head

2183026 810x458 75f08
Cumartesi, 21 Aralık 2024

Manşetler

 

TESK Genel Başkanı Palandöken, yeni yıl öncesi artan sahte alkol vakalarıyla ilgili uyarılarda bulundu...

Palandöken, etil alkolün serbestçe satışı ve tarifelerinin internette kolayca bulunabilmesinin, insanların evde alkol üretmesine yol açtığını ve bu durumun hem insan sağlığını tehdit ettiğini hem de devlete büyük zararlar verdiğini belirtti.

 

Palandöken, "Yılda ortalama 500 kişinin bu nedenle hayatını kaybettiği bir süreç yaşanıyor." dedi.

Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, sahte alkol sorununa dikkat çekerek çarpıcı açıklamalarda bulundu. Palandöken, son 10 yılda yaklaşık 15 milyon litre sahte içki ele geçirildiğini ve yılda ortalama 500 kişinin sahte alkol nedeniyle hayatını kaybettiğini belirtti.

 

Palandöken, sahte alkolün insan sağlığına verdiği zararın yanı sıra devlete de büyük ekonomik kayıplar yaşattığını ifade etti. Yılda ortalama 10 milyar TL'lik vergi kaybı yaşandığını belirten Palandöken, bu durumun önlenmesi için acil önlemler alınması gerektiğini vurguladı.

Palandöken, "Sahte alkolün sonucu körlük, sakatlık veya ölümle sonuçlanabiliyor. Bu nedenle devletin, sanayide kullanılan etil alkolün kimlere verildiğini bir takip sistemiyle kontrol etmesi gerekiyor. Şayet bu ürünlerin şişelenip piyasaya sürülmesi gibi durumlar engellenmediği ve suçlular ciddi şekilde cezalandırılmadığı sürece, insan ölümleri artmaya devam edecektir. Yılda ortalama 500 kişinin bu nedenle hayatını kaybettiği bir süreç yaşanıyor. Bunun dışında tedaviyle kurtulan veya hiç tespit edilemeyen vakalar da mevcut. Sahte alkolle mücadelede etil alkolün piyasadaki teminini zorlaştırmak en önemli adımdır. İkinci olarak, devletin vergi kaybını önlemek için yüksek alkollü içki vergilerinin bu durumdaki etkisinin de göz ardı edilmemesi gerekir. İnsanların alkol tüketimini tamamen engelleyemediğimizde, fiyatların yükselmesi bu ölümcül vakalara zemin hazırlamaktadır” diye konuştu.

“ODALAR VE MESLEK KURULUŞLARI ETKİN ROL ALMALI”...

İnsan sağlığını hiçe sayanlara en ağır cezaların verilmesi gerektiğini belirten Palandöken, “En önemli mesele, insanların sağlığıdır. Kontrollü bir şekilde bandrollü ürünlerin, belirlenmiş ve satış izni verilmiş noktalardan temin edilmesi sağlanmalıdır. Ayrıca odalar ve meslek kuruluşlarının bu konuda daha etkin rol alması gerekir. İçki satışı yapılan noktalarda ciddi denetimler yapılmalı, oda kaydı ve gerekli belgeler talep edilerek bu noktalar ruhsatlandırılmalıdır. Bu önlemler, ölümlü vakaların önüne geçilmesi için en etkili yöntemlerden biridir. Bununla birlikte, insan sağlığını hiçe sayanlara çok ağır cezalar verilerek bu tür olayların kökünden kaldırılması şarttır. Ailelerin ve canların zarar görmesine, memlekette vergi kaybının sürmesine artık bir son verilmelidir” şeklinde konuştu.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Ajanslar

 

 

 

 

Yılbaşı öncesi sahte içki vakaları arttı. İstanbul'da sahte içkiden ölenlerin sayısı 7'ye çıktı. Zehirlenen çok sayıda kişinin yoğun bakımdaki tedavileri ise sürüyor. Polis, Beyoğlu'nda motosikletle sahte içki satan bir kişiyi yakalayarak tutukladı...

İstanbul'un Ümraniye, Fatih ve Şişli ilçelerinde sahte içki içen 14 kişi zehirlendi. Zehirlenenlerden 7'si tedavi gördükleri hastanelerde hayatlarını kaybetti.

