head
2183026 810x458 75f08
Pazar, 28 Nisan 2024

Siyaset

 

İBB'nin seçilmiş Başkanı Ekrem İmamoğlu, Güngören Haznedar Meydanı'nda vatandaşlarla buluştu. Buluşmada konuşan İmamoğlu, rakibi Binali Yıldırım'ın, ''Türkiye'de siyasi kadro yok. Sadece bizde kadro var'' sözlerine, şu yanıtı verdi:
''Onlarda nasıl bir kadro varsa, aynı isimler dolaşıp duruyor. Bir bakıyorsunuz belediye başkanı, yetmedi orada aday. Aynı şeyi kendi de yaşıyor. Efendim, en iyi kadro onlarda varmış. Zannediyor ki, sadece kadro onların partilerinde var. Niye biliyor musunuz? Halktan uzaklaştılar. Ben de diyorum ki, onlara söylüyorum; bizim İstanbul'da tam 16 milyon kadromuz var. Bu ülkenin ve şehrin pırıl pırıl gençleri var, yetişmiş insanları, akademisyenleri var.'' İnancın Allah'la kulu arasında olduğunu kaydeden İmamoğlu, ''Kullandıkları kirli dille insanları ayrıştırıyorlar. Hiç kimse benim inancımı sorgulayamaz ve milli duygularımla yarışamaz. Çünkü ben de hiç kimsenin inancıyla, milli duygularıyla yarışamam. Onları yargılayamam. Allah'ın işine niye karışıyorsunuz? Caminin önünde bile provokasyon yapan birkaç tip çıkıyor. Önemli değil. Biz, her şeyin farkındayız. Bu ülkenin ve şehrin maneviyatını başımızın üstünde taşımaya geliyoruz'' dedi.

 

 16 6 BU İLK İKİ1559323064 PHOTO 2019 05 31 19 24 13 fb9f6

Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Haznedar Meydanı'nda vatandaşlarla buluştu. Binlerce coşkulu vatandaş, İmamoğlu'nu, ''Ekrem Başkan'' ve ''Her şey çok güzel olacak'' tezahüratlarıyla karşıladı. Vatandaşlar, çevredeki binaların balkonlarını doldurdu. İmamoğlu, sözlerine, ''İstanbul'u ve cennet memleketimi çok seviyorum. Her şey sevgiyle başlar'' şeklinde başladı. Aralarında kendi oğlunun da bulunduğu LGS sınavına girecek öğrencilere başarılar dileyen İmamoğlu, ''Çocuklarınızı sakın üzmeyin, sırtlarını sıvazlayın. Çocuklara, 'Ekrem Abiniz, 'Her şey çok güzel olacak' dedi, deyin.' Onlarla bu şehre değer katacağımızı biliyoruz. İlk adımlarımızı gençlerimiz için attık. Gençlerimize indirimler yaptık. Herkes kimin yaptığını biliyor. Daha sürprizlerimiz olacak. Suya indirim yaptık. Faturalarınızı kontrol edin. Büyük sıkıntı duydular. 18 günde bu kadar olur mu deyip, hafif çıldırdılar. 1800 gün görev yapacağım. 1800 günde onları deli edeceğim, deli. Hep birlikte başaracağız. Gençlerin önünü açacağız. Onların 'Ekrem Abisi' olmaya geliyorum'' dedi.

 

''YÖNETENLERİ KİBİR KAPLADI''

 

