Turizm
- Kategori: Turizm
- Gösterim: 1005541
İflaslara bir Alman tur operatörü daha eklendi. Tour Vital Touristik, mali sıkıntıyı aşamadığını belirterek iflasını isteyeceğini açıkladı...
Thomas Cook'un iflasının Avrupa seyahat pazarındaki domino etkisi devam ediyor.
Thomas Cook’un İngiltere’deki merkezinden sonra;
--Almanya,
--Hollanda,
--Fransa,
--Belcika,
--Polonya’daki birimleri de peş peşe iflaslarını açıkladı.
Bunu Adriye ve XL havayolları izledi.
Bu iflaslara son olarak Almanya’dan bir tur operatörü daha eklendi.
Tour Vital Touristik’ten yapılan açıklamada piyasa koşullarının kendilerini iflaslarını istemeye zorladığını, bu konuda yasal işlemlere başvurduklarını duyurdu.
Köln'deki bölge mahkemesine yapılan başvurunun kabul edilmesiyle, talebin kabul edilerek şirketin iflas süreci için yönetim atandığı belirtiliyor.
Köln merkezli Tour Vital, 2011’de Thomas Cokk’a katılmış, daha sonra 1 Ekim 2018’de Hollandalı yatırım grubu Nimbus’a satılmıştı.
- Kategori: Turizm
- Gösterim: 675602
Thomas Cook'un İngiltere'de başlayan iflası domino taşının çekilmesi ile arkasının gelmesi gibi, diğer ülkelerdeki şirketleri de peş peşe iflaslarını açıklıyor. Almanya'daki;
--Öger Tours,
--Neckermann,
--Bucher ,
--Hollanda'daki Neckermann Reizen,
--Fransa'daki Jet Tours,
--Polonya'daki Neckermann Polska da iflaslarını açıkladı...
Thomas Cook’un iflas etmesi deprem yarattı. Deprem sonrası yaşanan artçı sarsıntılar da Yıkımlara devam ediyor.
Thomas Cook bünyesinde olan çeşitli ülkelerde faaliyet gösteren tur operatörleri de peş peşe iflaslanını açıklıyor.
Thomas Cook’un merkezinin bulunduğu İngiltere’den sonra şirketin Almanya’daki markaları Öger Tours, Neckermann ve Bucher Reisen de iflaslarını istedi.
Bunları Polonya’daki Neckermann Reisen izledi. Bunun da arkasından Hollanda’daki Neckermann Reizen geldi. Son olarak Thomas Cook’un Fransa’daki şirketi Jet Tours da iflasını istedi.
- Kategori: Turizm
- Gösterim: 172130
Alanya Kalesi'nde tarihi M.Ö. 1'inci yüzyıla dayanan surların üzerinde izinsiz yaptırdığı korkuluk, pencere, seramik ve betonarme yapılar nedeniyle yıkıma neden olan Avusturyalı Walter Godina'nın, surları altından delerek atık sularını da boşalttığı ortaya çıktı.
Godina'nın, pencereyi ise tarihi taş duvar görünümlü kaplamayla gizlemeye çalıştığı belirlendi.
Hukukçular, Godina'nın 2 yıldan 5 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar para cezasıyla yargılanacağını belirterek, En üst sınırdan ceza alırsa 100 bin TL ödemeye mahkum olacak dedi...
ALANYA'DA Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerine ev sahipliği yapan ve yılda 2 milyona yakın ziyaretçi ağırlayan Alanya Kalesi'nin Ehmedek bölgesinde Avusturyalı Walter Godina'ya ait evin duvarlarıyla bitişik surların yıkılmasıyla ilgili yapılan incelemelerde, yeni skandallar ortaya çıktı.Alanya Kalesi Kazı Başkanı, Akdeniz Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Eravşar, Alanya surlarının, Türkiye'nin belki de en önemli Ortaçağ surları olduğuna dikkati çekerek, 'Bu surları özel kılan pek çok yönü var. Bunlardan bir tanesi Helenistik döneme ait alt katmanı olması ve onun üzerine Roma, Bizans, Selçuklu sürekli geliştirilerek kullanılmış olması dedi.