8 kişinin ise tedavileri devam ederken İstanbul Emniyeti Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ve Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği ekipleri konuyla ilgili inceleme başlattı.

Yapılan çalışmalarda zehirlenen kişilere sahte alkol temin eden şüphelilerin peşine düşüldü.

 

 

indir 1 47b2f

 

POLİS 12 ŞÜPHELİYİ YAKALADI...

Çalışmaların ardından 12 şüpheli tespit edildi. Ekipler, tespit edilen şüphelilerin adreslerine ve bazı eğlence mekanlarına operasyon düzenledi.

Operasyonlarda 12 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda ise 410 litre etil-metil alkol, 165 şişe sahte alkol, 6 anason kaçak içki yapımında kullanılan madde ele geçirildi.

 
 
 

ÖLÜ SAYISI 7'E YÜKSELDİ...

Sahte içkiden zehirlenen Murat Calp, Erdoğan Tarhan ve Bekir Baybars yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetmişti.

Bugün de Zekai Sevmezler, Orhan Akçamlı ve Hasan Günhan ile bir kişi daha kurtarılamadı. Osman Şentürk (67), Umut Calp, Şaban Olcay Ülker, Sibel Lupu, Berat İşleyen, Natalya Minyanova, Erdal Çilek ve Hasan Günhan'n ise hastanede yoğun bakım ünitesinde tedavi gördüğü ortaya çıktı.

POLİS 3 ŞÜPHELİYİ YAKALADI...

Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği ekiplerinin konuyla ilgili yaptığı çalışmalar sonucunda hayatını kaybeden ve tedavileri devam eden kişilerin sahte alkolleri Şişli ve Beyoğlu'ndan temin ettikleri belirlendi.

 

kirmizi4 kopyajpg j7dBWTupKEOD4wegn9SAdQ 883c0

MOTOSİKLETLE SAHTE İÇKİ SATIYOR...

Şişli Bozkurt Mahallesi'nde sahte alkol ticaretinde bulunduğu tespit edilen iş yerine yönelik düzenlenen operasyonda Ergün A. (46) ve Emrah A. (27) yakalanarak gözaltına alındı.

Beyoğlu'nda ise motosikleti ile sahte alkol ticaretinde bulunduğu tespit edilen şüpheli Emre K. (30) müşteri gibi alkol siparişi verilerek suçüstü yakalandı.

ŞÜPHELİLERDEN BİRİ TUTUKLANDI...

Konuyla ilgili yakalanan şüpheliler adliyeye sevk edildi. Beyoğlu'nda yakalanan Emre K.'nın (30), çıkartıldığı mahkemece 'kasten öldürmeye teşebbüs' suçundan tutuklandı. Zehirlenen 8 kişinin yoğun bakım ünitesinde tedavilerinin devam ettiği öğrenildi.

GECE KULÜPLERİNE SAHTE İÇKİ BASKINI...

Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği ekipleri tarafından ise içki satışı yapan işletmelere yönelik denetim yapıldı.

Denetimlerde 33 adet toplamda 16 litre üzerinde bandrol bulunmayan sahte içki ele geçirilirken, işletmeciler M.Ç. ve R.G. gözaltına alındı.

Şüphelilerin çeşitli suçlardan toplamda 28 kaydı olduğu ortaya çıktı. Gözaltına alınan şüpheliler adliyeye sevk edildi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Ajanslar

 

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’ya nükleer silah verilmesi durumunda Rusya’nın tüm silahlarını kullanabileceği yönünde ciddi bir uyarıda bulundu. Bu açıklama, hem Rusya-Ukrayna savaşının boyutunu hem de küresel güvenliği ciddi şekilde etkileyecek potansiyele sahip...

 

ABD ve Batılı bazı yetkililerin Ukrayna’ya nükleer silah vermeyi düşündüğü iddiası, dünya genelinde büyük endişeye neden oldu.

 

Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov, bu iddiaların "aşırıcılık" olduğunu belirterek, Rusya’nın nükleer doktrinine dikkat çekti.

Savaşın diğer gelişmelerine bakıldığında:

Ukrayna, Hollanda’dan Patriot hava savunma sistemi aldı: Ukrayna’nın hava savunma sistemini güçlendirme çabaları sürüyor.

Rusya, Ukrayna’ya yoğun saldırılar düzenledi: Rusya, Ukrayna’nın askeri hedeflerine füze ve İHA saldırıları düzenlemeye devam ediyor.