Ülkeyi ve şehri yönetenlerin halktan uzaklaştığını vurgulayan İmamoğlu, ''Yönetenleri kibir kapladı. Üretemiyorlar. Son zamanlarda, Ramazan ayında tek yaptıkları şey, yalan söylemek ve iftira atmak. Allah akıl versin. Bunun nedeni üretememek. Dar bir çevreye tıkandılar. Biz, milletimizi barıştırmaya geliyoruz. Bir-iki gün önce bir konuşma yaptı rakibimiz. Dedi ki, 'Türkiye'de siyasi kadro yok. Sadece bizde kadro var.' Onlarda nasıl bir kadro varsa, aynı isimler dolaşıp duruyor. Bir bakıyorsunuz belediye başkanı, yetmedi orada aday. Aynı şeyi kendi de yaşıyor. Efendim, en iyi kadro onlarda varmış. Zannediyor ki, sadece kadro onların partilerinde var. Niye biliyor musunuz? Halktan uzaklaştılar. Ben de diyorum ki, onlara söylüyorum; bizim İstanbul'da tam 16 milyon kadromuz var. Bu ülkenin ve şehrin pırıl pırıl gençleri var, yetişmiş insanları, akademisyenleri var. Bunların ne yapmak istediğini anlamıyorum. 'Kadro yok' diyorlar. Kendi içlerindeki yetenekli ve becerikli insanları da devre dışı bıraktılar. Onları da yok sayıyorlar. Ben, bu şehrin insanlarına her yerde, her ortamda şans vereceğim, önlerini açacağım. Gençlerle, kadınlarla, bu şehrin insanlarıyla çalışacağım. Size söz veriyorum. Benim de var ama ben çalışmayacağım. Kardeşimle, damadımla, kızımla, oğlumla çalışmayacağım. Onlar işine baksın. Ben, 16 milyon insanımla çalışacağım. Ben, sizi mahcup etmeyeceğim, siz de beni hiçbir zaman mahcup etmeyeceksiniz'' şeklinde konuştu.

 16 3 1559323064 PHOTO 2019 05 31 19 24 12 3 1 dfdc9

''HERKES BU ÜLKENİN TEMİNATI''

 

İnancın Allah'la kulu arasında olduğunu kaydeden İmamoğlu, ''Kullandıkları kirli dille insanları ayrıştırıyorlar. Hiç kimse benim inancımı sorgulayamaz ve milli duygularımla yarışamaz. Çünkü ben de hiç kimsenin inancıyla, milli duygularıyla yarışamam. Onları yargılayamam. Allah'ın işine niye karışıyorsunuz? Caminin önünde bile provokasyon yapan birkaç tip çıkıyor. Önemli değil. Biz, her şeyin farkındayız. Bu ülkenin ve şehrin maneviyatını başımızın üstünde taşımaya geliyoruz. İçinde herkes var. Camilerimiz, cemevlerimiz bizim. Bütün ibadethaneler bizim. Bu şehrin içinde olan bütün etnik kökenden insanlar bizim. Herkes, bu ülkenin ve şehrin teminatı'' diye konuştu. Şehrin nimetlerini 16 milyon insana dağıtmaya geldiklerini vurgulayan İmamoğlu, şunları söyledi: ''Ücretsiz kreşler açacağız. Kadınlar, hayata katılacaklar. Kadın üretemezse, toplum üretemez. Kadın devrimi yapacağız. Kadınlar, hayatın içinde ve morali yüksek olursa, güzel nesiller teminat altında olur. Her konuda seferberlik ilan edeceğiz. Yoksullukla mücadele edeceğiz. Bu şehrin mazlumu, fakiri olmayacak. Bu kardeşiniz, bu şehrin fakirlerine, mazlumlarına bütçeden hak ettikleri payı verecek. Biz, sizin vicdanınız olacağız. Onların unuttuklarını biz hatırlayacağız. Siyasetin ahlak dışı dilini bitireceğiz. 6 aydır İstanbul'un huzurundayım. Söz verdiğim gibi, kötü söz konuştum mu, birine hakaret ettim mi? ('Hayır' sesleri.) Etmedim. Bundan sonra da etmeyeceğim. Niye biliyor musunuz? Eve gidince o mini minnacık kızımın yüzüne bakabileyim diye. Annemin ve babamın karşısında yüzüm kızarmasın diye.''

 16 3 BU1559323061 PHOTO 2019 05 31 19 24 12 2 7156e

''MİLLETİN İŞİNİ YAPMAYAN BAKANLARI
MEYDANLARDA HALKA ŞİKAYET EDECEĞİM''