ACİL ONARIM GEREKEN SURLAR VAR
Surların bazı onarımlar da yapılarak günümüze kadar geldiğini, birçok yerin acil onarıma ihtiyacı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Eravşar, surların restorasyon projelerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından hazırlandığını, Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından onaylandığını kaydetti. Surların halkla iç içe olduğunu anlatan Prof. Dr. Osman Eravşar, 'Birçok yerinde hem turist hem halk bu surların ya üzerinde ya çevresinde yaşıyor. Dolayısıyla burada meydana gelebilecek herhangi bir tehlike, halkın yaşamı ve insanların hayatını da tehlikeye atacaktır. Bunun için acil olan bölümlerin onarılması gerekiyor diye konuştu.
SURLAR İÇİN MÜLKİYETİNDEN GEÇİŞE İZİN VERMEMİŞ
Geçen nisan ayında yıkılan surların üzerinde yabancı bir kişiye ait ev bulunduğunu dile getiren Prof. Dr. Eravşar, bu evin 1990'lı yıllarda satın alınıp onarıldığını belirterek, 'Ancak evin arka tarafında surlar yer alıyor ve surların mülkiyeti de kamuda. Kamunun mülkiyetindeki surlara geçebilmek için de bu yabancı kişinin mülkünden geçmek gerekiyor. Kendisi bugüne kadar izin vermedi. Dolayısıyla inceleme yapılamadı, girilemedi, bakılamadı. En son bu surlar yıkıldıktan sonra avukat aracılığıyla girilip inceleme yapıldı. Bu esnada da birtakım olumsuz durumlar fark edildi dedi.
YASAL SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Prof. Dr. Eravşar, surlardaki burçlara izinsiz müdahaleler, proje dışı uygulamalar olduğunu, surların üzerinde ve çevresinde seramik kaplamalar ve betonlamalar yapıldığını, bunun da surun çevresindeki dengeyi bozduğunun anlaşıldığını açıkladı. Surlar yıkıldıktan ve tespit yapıldıktan sonra konunun Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na iletildiğini ve yasal soruşturma açıldığını belirten Prof. Dr. Eravşar, '2863 sayılı kanun bu konuda çok açık, kültür varlıklarının tahribine neden olanlar hakkında yasal cezai işlemler öngörülür diyor dedi.
PENCEREYE TAŞ KAPLAMA GÖRSELİ
Prof. Dr. Eravşar, Surların üzerinde 'dendan' diye tabir ettiğimiz kısma beton korkuluklar yerleştirilmiş. Ayrıca tam o korkulukların altında pencere açılmış. Dışarıdan belli olmasın diye pencerenin ön yüzüne, kepenklerine taş görünümünde kaplama yapılmış diye konuştu.
SURUN ALTINDA DELİKLER AÇMIŞ
Herhangi bir yabancının kendi ülkesinde tarihi esere böyle bir müdahalede bulunamayacağını ifade eden Prof. Dr. Eravşar, Bulunsun bakalım ne yapıyorlar acaba Başka neler yapılmış, belirli yerlerde surlara delik açmış, evindeki su giderini surun altından delerek dışarı akıtıyor. Dolayısıyla bunlar tamamıyla surlara zarar verecek boyuta gelmiş. Özellikle M.Ö. 1'inci yüzyıla tarihlenen bu surlar 2 bin yıldır sapasağlam. Yapılan yanlış bir müdahale, o evin orada müdahalede bulunması bu surun yıkımına sebebiyet verdi dedi.
DEVAMINDAKİ 20 METRELİK SURLAR DA TEHLİKEDE
Yıkılan surların köşe yaptığı Ehmedek kısmındaki sur duvarının 20 metrelik kuzey kısmının da öne yatık vaziyette olduğuna işaret eden Prof. Dr. Eravşar, buraya da acilen müdahale yapılması gerektiğini söyledi. Bu duvarın da yine habere konu olan kişinin mülkiyetinin bitişiğinde yer aldığını belirten Prof. Dr. Eravşar, Biz bunlara müdahale etmezsek göz göre göre yıkılmasına izin veriyoruz anlamı çıkacak. Onun için bu değerler bizim değerlerimiz, bunlara sahip çıkmamız gerekiyor ve bunun için de müdahale etmemiz gerekiyor, her kimin mülkiyetinde olursa olsun dedi.
