YOK
Müzakere sürecinde yaklaşık 30 yıl herhangi bir sonuç elde edilmediğine de dikkati çeken Aliyev, şunları kaydetti:
"Bölgede olumlu etkileri olacak ve barışın sağlanması ve iş birliğinin geliştirilmesi için gerginliği azaltacak ülkeler önemli. Bu ülkelerin de Türkiye ve Rusya olduğunu düşünüyorum."
Alanya Güneşi Haber Merkezi
KAYNAK: Ajanslar--AA