 16 4 BU1559323061 PHOTO 2019 05 31 19 24 10 9de2a

İmamoğlu, sözlerini, ''Bu kötü söz konuşan, bağırıp, çağıran siyasiler var ya; muhtemelen de dinlemiyorsunuz. Arkadaşlarımdan sosyal medyada izlenme oranlarını istedim. Bazen canlı yayın yapıyoruz. Bizleri 200 bin insan izliyor. Onları da bayağı izleyenler var, 150-200 kişi. Dinlenmiyorlar. Anne-babaları da onlara kızıyordur. Allah rahmet eylesin, anne-babaları bu dünyadan göçüp gitmiş ise, inanın onların kemiklerini sızlatıyorlardır. Güzel konuş be kardeşim'' şeklinde sürdürdü. ''Bu ülkenin atanmış bakanlarına sesleniyorum'' diyen İmamoğlu, şunları söyledi: ''İşinize bakın. Bakın bu kardeşiniz gelecek. Bakanlıklarda işimiz olacak. Beraber bu ülkenin sorunlarını çözeceğiz. İşinizi kolaylaştıracağız. Haa ama yok, 'Sen başka partilisin, ben sizin işinizi yapmam' derseniz, çıkacağım aynı böyle milletin huzurunda diyeceğim ki, 'Şu bakan, sizin işinizi yapmadı.' Bile bile işi engelleyen, işe mani olan kim olursa millete havale edeceğim. Bunu bilesiniz'' ifadelerini kullandı. İmamoğlu, konuşmasını, ''AK Partili kardeşlerimin de oyunu alacağım. Hiç kusura bakmasınlar. Beni seviyor onlar, beni seviyorlar. Benimle hiçbir sıkıntıları yok. O bir avuç insanı bir kenara koyun, hiçbir sıkıntıları yok. Bütün partilere oy verenler beni seviyorlar. Bu mesele, milli bir meseledir. Demokrasi meselesidir. İstanbul meselesidir. Siyaset üstüdür'' sözleriyle noktaladı.

16 5 BU1559323060 PHOTO 2019 05 31 19 24 10 3 2888f

 

 

 

 

 

Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK) Kurucu Genel Başkanı Mehmet Ali Dim, hükümetin gündeminde olan ve önümüzdeki günlerde TBMM’ne getirilmesi beklenen Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde yer alan icra ilanları ile ilgili bir maddenin yazılı basını (gazeteleri) adeta tümden bitireceğini söyledi.

DİM, “Uzun süredir döviz artışı ile kağıt maliyeti başta olmak üzere sektörel olarak ciddi sıkıntılar yaşayan yaygın ve yerel gazeteler bu maddenin yasalaşması halinde tamamen kapanma noktasına gelecektir’ şeklinde konuştu.
Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK) Kurucu Genel Başkanı Mehmet Ali Dim, yazılı medyanın son yılların en sıkıntılı dönemini yaşadığını belirterek şunları söyledi:

icra86298635 3709 4677 9ee4 de7bf9d443c4 465c0

“Bugün TUİK verilerine göre gazeteciler arasındaki işsizlik oranı yüzde 30’un üzerine çıkmış durumda. Gazeteler ayakta durmak için maliyet azaltmak adına eleman çıkartıyorlar. Kağıt ve ithalata bağlı diğer girdi maliyetlerinin döviz fiyatlarındaki dalgalanmalar nedeniyle sürekli artmasından dolayı en çok da Anadolu basını tarihinin en zor günlerini yaşıyor. Bu sıkıntılı süreç, önceki gün taslağı açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde yar alan icra ilanları ile ilgili maddenin yasalaşması halinde yaygın gazeteler ile Anadolu basınını tümden bitme noktasına getirecektir. Yazılı medya 30 yılı aşan meslek hayatımda gördüğüm kadarı ile en sıkıntılı günlerini yaşıyor. Son bir yılda 2 bine yakın meslektaşımız işsiz kaldı. Ciddi oranda sayfa sayılarını ve tirajlarını düşürdüler. Anadolu’da son bir yılda yüzlerce gazete kapandı. Yine bugün yayın hayatını zorlukla sürdüren gazetelerimizin ve diğer medya kuruluşlarının önemli bir bölümü de vergi ve SGK ödemeleri de dahil, adeta borç batağındadır. Devlet kayıtlarına bakılırsa bunlar rahatlıkla görülebilir. Son bir yılda kamu kurum ve kuruluşlarının yatırım oranındaki düşüşe bağlı olarak, resmi ilanlarda da ciddi oranda bir azalma yaşandığı gözleniyor. Son olarak dün açıklanan Yargı Reformu Strateji Belgesi’nde yer alan icra ilanları ile ilgili bir madde eğer yasalaşırsa ülkemizde yayın yapan gazetelerin yarısından çoğu kesinlikle kapanır. Bugün yayınlanan resmi ilanların yüzde 50’den fazlasını icra ilanları oluşturuyor. Bu ilanların ağırlıklı bölümü yaygın medyada yayınlanıyor. Yaygın veya yerel fark etmez, eğer reform taslağında yer aldığı gibi icra ilanlarının gazetelerde değil de elektronik ortamda yayınlanması gibi bir husus TBMM’den geçerse gazetelerin birer birer kapılarına kilit vurduğunu herkes görür. Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni hazırlayan başta Adalet Bakanı Abdülhamit Gül olmak üzere TBMM gündemine gelip yasalaşmadan önce milletvekillerimizin de özellikle yazılı basının geleceği adına mutlaka bu hususu bir daha gözden geçirmelerini arzu ediyoruz. Bayramdan sonra konunun önemini, hazırlayacağımız bir dosya ile başta Sayın Bakan olmak üzere, partilerimizin grup başkanvekillerine de ileteceğiz. Özgür ve güçlü basın bir gün herkese lazım olur. Eğer bu düzenleme yasalaşırsa yazılı medyada sadece büyük holding gazetelerinin zarar etmelerine rağmen ayakta kalacaklarını ifade etmek isterim. Bu durumda tek sesli ve antidemokratik bir medya ortaya çıkar ki, medyanın toplumsal yararı ortadan kalkar. Bu hususlardaki görüşümüzü kamuoyu ile saygıyla paylaşıyoruz.”