'KAYBETTİĞİMİZ DEĞERİ YERİNE KOYMAK ÇOK ZOR'
Burada kültür varlığının tahrip edildiğini, geri dönüşü zor bir tahribatın sözkonusu olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Eravşar, 'Evet restore edilecek. Allah'tan projesi var elimizde. Onları zamanında yaptırdı Bakanlık. Fakat bu olmasaydı daha iyi olacaktı. Yani orada yapılan usulsüz uygulamalar, yanlış ve izinsiz müdahaleler sonucunda surlar tahrip edildi. Şimdi yasal süreç sonucunda bu kişiye belki bir ceza verilecek. Artık onu adli makamlar değerlendirecek ama kaybettiğimiz bu değeri tekrardan eskisi gibi yerine koymak çok zor. Konulsa bile birtakım sıkıntılar sonradan ortaya çıkıyor diye konuştu.
BÖLGEDE BAŞKA SURLARA DA İZİNSİZ MÜDAHALE VAR
Bu değerler kaybedilmeden gereken önlemlerin alınması gerektiğine değinen Prof. Dr. Eravşar, Alanya'nın bu anlamda hem şanslı hem şanssız olduğunu söyledi. Prof. Dr. Eravşar, 'Surlar bazı yerlerde kamu dışı kullanımlara sahne olmuş. Örneğin işgaller var birçok yerde ve bu işgallerden kaynaklı yine surların üzerinde tahribatlar, müdahaleler var. Bunlarla ilgili de Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu ve Alanya Müze Müdürlüğü yasal işlemler açtı ve açmaya devam ediyor dedi.
HAPİS VE PARA CEZASI İLE TAZMİNAT
Avukat Cengizhan Gököz ise Avusturyalı Walter Godina'nın 2 bin yıllık surların yıkımına neden olan izinsiz müdahaleleri nedeniyle Alanya Müze Müdürlüğü tarafından savcılığa yapılan suç duyurusuyla ilgili değerlendirmede bulundu. Kültür ve sanat eserlerini düzenleyen 2863 sayılı kanunun 65'inci maddesinde cezai hükümlerin düzenlendiğini belirten Avukat Cengizhan Gököz, kültür ve sanat eserleri, tarihi ve Sit alanlarına bu şekilde müdahale edenler, kaçak olarak bu eserleri değiştiren, yıkan, önünü kapatan, olumsuz davranışta bulunanlarla ilgili 5 bin güne kadar adli para cezası ve 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası hükmolunduğunu söyledi.Daha önce bu tür durumlarda ağır ceza mahkemesinde yargılama yapılırken, şimdi asliye ceza mahkemesinin baktığını belirten Gököz, 'Burada zaten durum tespit edilmiş, mahkemece de bilirkişi tarafından eserin kültür eseri olması ve yapılan müdahaleler tespit edilecek. Bunlar tespit edildikten sonra bu kişiye işlem önemine göre, yaptığı tahribatın önemine göre 2 yıl alt sınır olmak üzere ceza verilmesi gerekiyor dedi.Ayrıca özel mülk nedeniyle bu esere ulaşılmasını engellediği için onun da ortadan kaldırılması gerektiğini belirten Gököz, 'Yani o kişinin yaptığı tahribat ve yarattığı durum ortadan kaldırılacak. Tazminatı doğuracaktır, normal bir binanın tamiri gibi olamaz, burası çok özel bir çalışmayı gerektirdiğinden bedelini de tazmin etmek yükümlülüğünde, devlete ödeyecek. Bu tür durumlarda adli kontrol uygulanabilir, bir nevi yurtdışı yasağı ve bence uygulanması gerekir. Kişi yabancı olduğunda ya teminat yatıracak veya yurtdışına çıkışıyla ilgili karar verilecek diye konuştu.
TARİHİ KALEYE ZARAR VERMENİN BEDELİ 100 BİN LİRA
Hukukçular, 2015 yılında Roma'da Türk öğrenci A.M'nin tarihi bir sütuna parayla adını yazdığı için 200 Euro ceza aldığını, bir gün gözaltında tutulduğunu, ayrıca Roma Belediyesi'nin de öğrenciye 2 bin Euro ceza kestiğini hatırlatarak, Türkiye'de adli suçlarda para cezası günlük 20 TL'dir. Tarihi kaleye zarar veren kişi en üst sınırdan ceza alırsa toplam 100 bin TL ceza ödeyecek. Yani tarihi kaleye zarar vermenin bedeli 100 bin TL olacak dedi.