Dünya Bankası, Ukrayna’ya büyük destek sağladı: Ukrayna, savaşın yaralarını sarmak ve yeniden yapılanma çalışmalarını hızlandırmak için uluslararası destek almaya devam ediyor.

NATO, Ukrayna’yı desteklediğini teyit etti: NATO, Rusya’nın saldırgan tutumunu kınayarak Ukrayna’ya verdiği desteği sürdüreceğini açıkladı.

Putin’in uyarısı, nükleer savaş tehdidini gündeme getirerek dünya genelinde büyük endişe yaratıyor.

Uzmanlar, bu durumun küresel güvenliği ciddi şekilde tehdit ettiğini ve diplomatik çözümlerin acilen bulunması gerektiğini belirtiyorlar.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Ajanslar

 

MHP lideri Bahçeli'nin medyaya yönelik tehditlerine Eski MHP'li olan İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt'tan tepki geldi...

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gazetecileri hedef almış, "Medya organlarını ve patronlarını tek tek not aldığımızı, zamanı geldiğinde burunlarından fitil fitil getireceğimizi duyuruyorum” ifadelerini kullanmıştı.

Sözcü TV'de Aslı Kurtuluş Mutlu'nun sunduğu Kitabın Ortası programında konuşan İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt, Bahçeli'nin medyaya yönelik tehditlerine tepki gösterdi.

"İNSANLARIN HOŞUNA GİTMİYOR"...

“Bu programlarda insanlar yemek tarifi mi yapacak ne yapacak?” diyen Enginyurt, “Sen Türkiye'nin ikinci iktidar ortağı olarak Söz söylüyorsun, öyle iddialı sözler söylüyorsun ki ve insanların da hoşuna gitmiyor" dedi.

 

"YA ÖLÜMDEN ÖTE KÖY MÜ VAR?"...

İnsanların sırf konuştukları için tehdit edildiklerini söyleyen Enginyurt, “Şimdi bu açıklamayı kendine vazife kabul eden birisi çıkar da saldırı düzenlerse. Allah korusun, tenhada yürürken bir şey yaparsa. Bunun bedelini kim nasıl ödeyebilir ya? Ülke bir iç savaşla karşı karşıya kalabilir. Bedelini bu ülke çok ağır öder. Ama Sayın Bahçeli sürekli tehdit, tehdit, tehdit. Ya ölümden öte köy mü var ya?” diye konuştu.

 

 

 

 

 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında konuştu. Bahçeli, burada yaptığı konuşmada çağrısını yineleyerek "İmralı ile DEM Grubu arasında yüz yüze temasın gecikmeksizin yapılmasını bekliyoruz. İnandığımız yolda hiçbir baskıya aldırış etmeyiz." ifadelerini kullandı. Bahçeli, teğmenler soruşturmasına da değindi....

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. 

Bahçeli'nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle oldu: 

"Aziz dava arkadaşlarım, saygıdeğer misafirler, basınımızın temsilcileri, hepinizi hürmetle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımızı selamlıyorum.

Muzaffer olduğu kadar nice haksızlığa uğramış soylu medeniyetin varisleri olarak milli ülkülerimizi müdafaa kararlılığımız aksamamalıdır. En küçük ayrıntı devasa badirelere neden olacaktır. Kudretli olduğumuz dönemlerde ayağımızın altına halı gibi serilen kıtaların, yorgun ve zayıf düştüğümüzde nasıl da iki ucu keskin bıçağa dönüştüğü iyi bilinmekte. Hayat boşluk kaldırmaz tarih ise zafiyet kabul etmez.

 

Maalesef durum ciddi ve kritiktir. Karşılaşma olasılığımızın giderek arttığı, bütün senaryoları değerlendirmesi, hazırlık yapması bir varoluş meselesidir. Füzelerin ateşlendiği, ortak aklın ve barış havasının cinnetle bezendiği ortam karşımızdadır. Hangi yöne baksak insani felaketler birbirini kovalamaktadır.  

Kırılgan bir devletin zorlu sınamalarda kazasız belasız çıkması kolay değildir. Türkiye'miz sistem sorununu restorasyon hamleleri ile çözmüş cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile taçlandırmıştır. Moral üstünlüğünü de takviye etmiştir.