 

Başkan Böcek şehit ve gazi yakınlarını iftarda ağırladı...

 

Antalya’yı buluşturan iftar...
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, şehit ve gazi aileleri, engelliler ile
Büyükşehir Belediyesi personeli ve Antalyalılar için iftar yemeği düzenledi. Yaklaşık 9
bin kişinin katıldığı iftarda birlik beraberlik mesajları verildi.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, birlik, beraberlik, sevgi ve
hoşgörü ayı olan Ramazan’ın ruhuna uygun olarak şehit ve gazi aileleri, engelli
vatandaşlar, Büyükşehir Belediyesi personeli ve Antalyalılar için 9 bin kişilik iftar
yemeği verdi. AKM ile Cam Piramit arasındaki Kral Yolu’nda gerçekleşen iftar
programına Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Konyaaltı Belediye Başkanı
Semih Esen, Antalya Garnizon Komutanı Piyade Albay Tuncay Polat, Cumhuriyet Halk
Partisi İl Başkanı Ahmet Kumbul, şehit aileleri, gaziler ve gazi yakınları, engelli bireyler,
Büyükşehir Belediyesi, ASAT personeli ile Antalyalılar katıldı.


BİRLİK VE BERABERLİĞİN EN GÜZEL AYINDAYIZ
Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, iftarda şehit, gazi yakınları ve misafirleri
ile tek tek ilgilendi. Kur’an-ı Kerim tilaveti ve duaların okunmasının ardından iftar açıldı.
Sema gösterisi ile devam eden iftar programında ilahiler seslendirildi. Başkan Muhittin
Böcek iftar sonrası yaptığı konuşmada, tüm şehit aileleri ve gazilere Antalyalılar adına
minnet ve şükran duygularını iletti. Böcek, “Ramazan ayı birlik, beraberlik,
dayanışmanın, yardımlaşmanın yaşandığı en hayırlı aydır. Allah’ım bu vesileyle
oruçlarımızı kabul etsin. Bugün çok değerli şehit ve gazi yakınları, gece gündüz demeden
çalışan çalışma arkadaşlarım, uzaktan yakından iftarımıza gelen kıymetli dostlarımızla
beraberiz. Ramazan Bayramınızı şimdiden kutluyorum. Ramazan Bayramının ülkemize
size sağlık, mutluluk, huzur ve barış dolu güzel günler getirmesini diliyorum” diye
konuştu.


BÜYÜKŞEHİR PERSONELİNE BAYRAM MÜJDESİ
Başkan Muhittin Böcek, Büyükşehir Belediyesi çalışanlarına da bayram müjdesi verdi.
Başkan Böcek, “Buradan Gazipaşa’dan Kaş’a kadar Antalya’mızın güzelleşmesi için
çalışan bütün çalışma arkadaşlarımıza emekleri için teşekkür ediyorum. Ramazan ayı
arifesinde bütün çalışma arkadaşlarım maaşlarını almış olacak ve ikramiyeleri de yatmış
olacak” dedi.

Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, bu yıl 4’üncüsü gerçekleştirilecek Kaleiçi Oldtown Festivali’nin 10-13 Ekim tarihlerinde düzenleneceğini açıkladı. Geçmiş yıllarda Küba, İtalya ve Rusya’nın onur konuğu ülke olarak katıldığı festivale bu yıl Almanya davet edilecek.

KKTCjpg b270c

Almanya Federal Cumhuriyeti Antalya Konsolosu Wolfgang Wessel ,Ukrayna Antalya Başkonsolosu Viacheslav Khomenko ve KKTC Antalya Başkonsolosu Mustafa Kemal Beyazbayram, Başkan Uysal’ı makamında ayrı ayrı ziyaret etti. Ziyaretlerde Başkan Uysal, Konsolos Wessel ve başkonsoloslar Khomenko ve Beyazbayram’ın yeni dönem için başarı dileklerini kabul etti.

UKRAYNAjpg 76935

Başkan Uysal da ziyaretler dolayısıyla duyduğu memnuniyeti dile getirirken Almanya Federal Cumhuriyeti Antalya Konsolosu Wessel’i kabulünde bu yıl 4’üncüsü gerçekleştirilecek Kaleiçi Old Town Festivali’nin 10-13 Ekim tarihlerinde düzenleneceğini söyledi.

Kaleiçi’nin sadece Muratpaşa ve Antalya için değil dünya için çok önemli bir miras olduğu belirten Başkan Uysal, Muratpaşa olarak Kaleiçi Old Town Festivali’yle dünyada Kaleiçi gibi eski kent merkezine sahip kentlerle entegre olmaya çalıştıklarını söyledi. Başkan Uysal, bu entegrasyonu aynı zamanda barışa, sevgiye ve saygıya doğru bir yürüyüş olarak değerlendirdiklerini belirtti.

Ekim ayında gerçekleştirilecek festival için yine heyecanı yüksek, coşkunun tüm Antalya’yı saracak bir hazırlık içinde olduklarını belirten Başkan Uysal, festival geleneği olarak her yıl bir ülkeyi de onur konuğu olarak ağırladıklarını söyledi. Başkan Uysal, sırasıyla, Küba, İtalya ve Rusya’nın onur konuğu ülke olarak katıldığını festivale bu yıl Almanya’yı onur konuğu ülke olarak davet edeceklerini söyledi.

İMAMOĞLU:  "İstanbul'da görev yaparken insanın
vücudunun her yerinin titremesi lazım..."

 HIRKAİ ŞERİF 2 1559121074 PHOTO 2019 05 29 12 05 43 2 eda34

İBB'nin seçilmiş Başkanı Ekrem İmamoğlu, Peygamberimiz tarafından Veysel Karani hazretlerine vasiyetle emanet edilen Hırka-i Şerif'i, aynı adı taşıyan Fatih'teki camide ziyaret etti. İmamoğlu'na ziyarette, Veysel Karani'nin 58'nci kuşak torunu Gülden Samir ve oğlu 59'ncu kuşak torun Barış Samir de eşlik etti. Anne Samir, ''Veysel Karani hayal etmiş görememiş ama biz, umuyoruz ki hayal ettiğimiz şeyi göreceğiz'' sözleriyle İmamoğlu'na desteğini iletti. İmamoğlu'nun bu sözlere yanıtı, ''İstanbul, maneviyatı yüksek bir şehir. Burada görev yaparken, insanın vücudunun her yerinin titremesi lazım. Bütün değerleri taşıması, ruhunda hissetmesi lazım. Gerçekten, o rüyayı gerçekleştirmek, bizim için çok kıymetli bir vazife olur inşallah'' dedi. İmamoğlu, kendisine hediye edilen ''destimali'' (Hırka-i Şerif'i öperken kullanılan mendil) öpüp, alnına koyarak teslim aldı. İmamoğlu, ziyaretin ardından camide şükür namazını kıldı.