- Kategori: Turizm
- Gösterim: 896391
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, Thomas Cook'un iflasından boşalan kapasiteyi doldurmak üzere pazartesi ve Salı günü diğer tur operatörleri görüşeceğini söyledi...
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye’nin 2023 Turizm Stratejisini açıkladığı basın toplantısında tur operatörü Thomas Cook’un iflası ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Ersoy Thomas Cook’tan boşalan kapasiteyi doldurmak için çeşitli ülkelerden tur operatörlerinin Pazartesi ve Salı günü Türkiye’ye geleceğini onlarla görüşeceğini söyledi
Bakan Ersoy, “Kimse panik yapmasın, kimse merak etmesin; Türkiye eski Türkiye değil, biz bu tarz şeylere hazırlıklıyız. Bu konuda herkes rahat olsun. Yapılması gerekenleri biliyoruz. Gerekli adımları da adım adım atıyoruz” dedi.
Bakan Ersoy, 2020’de Thomas Cook’un hizmet verdiği pazarlarda öngörülen büyümenin fazlasıyla gerçekleştirileceğini savunarak “Endişelenmek yerine çözüme odaklı adımlar attık” dedi.
Ersoy, Thomas Cook ile ilgili izledikleri stratejiyi şöyle açıkladı:
“Pazarda bir operatörden kaynaklanan boşluğu iki şekilde doldurursunuz. Pazara yeni oyuncuların girmesini sağlarsınız ve pazardaki mevcut oyuncuların payını artırırsınız, yani motivasyonunu artırırsınız ve buradaki operasyonel kapasitelerini yükseltmelerini sağlarsınız. Zaten bu yıl içinde Easyjet yeni bir operasyon birimi kurdu ve global pazarın en büyük oyuncularından TUI’nin belli bir ekibini de bünyesine katarak sadece uçuşla sınırlı kalmayan, tur operatörlüğünü de konaklama sektörünü de dinamik paketleme yöntemiyle içine alacak bir oluşum içine girdi. Biz onlarla olay başladığından itibaren konuşuyoruz. Sözlü taahhütlerini de aldık. Önümüzdeki sene Antalya, Bodrum, Dalaman ve İzmir ağırlıklı olmak üzere tatil noktalarımıza 700 bin koltuk, gidiş-dönüş bakacak olursanız 350 bin kişilik ek kapasite koyma taahhüdünü verdiler ve Salı günü de Türkiye’ye geliyorlar. Bu konuştuklarımızı masaya yatırarak, yazılı ortama taşıyacağız. Biz de onların motivasyonunu ve cesaretini artırmak üzerimize düşen gereken destekleri, katkıları vereceğiz.”
Uçuş Sayılarını Artırıyorlar
Aynı pazardaki mevcut oyuncuların kapasitelerini artırmak için sürdürecekleri çalışmaları da anlatan Bakan Ersoy, şöyle devam etti:
“Jet2 İngiltere pazarının en büyük ikinci oyuncusu. Jet2 ile zaten biz uzun zamandır görüşüyorduk. Bu yıl tanıtım gibi konularda birçok operasyonu beraber yaptık. Bu olay gerçekleştikten sonra onlarla iletişimimizi hızlandırdık. Steve Heapy Pazartesi günü geliyor, tatil programını değiştirdi. Pazartesi günü ciddi bir şekilde Türkiye’ye olan kapasitelerini onlarla da masaya yatıracağız. Kapasiteyi ciddi oranda artırmayı kabul ettiler.
Hatta yaz sezonunu da beklemiyorlar. Ekim ayı itibarıyla mevcut destinasyonlardaki uçuş sayılarını artırmaya başladılar.
Kimsenin panik yapmaması çağrısında bulunan Bakan Ersoy, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye artık eski Türkiye değil. Bu tarz şeylere hazırlıklıyız ve gerekli yasal düzenlemelerimizi yaptık, tanıtım bütçelerimizi oluşturduk. Her türlü operasyonel yeteneğimiz artık var. Ve 2020’de Thomas Cook’un hizmet verdiği pazarlarda, bırakın pazar düşmesi, öngördüğümüz büyümenin tamamını gerçekleştireceğiz. Bu konuda herkes rahat olsun, yapılması gerekenleri biliyoruz. Gerekli adımları da adım adım atıyoruz.”