"TÜRKİYE HAZIR OLMALIDIR"...

Nükleer savaş sistemin çöküş alarmıdır. Durum ciddi ve kritiktir. Füzelerin ateşlendiği, nükleer başlıklı füzelerin bekletildiği karanlık görüş açımıza perde çekmiştir. Ne tarafa dönsek kanlı boğuşma sahneleri göze çarpmakta. Uluslararası sistem iflas bayrağını çekmiştir. Dünya ölümcül meydan okumaların sahnesine, kanlı vuruşmaların sahasına dönüşmüştür. Askeri basınçtaki yükseliş patlama seviyesine ulaşmıştır. Şiddetin pek çok varyantı tedavüle çıkmıştır. Türkiye hazır olmalıdır. 

Genişleyen çatışma sarmalı dünyayı kasıp kavurmaktadır. 3 yıl içinde dünya genelinde etkilenen coğrafi alanlar yüzde 2.8'den yüzde 4.6'ya çıkmıştır. Hayatını kaybedenlerin sayısı yüzde 29 yükseliş kaydetti. 27 ülkede risk düzeyi yoğunlaşmıştır. Afrika'nın yüzde 10'u çatışma bölgesidir.

"PUTİN İLE GÖRÜŞME BARIŞSEVER OLDUĞUMUZU BELGELEMİŞTİR"...

Cumhurbaşkanımızın Putin ile telefon görüşmesi Türkiye'nin ahlaki duruşunun yanında barışsever millet olduğumuzu belgelemiştir. Birilerinin dolduruşuna gelerek maceraya atılmak milli güvenliğimizi riske atacaktır. Barış çabalarına katkı sunmak varken fason kahramanlıklar taslamak tarih şuuruyla bağdaşmayacaktır. 

"BIDEN DERHAL AZLEDİLMELİDİR"...

Biden'ın aldığı kararlar sakattır. Başkanlık devir teslim töreni beklemeden insanlığı ateşe atmak için fırsat kollayan Biden'ın bir an önce ayrılması dünya barışı için muazzam bir hizmet olarak tarihe geçecektir. Hesaplaşmanın adresi bellidir, herkesin gözü üstümüzdedir. Alacağımız kararlar bölgesel akışı değiştirebilecektir. Türkiye dünyanın kemer taşıdır. Bu taş oynatılırsa gök kubbe herkesin başına yıkılacaktır. Türk ve Türkiye yüzyılı vizyonu için mücadelemizin menzile ulaşması için emek ve zaman harcayacağız. Cansa ihtiyaç olunan canımızı da severek bu uğurda feda edeceğiz. Yolumuzdan dönmeyeceğiz, davamızdan sapmayacağız. Coğrafyalar yanarken milli barışımıza ateş açanların uşaklarını yerle bir edeceğiz. Gün kısır çekişmelerin günü değildir. Gün kenetlenme günüdür. ABD Başkanı Joe Bıden derhal azledilmelidir. Akli melekeleri çökmüştür, aldığı her karar sakattır. 

"CANİYAHU HER MASUM KANININ HESABINI VERECEKTİR"...

Geçen haftanın umut verici gelişmelerinden biri İsrail başbakanı 'Caniyanhu' için verilen tutuklama kararıdır. 'Caniyahu' köşeye sıkışmış ve sonu görülmüştür. İsrail'de soykırıma karışanlar her masum kanın hesabını verecektir.

Bu kararın yükümlülüğünden hiçbir ülke kaçamaz. 'Caniyahu' ile eski savunma bakanının uluslararası ceza mahkemesine taraf olan herhangi bir ülkeye gittiğinde tutuklanması gerekir. Çember daralmış, akıbet netleşmiştir. Soykırım suçlarından hesap sorulması sabır meselesidir. Bunlar azılı suçludur, bunların arkasında duranlar da suçlarına ortaktır. İnsanlık suçlarının en ağırı Gazze'de yaşanmıştır. BM sözleşmesinde belirtilen suçlar ile Cenevre savaş suçları sözleşmesinde savaş suçu olarak açıklanan suçlarda 'Caniyahu' ve savunma bakanının kaçışı söz konusu değildir.