 HIRKAİ ŞERİF 3 1559121076 PHOTO 2019 05 29 12 05 43 1 b9b3b

Seçilmiş İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Veysel Karani'nin 58'nci kuşak torunu Gülden Samir ve oğlu 59'ncu kuşak torun Barış Samir ile Fatih'teki Hırka-i Şerif Camii'nde bir araya geldi. Buluşmada, Barış Samir'in eşi Melis Samir de yer aldı. Anne Samir, İmamoğlu'unu, ''Çok mutlu olduk sizi görmekle'' sözleriyle karşıladı. İmamoğlu'nun anne Samir'e yanıtı, ''Onur duydum. Çok teşekkür ederim'' oldu. Daha sonra İmamoğlu ve Samir Ailesi, Hırka-i Şerif'in bulunduğu bölüme geçti. Burada Barış Samir, İmamoğlu'na Veysel Karani'nin Peygamberimizi ziyareti etmesi ama buluşamaması üzerine kendisine Hz. Muhammed'in vasiyeti ile emanet olarak gönderilen Hırka-i Şerif ile ilgili bilgiler verdi. İmamoğlu ve Barış Samir ile Veysel Karani hazretleri ile ilgili bilgilerini ve görüşlerini paylaştı.

 

''MÜCADELEMİZ O YÖNDE''

 

Hırka-i Şerif ziyaretinin ardından İmamoğlu ve Samir Ailesi, başka bir odada baş başa sohbet etti. Konu yine, Veysel Karani oldu. Anne Samir, ''Veysel Karani hayal etmiş görememiş ama biz, umuyoruz ki hayal ettiğimiz şeyi göreceğiz'' sözleriyle İmamoğlu'na desteğini iletti. İmamoğlu'nun bu sözlere yanıtı, ''İnşallah güzel bir İstanbul rüyası gerçek olur. Mücadelemiz o yönde'' oldu. Bunun üzerine anne Samir, ''Hayal değil, gerçek olacak'' karşılığını verdi. İmamoğlu da, İstanbul'un maneviyatı yüksek bir şehir olduğunu vurgulayarak, ''Burada görev yaparken, insanın vücudunun her yerinin titremesi lazım. Bütün değerleri taşıması, ruhunda hissetmesi lazım. Gerçekten, o rüyayı gerçekleştirmek, bizim için çok kıymetli bir vazife olur inşallah'' diye konuştu.

 HIRKAİ ŞERİF 4 1559121083 PHOTO 2019 05 29 12 05 46 2 3c09a

''İNŞALLAH GÜZEL RÜYALARI GERÇEK EDERİZ''

 

Gelin Samir, ''Bugün fethin yıldönümü'' hatırlatmasını yapınca, İmamoğlu, ''Evet, ziyaretimiz tam da ona denk düşüyor. Anlamlı bir günde, onun da sorumluluğunu taşımak. Ben fethi hep başka türlü yorumlarım. Burasının çok felsefi bir boyutu var. Hem müjdelenen bir şehir inancımız olması bakımından hem de burayı fetheden insan, gönül fethetmeyi daha önemseyen bir boyutla geliyor. Bu önemli bir şey. Zaten onun için kalıcı olunmuş. Yoksa olunmazdı, olunmadı da. İnşallah o güzel rüyaları gerçek ederiz. Veysel Karani hazretlerinin peygamberimize olan sevgisi gibi, görmeden sevmek, bağlanmak gibi bir duyguyu, bu şehirde herkese yaşatmak, bu şehrin geçmişine, maneviyatına bağlı olmak… Bu çok önemli'' yorumunda bulundu.

 

''DESTİMALİ EVİMİN EN GÜZEL KÖŞESİNDE SAKLAYACAĞIM''

 

Sohbetin sonunda Barış Samir, İmamoğlu ve eşi Dilek İmamoğlu'na, nasıl kullanıldığını açıklayan bilgi notu ile birlikte ''destimal'' hediye etti. Torun Samir, destimalin özelliğini şu sözlerle açıkladı: ''Ziyaret sırasında hırka, direkt olarak öpülmez. Bunu bir mendilin üstünden gerçekleştiriyoruz.'' İmamoğlu, hediye edilen destimali, öpüp alnına koyarak teslim aldı ve ''Çok kutsal bir hediye benim için. Evin en güzel yerinde saklamak isterim. Huzur versin…'' dedi. İmamoğlu, aileyle anı fotoğrafı çektirdikten sonra, ziyaret adabına uygun olarak Hırka-i Şerif Camii'nde 2 rekat şükür namazı kıldı.

Gazeteler