- Kategori: Turizm
- Gösterim: 901673
Thomas Cook iflasının çalıştığı ülkelerde neden olacağı zarar üzerine tahminler yapılırken, hangi ülkenin ne kadar alacağı olduğu belirlenmeye çalışılıyor. Peki Türkiye'nin durumu ne...
178 yıllık İngiliz Thomas Cook’un iflasının uluslararası alanda yarattığı sarsıntılar tartışılır, iflas ile ilgili çeşitli spekülasyonlar yürütülürken olaydan hangi ülkenin ne kadar kayba uğrayabileceği ve başta oteller olmak üzere diğer partnerlerin ne kadar alacakları olduğuna ilişkin hem tek tek ülkeler hem de uluslar arası alanda çalışmalar yapılıyor.
İspanya...
İlk belirlemelere göre en büyük kaybı yaşayacak ve ençok alacağı olan destinasyonun İspanya olduğu belirtiliyor.
Thomas Cook İspanya’nın 11 şehrine uçuyordu.
İspanyol otelci dernekleri 2018'de Thomas Cook’un ülkeye toplam 2.4 milyona yakın turist gönderdiğini, bu sayı ile TUI UK ve Jet2.holidays'tan sonra üçüncü en büyük İngiliz tur operatörü olduğunu belirterek
Konuyla ilgili olarak inceleme yapan araştırma şirketi Mabrian'a göre, Kanarya ve Balear Adaları, Thomas Cook'un ayrılışından en çok zarar görecek iki bölge olacak.
Las Palmas Otelcilik ve Turizm Endüstrisi Girişimciler Federasyonu (FEHT) Başkanı Jose Maria Manyaricua, “Bölge olarak tur operatörlerine en bağımlı olan destinasyonuz. Kapasitesinin yüzde 90'ı Thomas Cook tarafından kullanılan oteller var. Ortaya çıkan durum bu işletmeler için dramatiktir” dedi.
Yunanistan...
Thomas Cook Yunanistan'a yaklaşık 3 milyon kişi gönderiyordu. Thomas Cook’un şu anda Yunanistan’da 50 bin turist var.
Girit Turizm Konseyi Başkanı Mikhail Vlatakis, "Bu, 7 büyüklüğünde bir deprem ve tsunami henüz gelmedi" dedi.
Thomas Cook otellerin yüzde 70'i ile sözleşme yaptı.Otelcilerin zararının 80 ila 100 milyon Avro olduğu tahmin ediliyor.
Türkiye...
Türkiye'de, gelecek yıl Thomas Cook'tan dolayı 600-700 bin kişilik kayba uğrayacak.
G. Kıbrıs Rum Kesimi...
Thomas Cook Güney Kıbrıs'a yılda 250 bin turist gönderiyordu. Şu anda 15 bine kadar müşterisi var Otelciler zararlarını 50 milyon Avro olarak tahmin ediyorlar. birçok otelden Temmuz ayından bu yana turistler için ödeme yapılmıyor.
Bulgaristan...
Thomas Cook’un çöküşünün sıkıntı yaratacağı destinasyonlardan biri de Bulgaristan.
Otelciler Temmuz ve Ağustos aylarında şirketten ödeme alamadı.
Tunus...
Tunus'ta şu anda yaklaşık 4-5 bin Thomas Cook müşterisi var. Thomas Cook yıl sonuna kadar Tunus’a 50 bin turist daha göndermeyi planlamıştı.
Mısır...
Thomas Cook bu yıl Hurghada'ya 25 bin turist gönderdi. 2020 yılında bu rakamın 4 katına çıkarılması planlanmıştı.
Mısır'da, Thomas Cook’un 1.600 müşterisi var.
Karayipler...
Thomas Cook’un iflası, Karayipler'deki otelcileri ciddi şekilde etkiliyor; çünkü Thomas Cook, Dominik Cumhuriyeti'ndeki Punta Cana, Meksika'daki Cancun ve Meksika'daki Riviera Maya gibi tatil merkezlerindeki en büyük Avrupa tur operatörlerinden biriydi.
Özellikle Meksika’da 2018’de bu ülkeye gelen 950 bin Avrupalı turistten 590 bin İngiliz, bunların yaklaşık yarısını Thomas Cook göndermişti.
Meksika'da yaklaşık 3.000 Thomas Cook müşterisi var.