Kürt kardeşlerimizin duygularını ajite etmeye çalışanlar bedelini ödemeye misliyle mahkumdur. Hiçbir kürt kardeşim bu oyuna alet olmayacaktır. Acımız ahlakımız aminimiz bir. El ele verip gönüllerimizle terörü ve bölücülüğü defetmeliyiz. 

Sözü dinlenen, ne diyeceği merak edilen bir Türkiye'nin yol haritası yeni baştan çizilen dünyada muhkem bir mevki olmalıdır. Türk ve Türkiye yüzyılı hedeflerini gerçekleştirmeliyiz. Siyasi hüllelerden ne kadar uzaklaşmamız gerekiyorsa o kadar uzağa gitmeliyiz. insanımızın arasına duvar örenleri hayatımızdan çekip çıkarmalıyız. Türkiye ve Türk milletinin tarihi mücadelesini onurluca sürdürmeliyiz. 

"DEM VE İMRALI GÖRÜŞMESİ, GECİKMEDEN YAPILMALIDIR"...

Kürt kardeşlerimizi sömüren, çocuklarını zorla dağa götüren, kanlarını emen, duygularını ajite eden ne kadar bölücü ve terörist varsa hepsi birden kaybetmeye, bunun da bedelini misliyle ödemeye mahkumdur.  Kürdü Türk’ten ayırmak dünyayı güneş sisteminden ayırmak kadar imkansız ve deli saçmasıdır. İmralı ile DEM Grubu arasında yüz yüze temasın gecikmeksizin yapılmasını bekliyoruz. İnandığımız yolda hiçbir baskıya aldırış etmeyiz.  Görüşlerimizden kesinlikle vazgeçmeliyiz. TV'de yuvalanan MHP düşmanlarını, yorumcu müsveddelerini, Halk TV başta olmak üzere medya organlarını ve patronlarını tek tek not aldığımızı, zamanı geldiğinde burunlarından fitil fitil getireceğimizi, tenhadaki özürlerinin kabul edilmeyeceğini duyuruyorum. Asılsız konuşanların, sahibinin sesini aktaranların alınlarını karışlarız.

CHP'YE TEĞMENLER TEPKİSİ...

Pişmiş aşa su katmak için kapı önünde bekleyen kifayetsiz muhterislere rağmen yolumuzda yürüyeceğiz, CHP'nin Alevi Sünni kutuplaşmasına çanak tutması aymazlıktır.

Ahmet Davutoğlu'nun konuşması bizi son derece rahatsız etmiştir. Sayın Davutoğlu, bu iddia ve ifadelerinin hiçbir ahlaki yanı olmadığı gibi baştan ayağa sakattır. Türkiye'de eşitlik verilmiştir. Kürdistan diye bir yer yoktur. Bu ağız sipariş almış bir ağızdır ve son derece sakıncalıdır. Yolumuzda kararlı şekilde yürüyeceğiz. Çatlak sesler ne yazık ki çoğalmakta. CHP başkanının DEM ortakları ile katıldığı toplantıda mezhep kışkırtması aymazlıktır, art niyetliliktir. Utanmadan sıkılmadan şuur kepenklerini indirmiş halde rejimi değiştirmekten bahsetmekte. Rejimi yani cumhuriyeti değiştirmeyi nasıl başaracaksın. Darbe mi yapacaksın isyan mı çıkaracaksın. 101 yıllık rejimi nasıl ve hangi yürekle tasfiye edeceksin? 22 yıllık iktidarı sürekli eleştirip neden iktidar olamadıklarını analiz edemeyen üç beş belediye başkanının haklı olarak görevden uzaklaştırılmasını yanlış yorumlayan

CHP iflah olmaz derecede çarpık ve hastalıklıdır. Disiplinsizlik yapan teğmenleri savundukları kadar terörle mücadeleyi savunmayan bugünkü CHP'dir. Camiyi, cemevini bilmeyen bugünkü işbirlikçi CHP'dir. Mavi vatana masal diyen köksüzlerin çatı örgütü CHP'dir. Terör örgütü yandaşlarını partiye doldurup bazı başkanların geçici olarak görevden uzaklaştırılmasını halkın cezalandırılması olarak değerlendiren demlenerek ayağa düşmüş CHP'dir. Mahkemeye giderler kendilerini iftiralarla müdaafa ederler. MHP, 85 milyonu eşit gören kardeşlik bilincine sahiptir"

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KAYNAK: Ajanslar

 

Gazeteler